ben yanarsam firma batar dedi mahmut abi, devrelerini ovuşturarak. Ne firma battı ne de mahmut abi yandı. Mahmut abiyi hacklediler bir perşembe sabahı.
O meydanın biraz ötesinde tarihi bir camii vardır. O caminin meydanında güvercinlere yem vermişliğim vardır. Ne yemler değişti ne de eminönü meydanı. Kuşlar , sen kuşları boşver.
Boğazlı kazağımla salacak sahilinde yürürken, sahil boyunca park etmiş bir aracın film kaplı camından kendini gördüm. Bir anda kendi kendime hakkı abi diye seslendim. Kendim ve kendim olan hakkı abi ile selfimi çektim. Elimi istanbula doğru uzattım istemsizce henüz üç yaşında bir kardeşim var dedim. Arkamda kız kulesi her zamanki gibi mahzun ve istanbul boğazı laciverten daha lacivertti. işte o an ben bir hakkı bulut olduğumu anladım.
