iki güzide siyasi partimiz hakkındaki anketli başlık, boru tipi. merak konusu. cumhur ittifakını oluşturan bu iki parti ve seçmenleri pyd terör örgütü burnumuzun dibinde tünel kazıp abd'den ağır silahlar alırken neler yapıyorlardı?
aslı su borcunu ödeyemeyince gözaltına alınan yaşlı kadın, kesik olan suyu kullandığından gözaltına alınmış. tam 81 yaşındaki yaşlı kadıncağız, nene. utanmadan polis gönderilmiş kapısına. yer adana.
ülke iyice maymunlar cehennemi oldu. bir tarafta yatlarının, pırlantalarının vergisini vermeyen zenginler, vergi affından faydalanan akp yandaşı işadamları. yan gelip yatan suriyeliler. diğer tarafta yoksulluktan kendini yakanlar, su parasını ödeyemeyen gözaltındaki yaşlılar.
mamalarını mevcut iktidarların ellerinden yemiş, aldıkları akçeler karşılığında zehirli yalanlarıyla kimi saf kişiliksiz ve ezik vatandaşları zehirlemişlerdir.
biri eski bir kumarbaz, diğeri dolandırıcıdır esasen. yüz kızartıcı suçları vardır. türk milletine düşmandırlar. şeriatçı bozuntuları.
atatürk ve vatan millet düşmanı hain osmanlıcıların pek konuşmadıkları bir konu. fesli bir saray maymununu tarihçi bellemiş keleklerden bunu konuşmalarını beklemek çok şey istemek olurdu gerçi. salyalı ağızlarıyla atatürk'e, ailesine ve soy ağacına saldırıp duran bu dört parmaklı kuduz köpekler daha devletlerinin kurucu atası kim onu bile bilmezler. olaysa malum osman bey'in (bkz: osman gazi) babası ertuğrul gazi'nin babasının kim olduğunun bilinmemesi. çeşitli kaynaklarda farklı isimler ertuğrul gazi'nin babası olarak geçerler. bunlar süleyman şah ve gündüz alp'tir. süleyman şah'ın akp'lilerin arkalarına bakmadan kaçırıp bizi dünyaya rezil ettikleri türbede yattığı zannedilmekte. gündüz alp ise osmanlı kuruluş döneminde adı sıkça geçmesine rağmen kim olduğu esasen yine belli olmayan bir kimsedir.
atatürk ile ugraşanların daha ne çesit oldukları belli değil.
askerlerimizi şehit eden terör örgütü pkk ve pyd'nin güç topladıkları yıllar. şimdi namussuz rabiacı troll'ler zırlayıp dursunlar. tarih akp ve pkk/pyd'yi aynı yere koyacaktır.
tayyipçiler kendilerini kemalist, atatürkçü ve sosyal demokrat tanımlayan vatandaşlar dururken fetö ve pkk ile masaya oturmuş, ne istemişlerse vermişlerdi. vakti bilinmez lakin gerçekleşmesiyle akp camiası ilk defa doğru bir iş yapmış olurdu.
yunan galip gelsin istemiş vatan hainlerini önder kabul etmek gafletini de göstermiştir, reisinin terör örgütüyle görüşen şerefsiz ve namussuzdur demişliği de vardır. kafa işte.
terör örgütü pkk ile yatıp kalktıkları, parti olarak megri megri söyledikleri günlerin ezikliğinden olsa gerek böyle davranmakta. genel merkezden aldığı talimatlar var ama chp hdp ile yanaşıp bu tuzağa düşmüyor işte. bunların başlıkları da afedersiniz götlerinde patlıyor.
ağızları salyalı tayyipçi troll'leri üzecek olsa da gerçek bu. chp'nin haberi olmadığı ittifak, güç birliği, toplantı yalan haber ve başlıkları açıp durmaları boşuna. hdp ile ittifak ak parti'ye yakışır. kendi tayyipçi medyalarının yalan dolanlarını kaynak gösteriyor birde namussuzlar.
sivil, bürokrat ve bir grup vatansever askerin ellerini taşın altına sokmalarıydı. gerekliydi, haklıydı. lakin geç kalınmıştı. süreci üstlenenler ellerine yüzlerine bulaştırdılar. vatandaşa anlatılamadı. olmadı.
sonra gördük. kamuya sokulan türban, türkiye'nin en rezil, en ahlaksız komplosu kabataş'ta başroldeydi. fetöcü kadınların tamamı bu kıyafeti üniforma yapmışlardı. dinci siyasetçi tayyip erdoğan evde tuttuğu yüzde elli kışkırtması ve dolmabahçe camisi yalanıyla halkı galeyana getirmek istemişti. tabi gördük, 28 şubat'ta önleri alınmak istenen imam hatipli darbeci teröristler millete bomba yağdırdılar 15 temmuz'da.
kandırılmaya müsait insanlarda bulunan zeka, ya da böyle kıvıran. istisnasız vatan hainidir bu zeka seviyesindekiler. osmanlı artığı hayalperestlerdir.
kamuoyunda iyice merak edilen soru, doğrusu akp liler kemalistlerden ne vakit özür dileyecekler şeklinde? yani bir siyasi parti ve seçmenlerini düşünün uçağımızı düşürüp askerimizi öldürdüğü halde rusya'dan özür dilediler. israil önünde diz çöktüler. barzani ile gurur duyup salih müslim'i kırmızı halıda karşıladılar.
gel gör ki fetö konusunda on yıllarca kendilerini uyarmış hatta bu uğurda hapislere düşmüş kemalistlerden bir özür dilemediler. oysa 15 temmuz ihanetinden bu milleti kurtaran yine kemalist vatansever askerlerdi. öncesinde pkk ile masaya oturulmaz diyenlerde kemalistlerdi. tabi kemalistleri dinlemeyip terör örgütüyle masaya oturup sonra kandırıldık deyip bizi şehitlere alıştıranlar akp'liler oldular. bir ışid ve el- nusra var ki yazmaya gerek yok. bu terör örgütlerini sevimli gösterip türkiye dostu diye pazarlamışlardı. şimdi askerimiz bunlarla çatışıyor. elbette son olarak taciz, tecavüz, pedofili yuvası cemaat ve tarikatlar var. resmen önleri alınamıyor. devlete kafa tutar hale geldi bu şer yuvaları. akp camiasının bu konuda da kemalistlerden öğrenecekleri çok şeyleri vardı.
bir kitap ismi gibi gerçek, akp nin cumhuriyet tarihi eserlerini katletmesi kadar iç karartıcı. güya yerli ve milli vatansızlar en son şeker fabrikalarına sarmışlarken akla geldi. maksatları bop eşbaşkanı tayyip ile türkiye'nin kolunu kanadını iyice kırmak. muhtaç etmek. yazıklar olsun.
osmanlı'dan süregelen bilhassa istanbul rumlarındaki kabadayılığın ve anadolu'daki eşkiya saltanatının sonunu getirmesi pek konuşulmayan yönlerinden. yüzyıllarca tebaa olarak bakılmış köylü çocuklarının, yetimlerin ellerinden tutmuş, kendilerine memleketlerine faydalı bireyler olmalarını da sağlamıştır.
yaradılışındaki fevkalâdeliği ancak Türk olarak dünyaya gelmesine bağlamış kurtarıcı, ebedi başkomutan. kimseye iltifat etmemiş, hiç kimseyi aldatmamıştır, memleket için gerçek ülkü neyse onu görmüş, o hedefe yürümüştür.
bugün damadı bakan, çocukları danışman ve yakınları vekil cumhurbaşkanına ne vakit evrildi devlet adamlığı merak ediyor insan? hem bütün akrabalarına yanında makam vermiş, hem aldanmış. gazi, diyorlar bir savaşta bulunmamış. başkomutan, diyorlar yaverlerinden haberi yok.
soykırım (holokost) kurbanı yahudilerin ölüm kamplarına taşınmalarından sorumlu yüksek rütbeli nazi subayı. arjantin'de yakalanıp israil'e götürülmüş ve burada insanlığa karşı suçlarından idam edilmiştir. israil cumhurbaşkanından af dilemesi işe yaramamış, yakılan cesedinin külleri akdeniz'e atılmıştır.
