14 mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilecek seçimlerde aklı selim düşünen her özgür bireyin alması gereken karar ve tavırdır.
belli ki seçimler ilk turda neticelenmeyecek ve ikinci tura kalacak. bu aşamada şu çok önemli; siyasal tercih, dil, din, renk, yönelim ayırt etmeksizin muhalif adaya oy vermek.
uzunun karşısına çıkan isim siyasetin hangi yelpazesinden olursa olsun tek gaye, akape karabasanından kurtulmak için muhalif adayı seçmektir.
tck nın hangi maddesine göre bu ifade bir suç teşkil ediyor öncelikle biri bunu açıklasın.
iki kelimelik bir cümle. karmaşıkta değil. bir istek ifadesi. küfür değil, hakaret değil.
inanın, "hükümet istifa" ifadesinin suç unsuru taşıdığı ve dile getirenlerin suç işlediği yönlü iktidarın ve iktidara yanlananların söylemleri dünya kamuoyu tarafından duyulsa bize götleriyle gülerlerdi !!!
içinde en ufak merhamet kırıntısı kalmayıp insanları her bulduğu fırsatta ötekileştiren ve bunu nedendir bilmem kendine hak gören ve elini ayağını artık siyasetten çekip türkiye halklarını rahat bırakması gereken sevimsiz bir insanın nahoş eylemidir.
orada binlerce, on binlerce insan ölmüş ve milyonlarca insan sevdiklerini yitirmiş. deprem konusunda sınıfta kalmış ve 20 yıllık iktidarlarında görülen o ki hiçbir şey yapmamış siyasetçilere elbette tepki gösterecek o insanlar. onların en doğal hakları.. ülkeyi yöneten kimse ondan elbette hesap soracak. aksi bi durum düşünülebilir mi ?
eleştiri bir hak. protesto bir hak. o acılı insanların acılarını görmezden gelmek, üstüne üstlük kötü davranmak, itip kakıp azarlamak nasıl bir insafsızlıktır, nasıl bir vicdansızlıktır.
bahçeli miadını doldurmuş bir siyasetçidir. ne doğru düzgün konuşabiliyor ne de desteksiz ayakta durabiliyor. yeter artık bu yaşlılardan bu memleketin çektiği. emekli olsun gitsin evine o rahatlasın bizde rahatlayalım.
züğürtlerin çenelerini yormalarına vesile olup o züğürtlerin ciğere bakan kedi misali on yıllarca ekşi sözlükte yazma hayalleri kurup her fırsatta hayal kırıklığı ile mabadlarının üstüne oturmalarının vermiş olduğu kıskançlık histerisi eşliğindeki sinir krizlerinin eşiğinde debelenip kudurmalarına vesilen olan ekşicilerdir.
ilk göz ağrım olarak yıllarımı verdiğim ve elimde olmayan nedenlerden ötürü ayrılmak durumunda kaldığım ama gün itibarıyla yeniden merhaba dediğim ulu bir yer.
yıllar yıllar önce ululardan ulu bir diyardı.. ulu yazarları vardı. dolu dolu uzun uzun yazarlar okumaya kıyamaz, doyamazdık.
fakat şu an gördüğüm kadarıyla ilk okul bebeleri ayarında insanları alarak ululuğuna gölge düşürmüş ne yazık ki.
nasıl başlık açacağını bilmeyen, nasıl entari döşeyeceğinden bihaber olan, sözlük formatını belki de hiç okumamış insanlar görüyorum ve sayıları çok fazla.
bıraktığım uluyu elbette eskisinin tıpkısı gibi bulamayacağımı tahmin ediyordum ama bu kadar bozacağını hiç düşünmemiştim yazık.
başlık ile ilk entari arasında uzaktan yakından bir alaka kurmayı dahi beceremeyen format özürlü bir ergenusun, muhtemelen kuruluş osman etkisi altında kalıp asarlı keserli atarlanmaları eşliğinde sol çerçeveye bıraktığı lakin, sifonu çekmeyi unuttuğu garbage tehdit cümlesi.
savaşın iki egemen güç arasında yapılan bir eylem olduğundan hareket ile kesinlikle savaş olmayıp belki bir ilhak ediş olarak vücut bulacak lakin, oyun parkından toplanıp sözlük kapısına bırakılmış intibası uyandıran hepsi olmasa da çoğuna tekabül eden uludağ sözlük yazarlarının daha format nedir bilmez var edişlerinden hareket edildiğinde surette kocaman bir tebessüm doğuracak hayal mahsulü ve komiklik ihtiva eden savaştır.
kaybedecek bir şeyi olmadığının kendisi de farkında olduğu için ve ne seveni ne de kendisini seven birileri olup koca bir ömrü bir başına yaşamaktansa ne olursa olsun düşüncesinin o dipsiz karanlığında benliğini ve bilincini kaybetmişliğin verdiği kör bir cehaletinde eşliğinde manasızlığın burçlarında bir bayrak misali dalgalanan insandır.
bir vakitlerin ikinci nesil yazarı olup bu vakitlerin on birinci nesil yazarı olarak yıllar yıllar sonra e malum ekşi de kapanınca tekrardan ilk göz ağrısına ufaktan bir giriş yapmış lakin, gördüğü karşısında pek bir hayal kırıklığına uğradığını da belirtmeden geçemeyecek olan mavi gibi göz alıcı ve kadife gibi sıcacık bir yazar.
çöplük eşeleyen bir çöpçü olduğunun farkında olan bir adet sözlük kaçkınının umarsızca ve hoyratça sol çerçeveye savurup hem görsel hem sözel bir işkenceye çevirdiği anlamsız ve anlamsız olduğu kadar da küçücük bir dünyası olduğunun bir yansıması olarak da yorumlanabilecek soru cümlesidir.
daha format nedir, tanım nasıl yapılır, sözlük yazarlığı nasıl icra edilir bi haber olup bu dünyadan da habersiz canlı formunun kurduğunu sandığı lakin kurmayıp kustuğundan da bi haber olduğu, anlamsız ve anlamsız olduğu kadar da öznellik ifade edip sözlük formatı kapsamında değerlendirildiğinde çöp niteliğinde olduğu ayan beyan görülecek emir cümlesidir.