şu anda tutulandır. sabah 7'de uyanıp, 8'de mesaiye başlanan ve 9'da tutulmaya başlanıp ertesi günün saat 9'una kadar tutulan tamamı uykusuz olan nöbetin bir bölümüdür. bu haftaya özgü de olsa 1 haftada 3 kez tutulması ve bu 3'ten 2'sinin haftasonuna denk gelmesi can sıkıcıdır!
yeni tayin olduğum için durumdan istifade edildiğini düşünmekteyim. niyeyse dış görevlere rütbeli biri gitmesi gerektiğinde hep giden ben oluyorum. şikayetçi değilim bu durumdan. cumartesi günü günübirlik karsa gönderildikten sonra dün de apar topar önce erzuruma ardından erzincana gitmek üzere yola çıktım. çıkarıldım daha doğrusu. olsun. görev görevdir.
ha bu arada erzincan pek bir güzel şehirmiş. ardahandan sonra paris etkisi yaratmadı değil. özellikle önce madoyu ve ardından bir de bir adet alışveriş merkezi görünce hayli sevindim. bir de mcdonalds ya da burger king var mı diye sorduğum adamın sen yanlış yere gelmişsin abi dediği anda ben ardahandan geliyorum dediğimde oluşan surat ifadesi görülmeye değerdi.
bugün bir çok kişinin hayatlarında unutamayacakları bir 1 saat yaşattım. çoğu küfürler savurdu bana bugün içinden ama hiyerarşiden ötürü sesleri çıkmadı, çıkamadı. hakedenler olduğu gibi haketmeyenler de vardı içlerinde. vicdan muhakemem beni iyice köşeye sıkıştırmış vaziyette. her ne kadar içim sızlasa da aynı şeyler yine tekerrür ederse yarın da böyle olacak. olmak zorunda. daha önce defalarca uyarmış olmama rağmen yapmamaları gereken şeyleri yaptıkları içindi hepsi. kişisel hırslarım, egolarım, sinirimle kesinlikle alakası yok olanların, yaptıklarımın. oyun belli, kurallar önceden yazılmış sadece.
Bir insan bilmiyorsa ne istediğini, hem seni ziyan eder , hem kendini... Dibini görmediğin suya dalmadığın gibi, emin olmadığın Sevgiye teslim etme kendini.
eğer birşey yapabileceğini düşünürsen, aslında bu mümkün olmasa bile yapabildiğini görürsün. Eğer yapamayacağını düşünürsen o zaman da çoğunlukla yapamazsın. çünkü denemezsin.
ve;
mutlaklarla değil de olasılıklarla yönetilen bir evrende bütün sonuçlar vardır. OLASILIKSIZ.
sırayla kurayla öyle ya da böyle seni haritada bilmediğin bir yere göreve gönderir. sonra da aaa ama sizin kalmanız gereken lojman ve misafirhaneler şu anda dolu, lütfen daha sonra tekrar gelin der ordaki daha sonranın yerini tutan zaman dilimine kadar nerede kalacağınızı umursamaksızın. türkiyenin bir ucundan bir ucuna gönderir ama vermesi gereken yol harcırahını 25 gün geçmesine rağmen hala vermez. maaşınızı da günler geçmesine rağmen hala yatırmaz. bir de tesisler boşalana kadar sizi yine kendi tesisi olan öğretmenevinde ağırlar. devlet sizi çalıştırır maaşınızı vermez ama bir yatağın parasını daha üzerine yatırmadan alır. budur devlet.
sadece 10 kanallı 37 ekran bir tv ile neredeyse bütün internet sitelerine erişimin yasak olduğu (facebook dahil) internet hattına sahip bir öğretmenevinde 3 kişilik odada tek başıma kalmaktayım. ayrıca öğretmen de değilim. acayip mutluyum, inanılmaz eğleniyorum, canım da hiç sıkılmıyor!
yıllardır hiçbir zaman cevap atma gereği duymadığımdır. samimiyetsiz geliyor çünkü. kimileri sadece rehberinde olduğu için atıyor ben bilmiyorum sanki. çok da tın gerçi bayramımı kutlamışlar kutlamamışlar hiç önemsemem öyle şeyleri. doğum günümde bile bir kere unutan arkadaşıma sitemim olmamıştır. dün ilk defa bu tabuyu yıktım ve ilk kez bir toplu mesaja cevap yazdım bir kişi uğruna. hem bayramını kutlamak hem de beni ne kadar sıradan gördüğünü farkındayım artık demek için.
son 6 ayda tam 1000 tl fatura ödediğim operatördür. biraz kazıkçıdır kendileri. ama ben de kaşındım ya paket olmadan mesaj ya da görüşme yaparsan onlar da kitler yani doğal olarak. paket aldığım aylarda da durum pek bir farklı olmuyordu gerçi bir şekilde kitliyorlardı ama yapacak birşey yok.
aileniz ve sevdiklerinizle birlikte mutlu bayramlar. bayramın ilk günü sabah uyandığımda bu mesajı gördüm ilk olarak. sıradan bir mesaj belki kimileri için. ama benim için öyle değil. birincisi hala görüştüğüm hala kopamadığım eski kız arkadaşımdan gelmişti. ikincisi bu bir toplu mesajtı. yani artık ne kadar sıradan biri olduğumun göstergesiydi. ve üçüncüsü belki de bu benim ailemle ve sevdiklerimle birlikte geçiremeyeceğim bir bayram da olabilirdi. nerden bilsinki öyle olma ihtimalini olduğunu. hala görüşüyorduk. ama ben yaklaşık bir haftadır ne arıyordum ne de mesaj atıyordum ona. o da aynı şekilde karşılık veriyordu bana. yada vermiyordu neyse işte. ben onu üzmemek için, içinde bulunduğum durumu bilmesin diye ne arıyor ne de mesaj atıyordum. ölümden döndüm ben. arkadaşımın kullandığı hurda olmuş araçtan mucizevi bir şekilde bir iki yarayla çıktım. üzülmesin diye haber vermedim. telaşlanmasın istedim. yalan da söyleyemiyordumki ona herşey normalmiş gibi konuşup rol yapabileyim. sonra baktımki o da beni aramıyor. dedim kalsın madem böyle. bilmesin. rahatsız da etmeyim. ama artık bilse de bilmese de farketmeyecek ne de olsa. öldürmüş zaten o beni. kazadan sağ çıkmışım neye yararki.
yılmaz erdoğan, hz.mevlana'yı anma gecesinde seslendirmiştir. dvd'si alındıktan sonra defalarca arka arkaya dinlenen şiirdir. son zamanlarda yine pek bi dinlenmektedir.
imkansız şeyler için
Duydum ki Bizi Bırakmaya Azmediyorsun.. Etme!
Başka Bir Yâr Başka Bir Dosta Meylediyorsun.. Etme!
Sen Yadeller Dünyasında Ne Arıyorsun Yabancı
Hangi Hasta Gönüllüyü Kasdediyorsun.. Etme!
Çalma Bizi Bizden, Gitme Bizden O Ellere Doğru
Çalınmış Başkalarına Nazar Ediyorsun.. Etme!
Ey Ay Felek Harap Olmuş Alt Üst Olmuş Senin için
Bizi Öyle Harap Öyle Alt Üst Ediyorsun.. Etme!
Ey Makamı Var ile Yokun Üzerinde Olan
Sen Varlık Sahasını Öyle Terk Ediyorsun.. Etme!
Sen Yüz Çevirecek Olsan Ay Kapkara Olur Gamdan
Sen Ayında Evini Yıkmaya Kastediyorsun.. Etme!
Bizim Dudağımız Kurur Sen Kuruyacak Olsan
Gözlerimizi Öyle Yaş Dolu Ediyorsun.. Etme!
Aşıklarla Başa Çıkacak Gücün Yoksa Eğer
Aşka Öyleyse Ne Diye Hayret Ediyorsun.. Etme!
Ey Cennetin ve Cehennemin Elinde Olduğu
Bize Cenneti Öyle Cehennem Ediyorsun.. Etme!
Şekerliğimin içinde Zehir Olsan Dokunmaz Bize
Sen Zehri Şeker, Şekeri Zehrediyorsun.. Etme!
Harama Bulaşan Gözüm Güzelliğinin Hırsızı
Ey Hırsızlığa da Değen, Hırsızlık Ediyorsun.. Etme!
isyan Et Ey Arkadaşım Söz Söyleyecek An Değil
Aşkın Baygınlığıyle Ne Diye Meşk Ediyorsun.. Etme!
eğer bir şey yapabileceğini düşünürsen, aslında bu mümkün olmasa bile yapabildiğini görürsün. Eğer yapamayacağını düşünürsen o zaman da çoğunlukla yapamazsın. çünkü denemezsin.