dikkat dağıtıcı, yanıltıcı, farklılaştırıcı unsurlardan arınmışlık durumu olmakla beraber çıplaklık en saf hal midir? sorusuna tutulmama yol açmaktadır. lakin çıplaklığın çıplaklığı da vardır.
javier bardem ile penelope cruz'un ispanyolca yaptığı kavgalar zihinlere kazınmıştır. sırf kavga da kullanmak için ispanyolca öğrenme isteği uyandırır.
dizinin adından dolayı sürekli bir hapishaneye düşme ve ordan firar etme söz konusu, gerçekten sıkıyor bir yerden sonra. dizinin yapımcıları şu an isim seçimi konusunda pişman olsa gerek. isimden dolayı kendini tekrar etmek zorunda kalan bir senaryo.
sürekli hakkında kötü koktuğuna dair haberler çıkan şahıs, gerçekmidir test etmediğim için bilemiyorum. ayrıca country music ile ilgilenmektedir kendisi.
bir de yemekten sonra yakılan sigaranın yemek tabağına söndürülmesi eylemi vardır ki en nefret ettiğim durumdur. tercihim boş bira, cola vs kutu veya şişelerinin küllük görevi görmesidir, özellikle arabada pencere açıkken sigara içiyorsanız küllerin uçuşup arabayı mahvetmesini önler.
Gus Van Sant çekiyor Sean Penn oynuyor bir de gerçek bir hikaye anlatılıyor, sanırım izlemek için yeterli nedenler. Sean Penn, Harvey Milk karakteri ile filmi alıyor ve çok yükseklere taşıyor. Ayrıca filme, gelecek vaat eden genç aktörlerden Emile Hirsch' ün canlandırdığı Cleve Jones karakteri de inanılmaz bir sevimlilik ve eğlence katıyor. Seann Penn'in yönettiği ve Emile Hirsch'ün başrol oynadığı (bkz: Into the Wild)da izlenerek bu ikilinin ilerde daha da güzel işlere imza atacağını düşünerek heyecanlanmaktayız.
2008'de babylon'daki performansını bir mariah carey şarkısı söyleyerek bitirmiştir. bir de performansı boyunca arkasında, sarışın taş gibi bir hatun sigara şampanya eşliğinde takılmıştır.
2007' de radar live da sahne almıştır kendisi. manson'dan daha iyi bir sahne şovu beklerdik, ama olsun dünya gözüyle sahnede kendisini görmüş olduk. ayrıca 'eat me drink me' adlı son albümünden 'evidence' adlı parça harikadır.
izledikten sonra en iyi vampir filmi diye düşünmemize neden olan şey çok güçlü soundtracklere sahip oluşudur. ayrıca vampir lestat'in rock star oluşu ayrı bir etkileyicilik katmaktadır. 'interview with the vampire' de unutulmamalıdır, yine de benim favorim 'queen of the damned'.
özellikle ilk izlemeye başladıklarında nicklerini 4 8 15 16 23 42 yapıp, sonra bir de utanmadan 'ilk sezonu izledim ama sarmadı zaten herkes izlio, ben herkesin izlediği şeyi izlemem' edalarında dallama olduklarını kanıtlarlar.
ulaşamayacağınızı düşündüğünüz şeye olan tutku, sahip olunca kaybetme duygusuyla bir süre daha devam eder, bir gün ona gerçekten sahip olduğunuzu düşündüğünüz anda biter. aşk bu yüzden nankördür.
ninja kaplumbağlar ve çizgi filmin eğlenceli şarkısı.
Teenage Mutant Ninja Turtles
Teenage Mutant Ninja Turtles
Teenage Mutant Ninja Turtles
Heroes in a half-shell
Turtle power!
They're the world's most fearsome fighting team (We're really hip!)
They're heroes in a half-shell and they're green (Hey - get a grip!)
When the evil Shredder attacks
These Turtle boys don't cut him no slack!
Splinter taught them to be ninja teens (He's a radical rat!)
Leonardo leads, Donatello does machines (That's a fact, Jack!)
Raphael is cool but crude (Gimme a break!)
Michaelangelo is a party dude (Party!)
Teenage Mutant Ninja Turtles
Teenage Mutant Ninja Turtles
Teenage Mutant Ninja Turtles
Heroes in a half shell
Turtle power!
liverpool çıkışlı electroclash topluluğu. destroy everything you touch ile gönüllere taht kurmuştur, şarkının sözleri o kadar derindir ki zamanla içine çeker ve dinlemeden bir gün dahi geçiremezsin. ayrıca son albümleri velocifero 2008 yılında çıkmıştır runaway ve versus da övgüyü hakeden dinledikçe güzelleşen parçalardandır.
her zaman reddeden nazlanana göre daha akıllıdır. nazlanmak anlamsız bir harekettir. işin daha başında naz yapan sonra neler yapar? durup da düşünülmesi gereken ciddi bir problemdir.