oynadıktan sonra modern warfare serileriyle kazıklandığımızı hissettiren oyun. uzun ve çok ince düşünülmüş, her noktası itinayla tasarlanmış bölümleri, son sahnedeki kötü adamı döverken oh deyip rahatlamamızı sağlayacak derecede kendine yapıştıran senaryosuyla tam bir klasik olmuş. ha eksikleri yok mu tabi ki var, nişan almak zor ve yavaş olmuş ama bu kadar kusur kadı kızında da olur diyip kendisine şu ana kadar oynadığım en iyi oyun madalyasını takıyorum.
ps3 oyunlarını uygun fiyata alma politikama uygun olarak modern warfare 3 'ün çıkmasıyla beraber satın aldığım oyundur (bkz: cimri). çoluk çocuktan fırsat bulup dün 2 saat kadar oynadım. gerçekten tempo olarak ilk oyunu kat kat geçmiş, hatta biraz oynadıktan sonra kan basıncımın düşmesi için 15 dakika kadar ara vermek zorunda kaldım. yine ilk oyunla kıyaslama yapmam gerekirse çok daha fazla adam öldürüyoruz, daha yüksek tempoda mücadele etmemiz gerekiyor hatta aynen oyunun başında bize tavsiye ettiği üzere sarjör değiştirmek yerine silah değiştirmek gerekiyor. bu uyarıyı ilk oyunda da yapmıştı ama böyle bir çabada bulunmama gerek kalmamıştı. grafikten falan bahsetmeye gerek görmüyorum eğer bir oyun bu tempoyu bu kadar soluksuz yakalayabiliyorsa o oyun baştacıdır.
hyundai firmasının artık görünümü eskimiş fakat piyasada oldukça tutmuş tucson modeli yerine çıkarttığı, özellikle iç mekanına modern çizgilerin hakim olduğu modelidir. türkiye'ye 2 değişik motor seçeneğiyle ithal edilmektedir, 2.0 dizel otomatik ve 1.6 benzinli manuel. araç rakiplerine göre çok geniş bir iç hacime, konforlu bir sürüşe sahiptir. 1.6 düz vitesli modeli için konuşmak gerekirse 100 km 8-12 litre arası bir tüketimi vardır ve bu modelin otomatiğinin getirilmemesi son derece yanlış bir pazarlama stratejisidir.
günlük ağacıdır. tek tek pek görülmeyen ve genelde 200-250 ağaçlık ufak ormanlar halinde bulunan günlük ağacı muhteşem kokusu, özellikle sonbaharda kızıl ve sarı arasında gidip gelen rengiyle insanı sevişme isteğiyle doldurur.
mükemmel bir fizik motoruna sahip, çok eğlenceli ve normalde sürekli iyi rakipler bulabildiğiniz flash bilardo oyunu. 8-16-32 li turnuvalar sürekli olarak düzenleniyor. iphone app'i olarakta satışa sundular ama flash versiyonuyla kesinlikle aynı kalitede değil. yanlız birkaç gündür rakip bulunmuyor, hiç oynayan yok, bilgisi olan varsa paylaşırsa sevinirim.
bir senedir kullandigim parasinin hakkini veren, gorenlerin bir daha bakmasina sebeb olan maxi scooter. benzin yakisi biraz fazladir, bir depoyla yani 14 litreyle yaklasik 220 km gider. yedek parcasi da biraz pahali almadan once iyi kontrol etmek gerektigini dusunuyorum. ama bunlarin haricinde ne dengesiyle, ne gidisiyle ne de saglamligiyla sizi asla yolda birakmaz.
guclu oldugunu sanarak kukla durumuna dusmektir. zarlari atan baskasi, pulu nereye koyacaginiza karar veren baskasi ve siz hala yenilmediginiz icin kendinizi guclu zannediyorsunuz. her yonden manipule edilmissiniz, oyun olmus 4-0, rakibiniz isinizi bitirmiyor diye guclu oldugunu sanmanin pek de akillica bir sey oldugunu kim soyledi bilmiyorum ama cok yaniliyorsunuz.
osmanli da son doneminde aynen bizim bugun yasadiklarimizi yasiyor, bugun bizim tartistiklarimiz 100 sene once de atalarimiz tartisiyordu. onlarda ulke yikilmadigi icin gucluyuz, devleti ali osmani sonsuza kadar var olacak saniyorlardi. dikkat ederseniz surekli "di" kullaniyorum.
yine de merak etmeyin her zaman bir somurulene ihtiyac vardir.
1500 tl gelire sukreder hale geldigimizi gosteren aci rakamdir. dunyanin en pahali benzinini ve akil almaz vergiler yuzunden diger buna benzer benzemez pahalli urunleri kullanan insanlarin cektigi acilarin ve yaptiklari akil almaz cambazliklarin ispatidir.
bizden hersey icin avrupa duzeyinde para talep ederlerken, bunu bir afganlinin geliriyle yapmamizi bekliyorlar. vatandasi 1500e muhtac edenler utansin.
galatasaray, meira, kewell, baros'u getirirken fenerbahce sag gosterip sol vurmus, adını bile daha once duymadıgımız bu arkadası getirmistir. dedim acaba ben de mi bir hodukluk var, hemen football manager 2008e basvurdum, gonderdim scoutu. dedigi kısaca alacak baska kimse kalmazsa, yasını takmıyosan, bu arkadasi getirebilirsin. Ama buyuk bi ihtimalle uyum sorunu ceker diye de ekliyor.
burdan aziz baskanıma sormak isterim, alonso dedin, senna dedin sattın kombineyi, sattın kombineyi sonra da ala ala senna'nın yedeğinimi getirdin. adam villarreal'da gecen sezon 13 mac oynamıs sıfır gol atmış, yani sezonun yarısında bile formayı sırtına gecirememis, sen bu adamı orta sahanın kurtarıcısı olarak getiriyorsun. denizin selcugun bu topcuya gore nesi eksik. tabi pasaport kardesligi girecek devreye, aragones eski arkadasını onbire yerleştirecek. umarım 10 hafta sonra bir edit eklemek zorunda kalırım, josico bizi utandırır, avrupada fenerimin yıldızını parlatır.
haluk levent - çemberimde gül oya
ahmet kaya - içimde ölen biri var
duman - belki alışman lazım
portishead - nobody loves me
athena - sen de yap
depeche mode - enjoy the silence
evanescence - bring me to life
freddy mercury - So lonely
pink floyd - another brick in the wall
candan erçetin - aradabir
onur akın - hala koynumda resmin
servet kocakaya - zor gunler.
eger skibbe lincolnü kesme cesaretini gösterirse kewella beraber büyük işlere imza atabilecek futbolcu. çek cumhuriyetiyle yaptığımız karşılaşmada oynamaması bizim açımızdan çok iyi olmuştu, çünkü driblingleri ve çalımları gökhan zan'ı dağıtabilirdi. bir fenerbahçeli olarak bu sene galatasaray'ın skibbe hariç yaptığı transferleri saygıyla karşılıyorum.
insanın din alanında yaşadığı ilkel dönemlerden en uzun sürenidir. sadece ateşe ve suya indirgememek gerekir. hititlerin bin tanrılı dini, antik yunanın tanrılarını hayallerinde insanmış gibi yaşattığı dönemler örnek gösterilebilir. sonuçta amaçları aynıdır; insanları dinle ve öteki dünya inancıyla kandırmak. Daha sonra tanrı önce üç, ardındanda tek tanrıya evrimleşmiştir.
tamamen kimyasal bir durum olan aşk ne yazık ki size aşık olacağınız kişiyi dikte eder. artık bundan sonra durum tamamen sizin kişiliğinizle alakalıdır. olay üç şekilde sonuçlanabilir ki ikisinde arkadaşınızı kesin olarak kaybedersiniz:
- birinci olayda aşık olan kişi tamamen toplumsal ahlaka uygun hareket eden bir de üstelik iradesine tamamen hakim bir kişidir ya da çok utangaçtır, bu durumda pek problem yaşanmaz, eğlenceli bir tarafı yoktur bu durumun. (bkz: nikah masası)
- ikinci olayda aşık olan kişi iradesine hakim olamaz, fakat teknik ve taktik bakımdan çok zayıftır, hem kızı hem arakadaşını kaçırır. (bkz: the unforgiven)
- üçüncü ve son olarak aşık olan kişi hem genel geçer toplum kurallarına göre ahlaksızdır, hem çapkın, bu durumda kızı kapar, arkadaşını kaybeder. (bkz: kalbimi kıra kıra)
