ülkemiz insanının kabız olduğunu ''sıçamıyorum'' şeklinde dile getirebileceğini düşünemeyen doktorun maruz kaldığında gülsem mi ağlasam mı diye düşündüğü, bazen tek kelime, bazense sıralı cümle olarak karsınıza cıkabilecek olgu...
gayet mantıklı ve gömülmemizin minimum börtü böcük ve bakterilerin yaşamsal faaaliyetlerini sürdürmelerine yardımcı olmak dşında bir işe yarayabileceği olasılığını düşündüren eylem...
ya hangi birine calışıyım şimdi??!! diyerekten istesem de o kadar konuya calışamazdım düşüncesini kendine empoze ederek sınav zamanına kadar vicdanını rahatlatmak...
sınıf...sabahın körü yani ilk ders...sabah sabah aykırı birini buliim de yok yazıyım diye sınıf sınıf gezen sadist müdür yardımcısı sınıfa girer...gömleğinin içine renkli bluz giymiş bi kız öğrenciyi kaldırır ve:
-içindeki renkli değil mi yavrum?
-ewt hocam
-neden giydin o zaman?
-...(nası bi cevap bekliosa?)
-nese tenefüste cıkar onu!
-nası hocam başka tişörtüm yok ki yanımda!
-beni ilgilendirmez odama gel görücem!
-hönk??!!
hayvanat bahçesinde yemek yediği plastik kaptan kafesinin anahtarını yapmayı becermiş, çıkıp butun hayvanları serbest bıraktıktan sonra orada görevli zavallı insancıklar etrafta deli gibi koşuştururken kafesine geri gelip hiç birşey olmamış gibi oturup olanları uzaktan izlemeyi akıl edebilen, bize yaşadığımız ortamdaki olumsuzluklardan kacmadan, bunları kendi işin için kullanıp eğlenebilineceğini gayet güzel oğrettiğini düsündüğüm nacizane goril...
"ya o çamurdu bok diildi.bok olsa gormez miyim hiç?" seklinde icinde sıyrılmaya calışılan ama eğer etrafınızda samimi arkadşlarınınz varsa onlara dalga geçilecek yeni bi konu verene kadar peşinizi bırakmamalarıyla sonlanacak bi olay örgüsüdür.
yarım saatlik öğle tenefüsü, sınıf ortamı...
sınfta 5-6 dakikadır bi arkadaşın cinsel organının küçükklüğü imalı vaziyette konuşulmaktadır.sonunda enerjisini tutamayıp içinde patlatmadan dışarı patlatan bi hayvan arkadaşımız "...nın pipisi küçücükmüş" şeklinde bağırır.doğal olarak adı geçen arkadaş sinirden kopürür,"açarım leyn"muhabbetlerine girer, oradan bi KIZ arkadaş "bana deselerdi ben coktan açmıştım"
(ortamdaki abazaların gözlerinin umutla parıl parıl parlaması kaçınılmazdır tabi)
kelime:baron
-hmm...şimdi...boran ağa var ya onun sesli harflerini değiştir!
-ne? ha? haaa!! yuh be bi tek burdan mı aklına geldi!!!
popüler kültürün ürünleri işte...
önce anne babaanın yatak odası elverişli hale getirilir.daha sonra arkadaşlardan güçlü kuvvetli olanı yatağa yatar ve dizlerini kendine doğru cekmek suretiyle yass bi top halini alır.başka bi arkadaş karnını yatanın kaval kemiğine dayayacak şekilde ayaklar havada durur.altta bütün yükü ceken şahsiyet allah ne verdiyse sadece ayaklarını değil kendini de iterek usttekinin ta ki kıyafet dolabına sırtın hafif surterek aşağı duşmesine kadar havada süzülmesini sağlar.hiç birşey hem yatakta yatıp uzay mekiği gibi fırlattığı arkadaşının havadaki surat ifadesinin gören hem de tavuk misali azcık ucup yere cakılan için bu kadar haz vermez.fakat bu oyun günün birinde ucan arkadaşın rotadan saparak komodine kafasını carpıp yarmasıyla son bulur ve hatırlarda guzel anılardan biri olarak kalır...
koltulların minderleri cıkarılır, daha sonra garanti olsun diye içmiş, gerçi içmeden de oyunlarımıza alet edebilme potansiyeli olan ve sözü gecen bir adet baba alınır ve koltukları ters cevirmesi istenir.daha sonra alaşağı edilmiş cisimlerin yanına yatılır,minderler üstlere alınır ve avazın cıktığı kadar bağırmaya başlanılır: "enkaz altında kaldııkkk!!!"
önce 5 kişi toparlanır, daha sonra gidilip herkese 1 adet düşecek şekilde taze, mumkunse uzeri moklu yumurtalar alınır ve onları birbirlerinin avuç içine atmak suretiyle oyuna başlanır.kim yumuryayı duşururse başka bi yumurta alınır ve kafasında patlatılır...
daha 15 yaşında suya düşmesi, camasır makinesinde yıkanması, araba ezmesi ve kaybolması vb. trajikomik sebeplerle 5 telefon değiştiren ve baba figüründen "ya bari bu huyun bana cekmeseydi be!" yanıtını alan cocuk...
arka taraflara geçip ve kafanızı cama dayayıp guzel ruyalara dalmanız ve önünde sonunda kafanızı kaldırdığınızda etrafınızda kimsenin olmadğını görmeniz, once sevinip sora nedeninin en arkada oturmuş belli ki akli dengesi yerini hiç bulamamış 35-40 yaşlarında bi kadının bacaklarını acmış harala gürele masturbasyon yaptığının olduğunu anlamanız sonucu uyuduğunuza bin pişman olmanız ve sanki dunyadaki butun olayların sorumlusu szmişsiniz gibi anlamsız bi şekilde vicdan azabı içinde boğularak oradan uzaklaşmanızla sonuçlanabilecek bir iş, oluş fakat hareketsizlik bildiren eylemdir...
okulda sabah iki zil calmaktadır biri 8:00, diğeri 8.15 te olmak uzere.iki kız arkadaş bahcede konuşurlar ve alışıldık şekilde zil çalar:
-ya bu ne ziliydi şimdi??
-8
-aa sekiz dakkalık zil de mi varr???
önce kişi itibariyle alışık olununan duruma ayıp olmasın diye bikaç şaşırma mimiği serpilir, daha sonra başlıkta geçen iş yapılır ve bu olay herkese anlatılarak zaten dalga kelimesinin sozluk anlamı olan arkadaş yerlere yatmak hatta osurdum osurcam seviyesine gelene kadar gulunmek suretiyle magmaya doğru itilir...