Türkiye'ye girişleri yasakken uzaktan sevilenlerin, Türkiye'deki gerçek şahsiyetleri.
Birde Atatürk karşıtı Arap'çı tantanaları sosyal medyada boy boy.
Paran varsa alırsın güzelliği.
Kilosu 1200TL den başlıyor. Asgari ücret ve emekli maaşı ile biraz zor.
Bu ekonomik şartlarda tadını bilende azaldı zaten.
En iyisi gelirken baklava alacaktım demek.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/2435044/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2435045/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2435046/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2435047/+
Jacques-Yves Cousteau, Kaptan Cousteau
11 Haziran 1910'da Fransa'nın Saint-André-de-Cubzac kasabasında doğdu.
Deniz subayı, deniz biyoloğu, film yapımcısı ve araştırmacı olarak tanınan Cousteau deniz altı dünyasının sırlarını açığa çıkarmak ve korumak için hayatını adamış bir öncüdür.
Cousteau Fransa Deniz Harp Okulu’ndan mezun olduktan sonra, Fransız Donanması’nda subay olarak görev yaptı. 1943 yılında Emile Gagnan ile birlikte geliştirdiği
Aqua-Lung Sualtı Ciğeri sayesinde modern dalış tekniklerinin temelini attı.
Buldukları sualtı tüpü dalgıçların su altında daha uzun süre kalabilmelerini sağladı ve deniz altı keşiflerinde yeni bir çığır açtı.
1950 senesinde Kaptan Cousteau, dönemin en ünlü araştırma gemilerinden biri olacak Calypso‘yu dizayn etti ve onunla dünya çapında birçok deniz altı keşfine çıktı.
Bu keşifler sırasında çekilen görüntüler, Cousteau’nun yaptığı belgesellerde kullanıldı.
1956’da yayınlanan Sessiz Dünya (The Silent World) adlı belgesel, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülünü kazandı.
25 Haziran 1997'de 87 yaşında kalp krizi sonucu (heard attack) hayatını kaybetti.
Tablo Ressam Tatiana KiRiLLOVA'nın
Beyoğlu Artizan Sanat Galerisi'nde 15Nisan-18Mayıs 2023 tarihleri arasında gerçekleştirdiği
ilhamın Portreleri isimli kişisel sergisinden.
Reng-i Su tekniği ile yapılmıştır.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/2434233/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2434232/+
Hatay iskenderun Deniz Er Eğitim Alayı Acemi Birliği’nde vatani görevini yapmakta olan Muhafız Er Hayrullah Halit Karaman ve ikmal Er Semih Erdoğan bulantı ve yüksek ateş nedeniyle götürüldükleri iskenderun Devlet Hastanesi’nde şehit olmuştur.
Ölüm sebepleri su kaybına bağlı çoklu organ yetmezliğidir.
Olay yemin töreni hazırlık provaları devam ederken gerçekleşti.
24 saat gündemle ilgili ilk başlığı açabilen yazar olabilmek büyük hız gerektiriyordu.
Siyasi-sosyal konularda tartışmasız daha yüksek kalite vardı.
Yazarlar arasında ciddi mesajlaşmalar ve dostluklar yaşanıyordu.
Günlük giriş sayısı bugünkünün 20 katındanda çok fazlaydı.
Yazılar ve yazarlar ciddi denetleniyordu ama özgün ve özgürdü herkes.
Birde, bayan kökenli ve cinsel bayan tanımlamaları çok kullanılıyordu. O günlerin en anlaşılmazı diyelim bunada.
Bir kere daha az yoğun ortamdan çok yoğun ortama geçiş, ozmoz kuralı ve liberal kapitalizmin gerçek yüzü.
Yani yoksuldan, fakirden, ezilenden al zengine ver.
Dünya kurulduğundan beri sermaye halkı böyle yönetmiş.
Şirket-i Hayriye ve ilk Türk Kaptanları isimli belgesel kitap;
Türkiye'nin ilk özel denizcilik müzesi'nin kurucusu
Gemi Makinaları Mühendisi ilker Meşe tarafından
ilkfer Gurup bünyesinde yayınlanan 10.kitap olarak
Türk denizcilik camiası ve denizcilik tarihimize kazandırılmıştır.
Şirket-i Hayriye, 1854'ten 1945'e kadar Boğaziçi'nde yolcu ve yük taşımacılığı yapan vapurculuk anonim şirketidir.
17 Ocak 1851'de Reşid Paşa'nın himayesiyle ve Sultan Abdülmecid Han'ın kabulüyle kurulmuştur.
Kitapta onbir Türk Kaptanı'nın hikayesi anlatılmaktadır.
SONLUK
Duygu yordamıyla
Akan bir nehir gibi
Bir menderes masifinde
Yolunu arayan,
Duygu yorgunu
Bir çağlayanın son menzili belkide
Türküler, ağıtlar ve uzun güzel sözlerle gelen
Keskin bir dolambaç
Ki bu kaçıncı sevdanın ölümcül uçurumu gibi
Denize akan bir nehir gibi,
Üzerinde yıldız gözleri...
ŞEHiNŞAH
Bir karanlık gecede
Bir at,
Karanlık gecedir siyah
Ve
Üzerinde bir Şah
Beyaz bir at
Ve siyah bir silah
Karanlığa düşen bir Şah
Silahtarı nerede?
Şaha kalkmış bir at
Ve bir kraliçe,
Gökyüzüne bakar
Bir yıldız kayar,
Gökyüzünden denize
Ve bir deniz kızı
Yıldız toplar...
Bir duygu yordamı gibi.
Türkçe'de ilk defa 10 Temmuz 2025 tarihinde
Muzaffer SALiHOĞLU tarafından yazılı ve sözlü olarak kullanılmış ve Türkçe'ye kazandırılmış bir deyimdir.
Google, Yandeks ve yapay zeka aramalarında hiçbir kullanım ve anlam açıklaması bulunmamaktadır. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2432175/+
Metroda, yürüyen merdivenlerde, otobüste, dolmuşta arkasındaki insanların alanını kabaca işgal eden, engelleyen ve rahatsızlık veren durumdur.
Sırt çantalarını dikkatli, saygılı ve ergonomik taşıyanlardan öğrenin bari nasıl oluyor.
Medya bu "peki" bağlacını iyi buldu kaybetmezse.
"Peki bu peki memur ve emekli maaş farkı nezaman yatacak?"
Gibi laf salatası ile top çevirmek işmidir?
Cümlenin, paragrafın içieriğnde haber yok.
Ancak halka karşı saygısızlık, mesleki ilkesizlik ve umut tacirliği.
YEDi RENK
Doğan bir güneş,
Bir gökyüzü
Giden bir şafakla birlikte,
Bir gönül yordamı
Mavi bir sis,
Yükselen bir istanbul gibi
Ve istanbul,
Bir katında gece gibi,
Kendisi her daim şafak
Üç istanbul
Üç gönül yordamı
Ve
Dört renkli deniz
Dört gönül yordamı
Bir Reng-i Su
Ruhunda birleşen
Ve dizginsiz bir at...
Muzaffer SALiHOĞLU
istanbul Kabataş Erkek Lisesi ve komşu Yüksek Denizcilik Okulu mezunu ilker MEŞE 1977-1989 yılları arasında Gemi Makinaları Yüksek Mühendisi olarak çeşitli alanlarda başarılı hizmetler verdi.
1989 yılında iLKFER GRUP'un kurucu ortağı oldu ve Türkiye'de dünyanın önde gelen denizcilik firmalarının temsilciliğini yapmaya başladı.
ilker MEŞE, denizcilik sektörüyle ilgili bilgi ve tecrübelerini onun üzerinde kitaplarda toplamış ve kitapları iLFER GRUP tarafından yayımlanmıştır. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2429649/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2429650/+
iLKFER DENiZCiLiK MÜZESi Pendik'te bulunan iLKFER GURUP Tesisleri içerisinde 29 Nisan 2017 tarihinde açılışını yapmış olup, sekizinci yılında kaynak, belge, döküman ve hikayeleriyle birlikte binlerce özgün eseri ziyaretçilerine sunmaktadır.
iki yüzlü olmayın.
Kendinize, insanlara ve topluma karşı dürüst olun.
Mini şortlu ve mini etekli dört mevsim insanların kendi tercihi.
Kimse kimseye kural koymasın.
SONRA
Bir at, bir zaman
ve bir resim.
Ki resimler içinden yükselen;
Bir elin bir gözden aldığı
Bir gönül yordamı gibi,
Her fırça akışkanlığında
Yalnız bir at ve
Yalnız bir adam
Atın rengi, suyun rengi
Ve fırçanın rengi,
istanbul'un üzerinden geçerken,
Bir sihirli lamba,
Bir son gün,
Bir en güzel gün ve
Büyük bir dilek...
Ve altında mühürlü bir imza.
Muzaffer SALiHOĞLU
*Tablo Tatiana KiRiLLOVA https://galeri.uludagsozluk.com/r/2429218/+
Bazan en başından almak çok daha ileri götürür.
Ve sözlüğün tarihsel marka değeri hergün okumak zorunda kaldığımız "lağım" başlıklardan çok daha yüksekte.