bizim ailedir bu. her yaz istisnasız dedemlerin evinde toplanırız. bütün kuzenler, teyzeler, dayılar... bir arada geçirilen o bir ay yazın en güzel zamanlarını oluşturur. sabaha kadar oturmalar, saçmalamalar, okey oynamaların sonu gelmez. kocaman bi aileye sahip olduğu için sevindirir insanı.
gittiğine inansam dönmeni beklerdim
köhne gemiler geçiyor içimden
hangi sokağa dalsam hangi kapıyı açsam
ardında sen
hep sesine bir kulaç kala boğuluyorum
bilmem
sen mi erken demir alıyorsun
ben mi geç kalıyorum
ellerimi bıraktığın yerden
çığlar yuvarlanıyor ta şurama
her gece fırlatıp denizlere
yitirilmiş tebessümleri
bir cigarayla parmak uçlarımı öldürüyorum
çürümüş rüyalardan arta kalan mirasınla
yolcusuz yollara döndüm
alnımdaki girdaplar şimdi kan tarlası
fırtınalar kopuyor demişsin
yüreğinin en rüzgarsız yerlerinde
oysa ben
bin mevsim sana fırtınalandım
sen bilmedin
gittiğine inansam dönmeni beklerdim