evlenmek istedikleri için itin götüne sokulurlar efendim.
evlilikten korkan ya da aradığını bulamayan dolayısıyla hayat planlamasında evliliğe yer verememiş 30 yaşındaki bekar kadın başlığı altında yine itin götüne sokulurlar.
30 yaşına gelince hayatının çok acayip değişikliklere sahne olacağını sanan ergen küçümsemesidir.
30'a 1 kala söyliyim ben, daha da sıkıcı hale geliyor, bir de evet, seninki kesin öyle olmaz!
işim var, iş tecrübem var, hayat tecrübem var, bilgim var, arabam var, evim yok, o da olsa daha fazla zaman ayırıcam. şimdi ben yazmıcam da kim yazacak lan?
sen önce bi hayatını kur hırt.
hayatında hiç 30 yaş üstü bekar mühendis bir kadın tanımamış ergenlere tipiyle, geleceğiyle ve yaşam tarzıyla ilgili zorla bişeyler saçmalatmış kadındır.
erkeklerin hızlı değişen topluma ayak uyduramamalarıdır belki de.
annelerimiz zamanında yaşanan 'kocam değil mi döverde severde' zihniyetinin değişmesidir belki de.
ekonomik özgürlüğünü dolayısıyla gücünü kazanan kadının dayağa, erkeğin de gidebilecek bir kadına tahammül edememesidir belki de.
kadının sürekli gelişmesi, erkeğin yüzyıllardır yerinde saymasıdır.
'Madem karım çalışıyor, artık bana bağımlı değil, o zaman ben bir hiçim.. dur şunu öldüreyim de kendime geleyim' demesidir belki de. ve evet, bu cinayetlerde rol oynayan sözde erkeklerin özünde birer hiç olduklarının bizde farkındayız elbette.
ekşi kadar götü kalkık değildir yazarları. yeni insanlarla tanışıp sohbet edebildiğim, kendini okutabilen yazar sayısının çokluğundan mütevellit severek okuduğum sözlüktür.
uludağ gibi ergen ve boş beleş adamlarıda zaman zaman barındırsa da, okumak için ekşiden sonra tercih ettiğim, yazmak için gittiğim, çünkü yazılanların okunduğunu bildiğim, çünkü bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamayı önemseyen insanların olduğu sözlüktür efendim. kendinizi geliştirmek için gidebileceğiniz 2 sözlükten biridir. sıçmak için de uludağ'a uğrayabilirsiniz, orada gelişmeyeceğinizin garantisini verebilirim.
dizi, film, çizgi film karakterlerinde her zaman yaşanan çifte standarttır bu.
gerçek hayatta 'trajedi' olarak nitelendirilecek bi çok olay çizgi filmlerde komikmiş gibi işlenir.
gerçek yaşamda 'insan değil', 'hayvan bile yapmaz bunu', 'manyak', 'sosyopat', 'idam geri gelsin' diyerek yargılayacağın adamlar* dizilerde ve filmlerde arkadaş/sevgili olmak istediğin, hayranlık duyduğun biri haline ge(tiri)liyor.
burhan altıntop gibi bir adam gerçekten çevremizde olsaydı gülmezdik. sinir olurduk ve arkadaş olmak istemezdik mesela. biz izleyici olarak gülerken bu adama, dizinin içindekiler bu karaktere zaten sinir olmaktadırlar.
barney stinson'da bunlardan biri yalnızca. evet barney komik şeyler yapan bir adam. bu adam bütün bu yaptıklarını gerçek hayatta yapsaydı kadınların sevmediği bir adam olurdu zaten. tıpkı diğer abazanlar gibi. keza dizinin içinde de kadınların sevmediği bir adam zaten.
efendim annemlerin zamanında komşu kadınlar kızlarını ev hanımlıklarıyla överlermiş.
lakin anamların zamanında bu kızların tasviri "ağııır terzi" cümlesiyle özetlenirmiş.
e komşu teyze içinde önemli olan bu değil midir? oğlana alınan kız eve ekmek getirsin diye alınmıyorsa biçki-dikiş, nakış, yemek, temizlik, ütü biliyordur diye alınır.
'ben böyle şeyler yapamaam saygısızlık bua' 'böyle şeyler özgüvean eksikliğinden kaynaklanır' gibi gereksiz triplere girmeyen sevgilidir. herkesin herşeyi yapabileceğini bilir. aldatıldığını en kısa zamanda öğreneceği için de akıllıdır.
saklayacak bişeyi olmayan insanlar cep telefonlarını sevgililerinde gizlemezler. sevgilinin yanında telefonu kapatmazlar/sessize almazlar. hani sevgili candı? ama sen internetten hatun/adam kaldırıyosan, eski sevgililerine arada göz kırpıyosan, sağa sola mavi boncuk dağıtıyosan korkarsın tabi.
- bir zamanlar çok sevdiğim bir erkeğin 'beni bırakamaz' egosunu alt üst ettim. o, 'eşeğim ben, nolur affet' diyerek döndüğünde, ben çoktan gitmiştim. bana kötü davrandığın için pişman olduğunu biliyorum, kaybedeceğini hiç düşünmediğinide, hala üzüldüğünüde. dünya o kadar da adaletsiz bi yer değilmiş, değil mi?
sevgiline onu çok sevdiğini hissettir. sevginden emin olduğunda tavırları 'ehuhe ben bunu itin götüne bile sokarım lan bırakamaz bu beni' şeklinde değişiyorsa ona hayatında yer verme. eğer kaybetmeyi göze alıyorsan -ki büyük ihtimalle kaybediceksin- dene. yoksa gururunu ve kendine olan saygını sikmesiyle beraber, gördüğün it muamelesi de yanına kar kalır.
- yıllar önce haksız yere beni işten çıkaran kötü ayrıldığımız patronum, kendi kurduğum şirkette beni ziyarete gelerek üzüntüsünü ifade etti. benimle tekrar çalışmak için girişimlerde bulundu. şimdi ise istanbulda büyük bir müteahhitlik şirketi kurmak için benimle ortak olmak istiyor. dünyanın o kadar da adaletsiz bi yer olmadığını görmek için biraz sabırlı olman gerekiyor.
- mesleğimi bırakmaya karar verdim. 1-2 ay içinde yeni bir meslek, yeni bir ev ve yeni bir hayatı planladım. herşey ayrıntılarıyla düşünülmüştü. ama tanrıyı bir kez daha güldürdüm.
- yalnızca çok sevdiklerim yakabilirdi canımı. kardeşim yerine koyduğum birinden ihanet gördüm.
ve bir ihanet, hayatımı değiştirdi.
dünya o kadar da adaletsiz bi yer değil diyorum, unutma bunu. hayat, belki zamanı geldiğinde senide yazdırır buraya.