yage1497
322 (çok gezmiş çok okumuş)
dördüncü nesil yazar 2 takipçi 22.40 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    şifrepunk

    1.
  1. Şifrepunk, Wikileaks'in fikir babası ve kurucusu Julian Assange ile her birisi farklı alanlarda çalışan internet aktivistleri, Jacob Appelbaum, Andy Müller-Maguhn ve Jeremie Zimmermann'ın "Özgürlük ve internetin Geleceği" üzerine yaptıkları bir tartışmanın yazıya dökülmesiyle oluşturulmuş bir kitap

    tam tafsilat için:

    (bkz: http://aylaklemur.blogspo...tin-gelecegi-uzerine.html)
    0 ...
  2. dalkey arşivi

    1.
  3. Flann O’Brien tarafından yazılan ve everest yayınları tarafından yayımlanan roman.

    Dalkey Arşivi’nde olaylar 1940’larda, Dublin yakınlarındaki Dalkey kasabasında geçer. Dalkey’de yaşayan Mick (Michael Shaughnessy) isimli kahramanımızın yaşamı yakın zamanlarda De Selby ile ve James Joyce ile kesişir ve kitapta Mick’in bu süreçte yaşadığı ve birbiriyle kesişmeyen iki macerası anlatılır.

    daha detaylı bir incele için:

    http://aylaklemur.blogspo...abasina-bekleniyoruz.html
    0 ...
  4. harita ve topraklar

    1.
  5. Michel Houellebecq'in yazdığı, orçun Türkay tarafından çevrilen ve can yayınları tarafından yayımlanan roman.

    Harita ve Topraklar, Paris’in sanat ortamında Jed Martin isimli bir ressamı merkeze alan, sanata, kültüre ve yaratıma dair bir romanmış gibi başlayan ancak ilerledikçe polisiye türüne yaklaşan bir kitap.
    Bu çerçevede, Harita ve Topraklar, (adı konulmamış) bir önsözden, üç temel bölümden ve bir de sonsözden oluşur.

    daha detaylı bir inceleme için:

    http://aylaklemur.blogspo.../harita-ve-topraklar.html
    0 ...
  6. izmir bit pazarı

    1.
  7. 1999'da kahramanlar'da, sonrasında yeşildere'de kurulan, son iki yıldır da, mersinli'de faaliyet gösteren pazardır.
    bir pazar günü, metro ya da otobüsle halkapınar'a gitmek yeterli, sonrasında altgeçitteki kalabalığı izleyen her fani, bit pazarına ulaşacaktır.

    kesin adres isteyenler için:

    http://maps.google.com/ma...mp;z=18&t=h&hl=tr
    0 ...
  8. chained

    1.
  9. David Lynch'in kızı, Jennifer Chambers Lynch'in 2012 tarihli filmi.
    Sekiz yaşındaki Tim ve annesi Sarah sinemadan eve dönerken Bob isminde psikopat bir taksi şoförü tarafından kaçırılır ve olaylar gelişir.

    --spoiler--
    Film, iyi başladı, iyi devam etti, bir kaç yerde ters köşeye de yatırdı ama saçma bitti.
    Son dönem çekilen pek çok filmde de olduğu gibi, "sonunu bağlayamadık, o halde uyduralım bir şeyler" tadında bitti.
    sanırım, sinema seyircisine artık sürprizli bir son bulmak çok zorlaştı.
    --spoiler--
    1 ...
  10. kitapzen

    1.
  11. varlığından biraz önce haberdar olduğum, online kitap satış sitesi.
    ilk anda yaptığım kabaca bir kıyaslamaya göre, kitaplar, düzenli olarak alışveriş yaptığım kitapyurdu'ndan gözle görünür oranda daha ucuz.
    ancak bu ucuzluk, düşük taksit seçeneklerinde (örneğin, maximum kart için iki taksit)ya da peşin fiyatta geçerli gibi görünüyor.
    baktığım kitaplarda, taksit sayısı arttıkça kitap fiyatları da kitapyurdu'ndaki fiyatlara eşitleniyor zaman zaman da oradaki fiyatları geçiyor.

    http://www.kitapzen.com/
    1 ...
  12. turkuvaz abone

    1.
  13. Turkuvaz medya grubunun abonelik hizmetlerini yürüten bölümü.
    http://www.turkuvazabone.com/ adresinden bilgilere ulaşılabilir.

    kendilerinden, 2012 yılı başında oldukça makul bir fiyatla sinema dergisine abone olmuşluğum vardır.
    derginin şu anki satış fiyalı 8 tl, bana sundukları abonelik fiyatı ise 4 tl.
    ilk bakışta oldukça makul gibi görünmesine rağmen aradan geçen zamanda bunun başarılı bir aldatmaca olduğunu anlamış bulunmaktayım.
    şöyle ki, aradan geçen dokuz ayın hiçbirisinde dergiyi bana zamanında ulaştırmadılar. (abone olurken yurt içi kargo güvencesiyele, filan diyerek gaza getirdiler, yurt içi kargo da yalan oldu sonradan)temmuz ve ağustos sayısı ise hiç elime geçmedi.
    bu arada verdikleri 444 88 81 (bu hattın oldukça kallavi bir arama masrafı var)isimli numarayı ve diğer dağıtım noktalarını arayarak dergi fiyatının oldukça üstünde bir tutarı telefon şirketlerine ödedim.
    bu arada yaşadığım gerilim de yanıma kar kaldı.

    geçen aya kadar 444'lü numaralarından 24 saat müşteri temsilcilerine ulaşılabiliyordu, ancak yakın zamanda akşam altıdan sonra temsilciye ulaşımı da kaldırdılar.
    Neden derseniz, açıklayayım: çünkü türk telekom, yakın zamanda akşam yediden sonraki 444'lü numaraları ücretsiz arama hizmeti getirdi ve sanıyorum, bu durum, bu arkadaşları rahatsız etti.
    şu anda, daha önce 24 saate yayılabilen hizmeti 8 saate sığdırdıkları için de müşteri temsilcilerine ulaşmak için epeyce beklemek gerekiyor.

    sözün özü: uzak durun.
    0 ...
  14. the corrections

    1.
  15. Jonathan Franzen'in Türkçe'ye Düzeltmeler adıyla çevrilen kitabıdır.
    Sel Yayıncılık tarafından Haziran 2012'de piyasaya sürülmüştür.
    Füsun Doruker tarafından çevirilmiştir.

    Daha detaylı bilgi için:

    http://aylaklemur.blogspo...-duzeltmek-mumkun-mu.html
    0 ...
  16. yazının da yırtılıverdiği yer

    2.
  17. Ülker Gökberk, Bilge Karasu Aramızdaisimli kitapta yer alan ve "Uzun Sürmüş Bir Günün AkşamıÜzerine" adını taşıyan yazısında şu ifadelere yer verir: "Troya'da Ölüm Vardı'dan Narla incire Gazel'e dek uzanan bu metinleri bir bütün olarak ele almak, biçim izlek biçem özelliklerinin geçtiği yolları izleyerek Karasu'nun anlatı evreninin temellerine inmek, Türk yazın eleştirisini bekleyen çetin ve büyük bir ödev." (s. 126)
    2007 sonunda, Ülker Gökberk'in işaret ettiği zorlu ödevi yerine getirmeye soyunan bir kitap yayımlandı. Bu zorlu görevi daha önce Cogito ve Sanat Dünyamız dergilerinin editörlüğünü de yapan yazar ve çevirmen Cem ileri üstlenmiş. Kitabının alt başlığı "Bir Bilge Karasu Okuması" Bu alt başlıktan da çıkarabileceğimiz gibi, Cem ileri, Bilge Karasu'ya dair kişisel bir okuma yapmış. Bu zorlu okumayı yaparken de Gökberk'in belirttiği çizgide hareket ederek Karasu'nun metinlerini "bir bütün olarak" ele almayı tercih etmiş. Cem ileri bu durumu kitabının ilk cümlelerinde şöyle ifade ediyor: "Her şeyin başında sonunda ortasında "her şeyin başında sonunda ortasında yer alan imge" var. Bilge Karasu'nun yapıtı, yaşamı, bu imge, imge düşüncesi çevresinde oluşuyor, genişliyor, zamanlara ve mekânlara yayılıyor."
    Cem ileri, yukarıdaki alıntı cümlesinden de çıkarılabileceği gibi, kitabında Bilge Karasu'ya yakın bir üslûbu kullanmayı tercih etmiş. Sözcükler, zaman zaman bir mırıldanmayı andırır şekilde dizilirken, Karasu'nun kitaplarına, diğer kitaplara ve yazarlara yapılan göndermeler özellikle gözümüze sokulmuyor adeta gizleniyor. Bu durum, Cem ileri'nin kitabının okunmasını da en az Bilge Karasu okuması kadar zorlu bir hale getiriyor.
    Kısacası Yazının da Yırtılıverdiği Yer'i, Bilge Karasu'yu okuma sürecini kolaylaştırıcı bir kitap olarak algılamak son derece yanlış olur. Tam tersine Bilge Karasu'nun kitaplarını okumuş olanlara yeni bir pencere açmaya dönük bir kitap olarak değerlendirmekte yarar var.
    Cem ileri, kitabının biçimsel özelliklerine baktığımızda da ciddi bir titizlikle karşılaşıyoruz. Kitapta, birbirini kesen labirentlerden oluşan on beş bölüm yer alıyor. Her bir bölümde Karasu'nun bir kitabı kendisini daha fazla hissettirmekle beraber, bölümler kitaplara göre ayrılmamış. Tüm bölümlerde, Yeni Roman akımına, Cortazar'a Beckett'e açık-gizli göndermeler var. Bu on beş bölümün ardından, kitabın kaynakçası, Bilge Karasu kaynakçası ve dizin yer alıyor.
    Yazının da Yırtılıverdiği Yer'in bir diğer önemli özelliği de arka kapakta da belirtildiği gibi, Bilge Karasu'nun Yapıtını bir bütün olarak ele alan ilk kapsamlı inceleme olması.
    1 ...
  18. vahşi oğlanlar

    1.
  19. William S. Burroughs'un, 2012 yılının haziran ayında, ayrıntı yayınları tarafaından yayımlanan kitabıdır.
    kitap, Ahmet Ergenç tarafından çevrilmiştir ve 160 sayfadır.

    kitapla ilgili ayrıntı yayınlarının basın bülteninde şu bilgiler verilmiş:

    Beat Kuşağı yazarlarının en yıkıcı ve en deneysel mensuplarından biri olan William S. Burroughs bu çok parçalı, çarpıcı romanında okuru tehlikeli bir yolculuğa davet ediyor. Kitapta, Vahşi Oğlanlar çetesi bütün tahakküm güçlerinden, ordulardan, generallerden, baskıcı otoritelerden, bürokratlardan vb intikamlarını alıp, grotesk ve yaratıcı gerilla yöntemleriyle dünya sistemini altüst ederken, Burroughs da hayal gücü ve dilin sınırlarını son raddeye kadar zorluyor. Müstehcen, rahatsız edici ve tuhaf diye damgalanan bütün insalık hallerini acımasızca teşhir eden Burroughs'u okurken bütün kültürel ve ahlaki kodlarınızın sarsılmasına hazır olun. Her şeyin müthiş bir ironi ve alaycılığa maruz kaldığı bu "anti-edebiyat" başyapıtı James Joyce ve Samuel Beckett'in edebi deneyselliği ile Marquis de Sade'ın cinsel cürretini bir araya getiriyor. Bunun üzerine bir de uyuşturucuların halüsinatif etkisini ekleyin. Ve işte karşınızda, sizi daha önce deneyimlemediğiniz bir dünyaya sürükleyecek bir hikaye ve kışkırtıcı diliyle William S. Burroughs.

    David Bowie'den Ian Curtis'e kadar birçok "karşı-kültür" figürünü etkilemiş olan bu şiddetli roman, dünyanın şiddetine edebi bir şiddetle karşılık veriyor. Yer altı figürleri yer-üstüne saldırmaya karar verdiğinde ortaya çıkan bu edebi "vahşilik" yeryüzünün "ötekileri"nin öfkeli ve alaycı sesini duymak isteyen okurlar için tam bir şölen vaat ediyor. Kısacası Vahşi Oğlanlar kimilerine göre bir distopya, kimilerine göre ise bir ütopya...
    1 ...
  20. bir kuzey irak pornosu

    1.
  21. Şenol ERDOĞAN'ın Nisan 2012 itibariyle raflardaki yerini alan kitabının alt başlığıdır.
    Kitap, Altıkırkbeş Yayınları tarafından yayımlanmıştır
    Kitabın tam adı: Ölü Şehrin Radyosu, Bir Kuzey Irak Pornosu'dur.

    Kitapla ilgili bir inceleme için:

    http://aylaklemur.blogspo...r-kuzey-irak-pornosu.html
    1 ...
  22. ölü şehrin radyosu

    1.
  23. Şenol ERDOĞAN'ın Nisan 2012 itibariyle raflardaki yerini alan kitabının adı. Kitabın alt başlığı Bir Kuzey Irak Pornosu olarak verilmiştir.
    Kitap, Altıkırkbeş Yayınları tarafından yayımlanmıştır.

    Ayrıca, kitapla ilgili detaylı bir inceleme için:

    http://aylaklemur.blogspo...r-kuzey-irak-pornosu.html
    0 ...
  24. büyük filozofların tuhaf düşünceleri

    1.
  25. Gary Hayden'ın Omega Yayınları tarafından yayımlanan son kitabı.
    Kitapta, Leibniz'in, nesnelerin, gerçekten biçimleri ve boyutları olmadığı; Pascal'ın, Tanrı'nın varlığı konusunda kuşkular olsa bile, yine de ona inanılması gerektiği ve Thomas Aquinas'ın, mastürbasyon yapmanın ırza geçmekten daha kötü olduğu gibi konulardaki düşüncelerine yer verilmiş.
    1 ...
  26. cinsellik ve sosyalizm

    1.
  27. Sherry Wolf'ün yazdığı ve Kıvanç Tanrıyar çevrilen, Sel Yayıncılık tarafından yayımlanan kitap.
    arka kapak yazısında şu bilgiler var:

    Sherry Wolf Cinsellik ve Sosyalizm'de, lezbiyen, gey, biseksüel ve trans (LGBT) özgürleşmesinin tarihini, politikasını ve teorisini irdeliyor. Tarihsel, politik ve teorik cinsel baskı ve cinsiyet baskısı sorularını incelemede LGBT özgürleşmesinin nasıl örgütlenebileceğini Marksist bakış açısından faydalanarak irdeleyen Wolf, modern toplumdaki homofobik ve cinsiyetçi ayrımları, egemen sınıfların çıkarlarının yansımaları olarak saptıyor. Kitapta, LGBT'ler üzerindeki baskının kökenleri, gey kimliğinin doğuşu, Marksizmin eşcinselliğe dair tutumu ve postmodern süreçte kimlik politikalarında yaşanan dönüşüm gibi konular yer alıyor.
    2 ...
  28. vous n avez encore rien vu

    ?.
  29. ressam ve yönetmen olan ve tam adı Alain Pierre Marie Jean Georges Resnais (alain resnais olarak bilinir)'ın 2012'de vizyona girecek olan filmidir.
    1 ...
  30. rust and bone

    1.
  31. Un Prophete ile 2009'un en iyi filmlerinden birisine imza atan Jacques Audiard'ın 2012 tarihli filmi.
    0 ...
  32. therese desqueyroux

    1.
  33. Claude Miller'ın 2012 tarihli ilk gösterimi 27 Mayıs'ta Cannes Film Festivali'nde yapılacak olan filmi.
    Filmin aynı adı taşıyan 1962 tarihli Georges franju'un filmiyle bir bağlantısı olup olmadığı an itibariyle bilinmiyor.
    0 ...
  34. moonrise kingdom

    1.
  35. Wes Anderson'un 2012 tarihli filmi. Filmde, 1960'ların ingiltere'sinde bir kasabada aşık iki gencin kaçması sonrasında başta kasabanın şerifi olmak üzere tüm kasaba sakinleri gençlerin kaybolduğunu düşünüp onları aramaya başlaması anlatılıyormuş.
    3 ...
  36. buzdolabının üstündeki kız

    1.
  37. Etgar Keret'in yazdığı ve Avi Pardo'nun çevirdiği öykü kitabı.
    Kitapla ilgili detaylı bir inceleme yazısı için:

    http://aylaklemur.blogspo...abinin-ustundeki-kiz.html
    2 ...
  38. shion sono

    1.
  39. 20 aralık 1961 doğumlu japon yönetmen.
    gore ile komedi arasında gidip gelen uzun filmleriyle tanınır.
    1 ...
  40. tsumetai nettaigyo

    1.
  41. japon yönetmen Shion Sono'nun nefret üçlemesinin 2010 tarihli ikinci filmidir.
    ilk film dört saat sürerken bu film iki saatten biraz fazladır.
    haneke, miike, wook ve lynch filmlerinin bir karması olarak kabul edilebilir.
    teknik olarak bir kusur bulamasam da zihniyet olarak sağlıksız bulduğum bir filmdir.

    filmde herkes birbirinden nefret ediyor, sanıyorun Shion Sono da kadınlardan nefret ediyor,
    çünkü filmdeki bütün kadınlar aptal, çıkarcı, güç düşkünü ve mazoşist.
    0 ...
  42. ai no mukidashi

    1.
  43. japon yönetmen Shion Sono'nun sonradan "nefret üçlemesi" olarak adlandıracağı üç filmden birincisi.
    dört saat civarında süren bir aşk öyküsü.
    zaman zaman eğlenceli de olsa yorucu bir filmdir, komedi ile gore arasında gider gelir, üçlemenin ikinci filmi olan Tsumetai nettaigyo ile beraber değerlendirince ciddi bir aile karşıtlığı ve kadın düşmanlığı barındırdığı söylenebilir.
    1 ...
  44. lütfen sessiz olur musun lütfen

    1.
  45. yaratıcı dayak teknikleri

    ?.
  46. eksiltmeli öyküler

    1.
  47. cem akaş'ın 2012'de doğan kitaptan çıkan Tekerleksiz Bisikletler isimli kitabının alt başlığı.
    1 ...
  48. tekerleksiz bisikletler

    ?.
  49. cem akaş'ın uzun bir aranın ardından 2012 şubat ayında çıkacağı duyurulan kitabı.
    kitabın altbaşlığı olarak Eksiltmeli Öyküler seçilmiş.
    ayrıca kitap, cem akaş'ın doğan kitaptan çıkan ilk kitabı olma özelliğini de barındırıyor.

    kitapla ilgili tanıtım yazısında şu bilgiler verilmiş:

    Cem Akaş'ın Tekerleksiz Bisikletler'de ilk kez kitaplaşan öykülerinin ortak noktası da işte bu: bilinçli "eksiltme"ler içermeleri. Bir öykü kısa eylem cümlelerinden kurulmuş, nerdeyse hiç sıfat ve zarf içermiyor. Bir başkası bir graffiticinin yaşadıklarını ele alıyor, kahramanın hızlı yaşamına uygun olarak cümlelerin son sözcüğü yok. Biri dünyaca tanınmış bir şiirin çok farklı bir kahramanın diliyle, söylemiyle düzyazı olarak yenidenyazımı. Bir başkası bir sınırın iki tarafına geçişlerden oluşuyor: Ama hangi tarafa? Bir öykü, okurun gözünden anlatıldı - tam böyle. Kimi öyküler bilinen roman kahramanlarının "duygu anıları"nı bağışladığı bir kütüphanenin raflarını oluşturuyor. Kimileri "kısa, çok kısa" ama beklenmedik ölçüde yoğun fotoğraf okumaları. Kimi de bir romanın serbest yenidenyazımı...
    1 ...
  50. anılarımda yaşayanlar

    1.
  51. Doğan Hızlan'ın 2010 yılında yapı kredi yayınlarından çıkan kitabıdır.
    kitapla ilgili detaylı bir inceleme için:

    http://aylaklemur.blogspo.../gidenlerin-ardindan.html
    0 ...
  52. aylak lemur

    1.
  53. kitap, müzik ve film eleştirilerinin bulunduğu, an itibariyle oluşum aşamasında bulunan blog adresi.

    http://aylaklemur.blogspot.com/
    2 ...
  54. dan fante

    ?.
  55. john fante'nin oğlu, yazar.
    kitapları yakında altıkırkbeş yayınları tarafından yayımlanmaya başlayacak.
    altıkırkbeş'in sitesindeki bilgiler şöyle:

    "Dan Fante Los Angeles'ta doğdu ve büyüdü. Yirmi yaşında, okulu bırakıp yola koyuldu, bu da on iki yıl boyunca New York'ta yaşamasıyla sonuçlandı. Fante, içinde kapı kapı dolaşan satıcılık, taksi şoförlüğü, pencere siliciliği, tele-pazarlamacılık, özel araştırmacılık, mobilya satıcılığı, gece oteli müdürlüğü, bulaşıkçılık ve miçoluk gibi görevleri barındıran onlarca pis işte çalıştı. Fante evli ve on yaşında bir oğlu var, ismi Michaelangelo Giovanni Fante. Sonunda, artık, mızıka çalmayı öğrenebilmek istiyor.

    Dan Fante, Amerika'yı kurtarmak hakkında bir ya da iki şey biliyor. Eğer okuduğunuz metni votkaya batmış, duygulu ve kanayan seviyorsanız, o zaman Fante sizin adamınız. California'da doğup büyüyen babası Jon (John Fante) yirminci yüzyılın en iyi yazarlarındandır, düşük satışlar onu istemeye istemeye Hollywood'da senaryo yazarı olarak çalışmaya zorladı. 1980'lerin başında, o öldüğü zaman Fante'nin edebi kariyeri pek bilinmemekteydi fakat onun ölümüne üzülen kişiler arasında , "Kadınlar" isimli kitabında Fante' yi tanrısı olarak tanımlayan ve onun kariyerini yeniden canlandırmaya koyulan Charles Bukowski de bulunuyordu. Bence Dan Fante babasından daha iyi bir yazar. Bir çok insanı öldürebilecek bir hayat yaşadı -şiddetli alkolizm ve uyuşturucu kullanımı, yoksulluk, boşanma, intihar teşebbüsü, terapi... Kalemi eline alıp hikayeyi anlatmak için hayatta kaldı. Dan Fante gelişigüzel bir yazar değil, harbiden de sıkı bir yazar. Onun esasen Fransa'da basılan ilk romanı Chump Change' i okuduğum zaman neden Amerika'daki en ünlü yazar olmadığını anlayamamıştım, ama sonra düşündüğümde fark etmek zor değildi; Amerika'nın zaten hep Fante ve onun gibilerden kaçmak için bir yolu vardı. Onun kelimeleri bütün hüznü bitirir, canlı hissetmenizi sağlar ve sizde odayı dağıtma isteği uyandırır. Onun kelimeleri her sayfayı yeni bir göt deliğine çevirir. işte burada yazıları bir müzisyen kadar kendine takıntılı hasta ve saçma olan, hepsinden iyisi yazıları Celine, Hubert Selby JR ve Knut Hamsun'un yanında bir bataklıktan modern itiraflar gibi duran bir yazar. Devamı ve tanıtımı olarak Mooch and Spitting Off Tall Buildings takip etti ve Fante ilk şiir koleksiyonunu yayınladı A Gin Pissing Raw Meat Dual Carburettor V8 Son Of A Bitch From Los Angeles."

    daha detaylı bilgi için:

    http://altikirkbes.wordpr...com/2011/07/26/dan-fante/
    2 ...
  56. kaz tüyü yorgan

    1.
  57. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük