finansbank'ın elektronik fatura uygulamalarının belirli ölçekli firmalara yasal olarak zorunlu kılınmasıyla daha da hareketlenen e-fatura pazarından yararlanmak için cybersoft ile beraber kurmuş olduğu özel entegratörlük ve arşiv hizmeti veren firmadır. Ancak müşteri hizmetlerinde sıkıntılar olduğunu düşünmekteyim. özellikle en ufak problemde dahi boku direk kullandığınız erp programa atmak en büyük hobileri. enteresan.
beşiktaş'ın göbeğinde bulunan prova ve ses kayıt stüdyosudur. yıllarca taksim'deki stüdyolarda arayıp bulamadığımız zihniyeti ve güler yüzü yıllar sonra bulduğumuz yerdir. şaşırtmış, sevindirmiş ve aynı anda 'bizim zamanımızda neden yoktu?' deyü hüzünlendirmiştir de. yolunuz düşerse mutlaka uğrayın bi çaylarını, kahvelerini içip çıkın. muhabbet sever adamlar. bu da websitesi'nin linki, ayrıntılı adres - telefon ıvır zıvırı burda vardır herhalde;
gerçek dorman'ın geçtiğimiz aylarda piyasaya sürdüğü davul metodudur. 52 hafta olarak planlanmış olan eğitim, her hafta ritim, ritmik solfej, koordinasyon ve stick kontrol başlıkları altında bölümlendirilmiş. kitap içindeki ilgili egzersizlerin ses doyalarına kitabın websitesi olan http://www.d52davulmetodu.com/'dan ulaşılabilir.
teknoloji, dijital pazarlama ve sosyal medya içerikli girdileri barındıran bir web sitesidir. sanırım eski ismi kreatif direktör idi. dijital pazarlama ve sosyal medya üzerine sertifika programları da düzenliyorlar. eğitimlerini beşiktaş çarşı'daki define büfe'nin sokağından girince ilk sağda, chatline'ın arkasında kalan sokakta bulunan ofislerinde veriyorlar.
dünya çapında başta inşaat olmak üzere; enerji, emlak, sağlık, konaklama gibi sektörlerde faaliyetleri olan bir firma. bu da web adresi buyrunuz; http://www.summa.com.tr/
türkiye'deki ve dünyadaki hemen hemen bütün müslüman ülkelerde, doğuştan, anası babası müslümanız dediği için müslüman olan, dini adına hiçbir araştırma yapmamış olan, saf,0 km, ham müslümandır. halbuki biraz incelediğimiz zaman daha sonradan kendi iradesiyle islamı seçen insanların dinine daha bağlı olduğu, çok daha fazla bilgi sahibi olduğunu göruruz.
baş rollerini mel gibson ve nick stahl'ın oynadığı 1993 yapımı çok güzel bir film.
--spoiler--
geçirdiği kazadan ötürü yüzünün yarısı yanan ve eski bir öğretmen olan mcleod, kendini sosyal yaşantıdan soyutlamış bir insandır. chuck ise 3 defa evlenmiş ve 3'üde farklı adamlardan olan 3 çocuk sahibi bir kadının ortanca oğludur. askeri okul sınavına girmek ister, mcleod'dan onu çalıştırmasını ister ve zamanla aralarında iyi bir dostluk oluşur.
uzun yıllar yapılan incelemeler sounucunda ortaya çıkmış istatistiki bir veridir efendim. her mahallede en az bir tane kardeşler isminde gıda, çeyiz, tüp, vs. dükkanı bulunmakta. hayır hepiniz mi kardeşlerinizle ortaklık yapıyorsunuz? ya da ortağınızı kardeşiniz gibi görüyorsunuz? * ya da kardeşler gibi bir soyadı var ve bu kadar mı yaygın? türk kamuoyu açıklama beklemekte.
opeth dinleyenlerin vampir olduğunu, yemek yemediğini ya da daha iyimser olarak alışveriş yapmadıklarını düşünen insanı dumura uğratabilecek durum. enteresan tabi. opeth, pazar, sebze, maydonoz falan.
özellikle ramazan ayında teravih namazının kılınmaya başlamasıyla birlikte her şeye olduğu gibi camilere de bir renk, bir hareketlilik gelir. özellikle mahallenin çoluğu çocuğu camilere doluşur. kendilerince namazlarını kılarlar, tabi bunun büyük kısmı kıh kıh kıh diye gülerek geçer. kendilerince eğlenirler, adı üstünde lan çocuk!
bu kişi genelde 50 yaşın üstünde, tercihen hac vazifesini tamamlamış, sakallı yaşlı bir amcamız oluyor.
şimdi amcamın bağırması kendince haklı olabilir, evet orası oyun parkı değil, çocuk yuvası hiç değil. orası bir ibadethane, belli bir ciddiyeti, önemi var. saygılı olunması gerek.
eyvallah...
ama zaten büyüyünce, şu an bulaşmadığı, yaşamadığı gerçek, kirlenmiş dünyadan nasibini alacak bu çocuklar, o temiz ruhları bu dünyanın pis işleriyle, dertleriyle bunalacak, kararacak. belki 5-6 sene sonra yolunu bile unutacaklar lan buranın. ama zaten vakti geldi mi o mekanın ciddiyetini kavrayacak!
bırak da aklında burası hep arkadaşlarıyla oynadığı, eğlendiği bir yer olarak kalsın, niye o saf, kirlenmemiş dimağına, camiyi asık suratlı, sakallı zırt pırt bağıran adamların takıldığı bir yer olarak mıhlıyorsun? camiyi korudğunu sanarak ağzından çıkan bir kötü söz, belki ileri gidip, haddini aşarak attığın bir fiske, o çocuğun bir daha camiye adım atmasını engelleyecek? öbür tarafta bunun hesabını nasıl vereceksin? orda çocuk sesinden arındırılmış bir ortamda kılacağın bir-iki rekat namazla cennete gidebileceğini gerçekten zannediyor musun o çocukları, o kutsal mekandan soğuttuktan sonra?
bırak, dokunma oyunlarına, belki büyüdüğünde ruhunu sıkıp, daraltan bu dünyadan kaçmak isterse, o oyunlarının, o ''çocukluğunun'' hatrına gelir ve dinlendirir kirlenmiş ruhunu orda.
peygamberimiz değil miydi, secdedeyken sırtına çıkıp oyun oynayan torunlarının oyununu bozmamak için uzun süre secdeden kalkmayan?
en son düzenlemeyle iktsadi ve idari bilimler için dönemlik1.100 veterinerlilk vs. için 5.000 lira gibi rakamlara çıkacağı söyleniyor. şaka mısınız hacı siz? bu ne ?
efendim kapalı alanlarda tütün ve tütün mamüllerinin içilmesini yasaklayan kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte göte gelecek olan nargileci esnafının, hindistan'dan bulduğu bir çözüm.
nedir bu bitkisel nargile?
içinde tütün yok,onun yerine şeker kamışı kullanılıyor. bu sebeple yasa dışı kalıyor. tütn olmadığından sigaradaki nikotin ve diğer zararlı maddeler yok. tamamen doğal ve sağlıklı. henüz deneme fırsatım olmadı, deneyince görüşlerimi bildireceğim.
20 Ekim 2008 ve 22 Nisan 2009 arasında Marmara Üniversitesi Teknik eğitim,atatürk eğitim ve iktisadi ve idari bilimler fakültelerinde okuyan 1. sınıf öğrencilerinin 6 farklı konu hakkındaki yazılarının derlemesinden oluşturulmuş bir kitap. sözlerin tamamı ders esnasında doğaçlama olarak yazılmış olduğu için enteresan bir çalışma olmuş. editörü öğretim görevlisi vedat genç'tir.
sabahın köründe midesinin gurultusu ile kalkan bünyenin, dolapta yiyecek hiç bir şey bulamamasının ardından, kenara köşeye acısından ötürü itilmiş, kakılmış, hor görülmüş bitter çikolata ile göz göze gelmesi sonucu, onu mideye indirmesi ile yapılan eylem. kısacası yokluk efendiler. acı macı, mide boş duramıyor.
geçen sabah şişli sokaklarından birinde afişini görmemle yüzümde salak saçma, aptal bir gülümsemeyle karışık acıma duygusu uyandıran olaydır. demek ki artık hanım kızımız bekaretiyle değil üstün(!) siyasi zekasıyla gündemde olmak istiyor. ne diyelim allah muvaffak etsin.
akatlar clubsporium adlı işletmenin manidar sloganı. hani olur ya, top oynamayı bilmediği halde sırf topu var diye maçta oynayan, pahalı ayakkabılar, her türlü aksesuarla hava yapan, ama kof olan tipler, işte onları çağrıştırıyor insana.