yazık beğeni egosu olan insanların işidir bu. yazık diyorum çünkü beğeni egosu özgüven eksikliğinden gelir. muhtemelen hiç okunmayan yazarların işidir. eh insan ciddiye alınmak ister haklı olarak ancak teknoloji öyle birşey ki, internet üzerinde yaptığınız yanlış yazım hataları bile kayıtlı kalır bir yerlerde. yani paylaştığınız linkleri silmeniz de pek kurtarmaz durumu. eğer sözlüğe yönlendiren sitelerin istatistiği tutuluyorsa, hangi sayfanın hangi tarihte kaç kez yönlendirdiği bile görülebilir. çok rica ederim böyle komik işlerle uğraşmayın bence, mesela biraz okuyun, kelime bilginizi geliştirin, cümle kabiliyetinizi geliştirin daha yaratıcı yazarlar olmaya çalışın. inanırsanız olur bence. hadi annem şimdi üzülmeyin ve böyle işlere kalkışmayın. yazık nan valla bak.
din ve vicdan özgürlüğünün olduğu bir ülkede yaşıyoruz. ha,elalem din değiştirmiş der laf eder diye düşünenler varsa din seçme özgürlüğüne de inanmıyorlardır ancak bakın elalem hep konuşur durur.
sosyal medyanın en güzel tarafı. sadece size aittir, istediğiniz içeriği paylaşırsınız, en saçma, en olmayacak duygularınızı yazarsınız. isteyen okur, istemeyen okumaz o ayrı. ama yazdıkça rahatladığınız gerçeği var. söyleyecek iki kelimem var derseniz başlayın yazmaya. ben blogger üzerinden kullanıyorum. basit ve kullanışlı bir site.
"parayla imanın kimde olduğu belli olmaz" sözünü hatırlatmayı borç bildiğim önermedir. efendim formalite icabı sırf dostlar camide görsün diye, cemaatçi büyük abilere yaranmak amaçlı namaz kılan ultra müslümanlardan olmaktansa, dini vazifeleri bu türde kullanmayıp islamiyeti kabul etmiş olan insanların yaptıkları şüphesiz ki daha onurlucadır.
en azından tepki verme hakkına sahip olduğunun bilincinde olan kadındır. ne o öyle efendim kara çarşafların içine gizlenip gözlere kadar her yeri kapatmak falan, türk geleneklerinde yoktur bu, hepsi mi arap bu kadınların? yoksa kendilerine dikta edilene karşı koyamayacakları mı ezberletilmiş? aşalım artık bunları, modern bir ülkede yaşıyoruz malum.
osmanlı devleti devam etseydi evlilik dışı ilişki suç olarak görülürdü, hatta osmanlı devleti döneminde yasaktı da.
kemalist devrimle yani cumhuriyet ilan edildikten sonra bu da bir suç olarak varsayılmaktan çıktı efendim. isteyen istediği gibi yaşıyor artık hayatını ancak toplumumuzdaki aşırı dinci kesim, osmanlı devleti ruhunu yeniden yaşamak isteyen dar örümcek kafalılar burunlarını insanların hayatlarına çok fazla soktuğu için ve hala kadınların namusunu bir doku parçasının varlığına göre ölçtüğü için bu durum hasıl güzel memleketimizde. kemalist devrim modern bir ülke kurmayı amaçlamıştır ancak kafatasının içerisinde 250 gram dolmalık kıyma taşıyan insanlar bunu halen daha idrak edememiştir.
bazı dostlarımdan hala haberlerini aldığım sözlük. Gündemi bile tartışamayacak kadar rehavet çökmüş yazarlarına, sanki ölü toprağı serpilmiş diyorlar. Yönetim o sözlüğe hareket getiren yazarları kaybetmek için çok çalıştı tabi. Şimdi bir süre kendi aralarında kısaca paslaşırlar, sonra emekliye ayrılırlar. Sözlük te rafa kalkar haliyle. Zaten gereksiz bir sözlük, layığını bulur böylece. **
kuzey ırakta kürtçe konuşulmasından elbette kimse rahatsız değil ancak türkiye cumhuriyeti sınırları içinde, resmi dil de türkçe iken kürtçe konuşulması ciddi rahatsızlık oluşturur. efendim öğreniversinler türkçe konuşmayı bir zahmet.
müşteri hizmetlerini arayıp hiç ılımlı olmayan, katı ve kırıcı bir konuşma yaptığınızda, ses tonunuzu da yükseltip müşteri temsilcisinin sesini çıkartmasına bile müsaade etmediğinizde hemen ertesi gün bütün problemi çözen kurumdur. iyilikten anlamazlar, sert olmak lazım. *