kart zampara olarak nitelendirilebilecek, zengin, yaşlı ve tam olarak iğrenilesi insan konumuna konmasını sağlayacak kadar küçük yaşta kızlarla orda burda gözüken, eğer oldu da bir yerde denk geldiyseniz yanınızda da hoşça bir bayan varsa yanınızda ki bayanı gözleriyle soyan bir insandır. yalnız inatla teneşir paklamamıştır amcamızı.
manitası için:
(bkz: eda taşpınar)
internetin en seviyeli forumunun kurucusu ve yaratıcısıdır. 2000 den beri üyeliğimin bulunduğu sitede hiç bir zaman yarı yolda kalmamışımdır. her tür bilgi paylaşımı sonsuzdur. site adresi için:
garip bir insandır. hayatı sözlük olmuştur. burada o kadar kötülenmiştir gerçek hayatta da özgüvenini kaybeder. "ulan hakkaten bu kadar kötülencek şeyler mi düşünüyoru" dedikten sonra kendi içine kapanır ve birşey yazmayada söylemeye de korkar olur. kaçınılası durumdur. sözlükten uzak kalma sebebidir.
paranoyak sevgilidir. her an birşey olacakmış gibi sürekli mail adresinizi kırmaya çalışır, üye olduğunuz siteleri bulmaya çalışır. siz ona ne kadar güveniyorsanız o size bir o kadar güvenmiyordur. bu güvensizliğin nedenini araştırmaya çalışmayın nedeni sizi kaybetme korkusudur ama paranoyaklığı bunun çok ötesine geçmiştir artık. her an herşeyden nem kapıp tartışma çıkarmaya hazırdır hatta ve hatta terketmeye bile hazırdır çünkü sizin onu terketmenizi kaldıramayacağını ikinizde biliyorsunuzdur. dedektiflik yaparken belki 1 yıl önce size ait bir mailiniz, 2 yıl önceki kız arkadaşınızla konuşmanızı bulması onun sizi terketmesi için yeterli bir sebeptir. aman dikkatli olun geçmişinizi tamamen silerek yeni ilişkilere başlayın ki gelecekteki ilişkilerinizde tatsızlık çıkmasın dedirtecek tecrübeyi kazandıran sevgili modelidir.
köln de sessiz sakin şekilde öğrenci olan bir kızın, mezuniyet balosunda japon bir dj ile tanışıp o japonun kendisine japonyaya gidip hostes lik yapmassını teklif etmesiyle japonyaya giden bir kızın öyküsü...
film de japonyadaki erkeklerin kadınlarla ilişkisine, kendilerini ne kdr iş dünyalarına kaptırdıına ve onlarla iletişim kurmak için gece klüplerine gittiklerini anlatırken
bir yandan filmin başrol oyuncusu tarafından bu olaylar karikatürize edilmekte.
başroldeki kızımız kendisini filmde bir kahraman gibi görmekte ve bir cinayeti ortaya çıkarmaya çalşmaktadır. kızımızın akılda kalıcı repliklerinden bir kaç örnek:
"kahramanlar sadece doğru
olduklarını düşündükleri şeyi yaparlar. "
"gerçek kahramanlar sadece
ayrılırlar,izin istemezler "
"tokyo'da 3. gecem, beni düşmanıma
biraz daha yaklaştırdı.
kötüyü tanımak daha kolay,
eğer onu bekliyorsan.
ve ben hazırdım."
profilo alışveriş merkezialtında bulunan, alışveriş merkezi içinden veya dışardan girişi olan havuzu saunası jakuzisi olan, sıcak bir eğitmen kadrosu olan spor salonu.
allahın sıcağında 2 hafta boyunca oturduğu koltukta uyuyup, yemeğini yiyip, bilgisayarıyla oynayıp sadece tuvalet ihtiyacını gidermek için kalkan depresyonda olan bir insan olabilir.**
beyoğlunun görüntü itibariyle en eski sinemalarından birisidir belki yeni bir sinemadır eski dizayn yapımşlardır bilemeceyeğim ancak görüntü itibariyle baya eski duran bir sinemadır içi ise ayıca bir ilginçtir gidip görülmesi gereken bir salondur. en dolu seansında bile rahat rahat oturur filminizi izlersiniz.
vücudu inanılmaz gevşeten ve hemen ardından uyunması gereken insanı sonsuz mutluluğa kavuşturan olaydır banyoyu yapan kişi için. ama genellikle komşular için veya banyonun yanında ki odada yatan ebeveyn veya ev arkadaşı için aynısı söylenemez. uyuyan kişiden genellikle küfür yenilir ama o öyle bir huzurdur ki yenen her küfüre bedeldir.
bunu söyleyen kişiye genellikle:
- vay anasını neden bu zamana kadar farketmedik?
denir. zaten kral bi adamsan bunu söylemezsin kardeşim mantık hatası yapıyosun. eğer kral bir adamsan bunu sana söylerler ;
-bahadır çok kral bi adammışsın lan..
-osman olm senin kadar kralını görmedi lan bu alem. *
bunu söyleyen kişi genellikle tırt bir adamdır. uzak durulasıdır.koftidir.
genellikle her konuda bık bık konuşan ve siz birşeyler anlatmaya çalıştığınızda lafınızı ağzınıza tıkayan, kıl görünümlü kişilere söylenecek sözdür. hakkaten o kadar çok biliyosan git profesör ol güzel kardeşim bak 60 yaşında üniversite bitiriyor insanlar sıkma canını geç kaldım diye düşünüyosan da, dünya ya birşeyler kat çapını benimle sınırlama.
bardak kullanmayı sevmeyen evde veya dışarda yanına bardak konsa dahi şişeden girişen insandır. eğer ki evde 3-4 kişi yaşanıyorsa yapılan biraz insanlık dışıdır ama 2 kişi kalınıyorsa yapmaktan çekinilmez genellikle. insana bardaktan içmekten daha çok zevk verir nedense. içtikçe içesiniz gelir şişeyi dikmişken ama aynı içeceği bardağa koyduğunuzda 1 bardak içtikten sonra kendinizi o içecekten yeteri kadar içmiş hissedersiniz. insanı mutlu eden bir şeydir. **
adımla ilgili espriler genelde anaokulundan beri değişmemektedir. onat - çokonat..
hayır alındığımdan değil aştım bunu da, anaokulundan itibaren insanlar hiç mi gelişmez, bir yaratıcılık hiç mi katılmaz bu insanlara anlamış değilim. yap komik bir şey güleyim bende ama çokonat çokonat artık iletişimimi kesiyorum bu espriyi duydum mu.
genel de "kanka 5 milyar versele verir misin?" gibi başlangıçlar yapılan sonrada "kanka bak şu karı sana ev alcak altına araba çekicem yatar mısın şunla?" ve cevaplarda genelde "olm iirenç lann o karı başka birini seç söz cevap vericem" veya " mına bile korum olm altıma bi porsche çekicekse zaten 5 yıla ölür o ya" gibi insanı hayattan soğutan geyiklerdir.*
geçen yılın acısı hala içlerinden çıkmaan bir takım taraftar grubunun hala karalamaya çalıştığı takımıma geçen yıl ki beşiktaş maçında dakika 90 civarında söylenen tezahurat he bu sefer hasan kabze gelip bizi kurtarmıştır o ayrı.*
istanbul dışında yaşayan hısım akraba ile konuşurken:
" oooo çapkın hadi bakiiim sen şimdi akşam eve girmiyorsundur, sokaktan topluyolardır seniii!!" gibi veya "ee istanbul oğlum bu sen de haklısın evde durulmaz ki her gece çıkarım vallahi istanbul da olsam" gibi sözlerle sanki istanbul da ki herkesin bir aktivite içinde bulunmasını gerektiren cümlelerle iyice dışarı çıkmaktan soğuyup hiç bir mekan bilmemek, tek bilinen mekanın istiklal caddesi olması onun dışında millet gittiği yerleri anlatırken muhabbetten kopmayayım çabasıyla "hee istiklal caddesinde mi orası" gibi umut sarıkaya nın karikatürlürlerinde ki tiplemelerin ezikliğinde muhabbete girme cümlelerine sahip olan bünyedir.
yıl 1999 sanırsam, reklamlarda ertesi günü star gazetesinin pringles vereceği televizyonlarda döner o zamanlar günlük harçlık parasıdır pringles, ancak bunu bir gazete parasına almak seni bir anda sevince boğar ve koşa koşa bakkala gidersin "abi yarın bana bir star gazetesi ayırır mısın?" denir ve cevap olarak "yarın ayırmıyoruz star gazetesi erken gelirsen alırsın" cevabı kalbi 10 bin parçaya böler, üzgün şekilde çıkarken bakkal amca birden seni mutluluğa boğacak açıklamayı yapar, "ekmeği gazeteyi her gün burdan alıcaksan ayırırım amaaaa" der ve sen hemen cevabı yapıştırırsın " heralde be abiiii"... bu cevap sayesinde ertesi günü herkese pringles ını göstere göstere yersin ve "ben erkenden gittim kaptım olm cipsi" diyerek görev adamı olduğunu da gösterirsin.
