yaşlanma durumuna; elden ayaktan düşme, tek başına yaşamayı artık becerememe haline gelmeden önce yaşama son vermektir. başkalarına gereksiz yere muhtaç olup onların zamanını ve çabasını, dünyadaki kaynakları artık gereksiz yere tüketmek istemeyişin ve yokluğa karışmanın verdiği istektir. değişimin kaçınılmaz o noktasına ve çevreye duyulan saygı.
bir şeyler oluşurken/meydana gelirken, bir bilinç yada canlının müdahalesi olmaksızın, bir çok etkiye maruz kalarak oluşan şeyin daha karmaşıklığa yada bir düzene bürünme hali.
1997 yılında büyük idaho falls bilim fuarında yaptığı çalışma ile birinci olmuştur.
yaptığı çalışma, "dihidrojen monoksit" adlı kimyasalın yasaklanması gerektiğini belirtiyor. Çünkü yapılan araştırmalarda bu dihidrojen monoksit kimyasalı; asit yağmurlarının ana unsurları olduğu, kanser hastalarının tümörlerinin içinde bulunduğunu, kaza ile yutulması halinde ölüme yol açabildiğini ve erozyona sebebiyet vermesi gibi birçok alanda tehlikeli olduğu gösterilmiş. daha sonra 50 kişide yapılan anket sonucu, 43 kişinin onay verdiğini, 6 kişinin ise kararsız olduğu belirtilmiş.
Ve yalnızca 1 kişi bu kimyasalın "su" olduğunu anlamış. dihidrojen monoksit = h2o = su
bu çalışma, insanların nasıl kandırılabildiği ve bu gibi bilgilerin nasıl sorgulanmadan hızlıca yayılabildiği gösterilmiş.
atmosferdeki en yüksek ve nasıl oluştuğu hala tam olarak bilinmeyen bir buluttur. genelde akşamdan sonra, batmış güneş ışığının aydınlatmasıyla görülür. normalde her bulut, yeryüzünden ortalama 0-14 km yüksekliklerinde bulunurken(troposfer), bu bulut cinsi yeryüzünden 50-80 km yüksekliklerde, mezosfer de görülür! burası uzay boşluğunun sınırlarında yer alan, atmosferin en soğuk bölgesidir. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2021691/+
oluşumlarına dair birçok hipotez vardır. ilk kaydedilmiş gözlemi endonezya'da patlayan bir yanardağ sonrasında görüldüğü için yanardağın püskürttüğü küller neticesinde oluştuğu düşünüldü. fakat yanardağ artık aktifliğini kaybettikten çok sonraları da görülmeye devam etti ve bu görüş terk edildi. daha sonraları ise kuyruklu yıldızlardan yada meteorlardan da oluşabileceği düşünülmüştür. küresel ısınma ile de bağlantılı olduğu sanılmaktadır. 2007 yılında nasa, inceleme için "amaç" ismini verdiği bir uydu yollamıştır.
gökkuşağının ters halidir. gökyüzüne baktığınızda sanki size gülümsüyormuş algısı oluşturur. sirrostratüs bulutunun özelliğidir. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2020716/+
circumzenitha arc(cza), çapları bir milimetreden küçük altıgen plakalar şeklindeki saydam buz kristallerinden oluşan sirrostratüs bulutunun içinden güneş ışığı geçtiği zaman görülür. bunun oluşabilmesi için bulut içindeki kristallerin altıgen biçimde olması ve geniş yüzeyleri çok az yatay düzende olması gerekir. fakat bu kristaller, oluştukları sıcaklık ve neme bağlı olarak birçok farklı şekilde ve boyutta olabildiğinden dolayı her zaman görülmezler.
kristaller tam gereken konumda olduğu zaman, güneş ışığı kristal plakanın üst düzeyinden girip yan yüzeylerinden birinden çıkarken güneş ışığının her bir dalga boyu yön değiştirir, kırılır. bu kırılma sonucun da böyle gözükür.
(bkz: sirrostratus)
basit yapısı ve ucuz elektronik donanımı sayesinde, biraz mekanik ve elektronik bilen çoğu kişinin yapabileceği bir sismometredir. içinde zor ve pahalı bir parça bulunmaz ve yapımın niteliğine ve duyarlılığına bağlı olarak yüzlerce kilometre ötedeki depremi algılayabilir.
havadaki su moleküllerinin, yoğunlaşma çekirdeği denilen mikroskobik toz partikülleri üzerinde toplanmasıdır. böylece su moleküllerinin toplanıp daha büyüyerek, havadaki yükselen termallerden daha ağır olmasına ve bunun neticesinde de yağışa sebep olur.
(bkz: suni yağış)