yazarların canını sıkan kişi, olay ve durumların görüntüleridir.
bugüne kadar hep anın görüntüsü başlığında kedimizi, içkimizi, manikürlü tırnaklarımızı, güneşin batışını vb şeyleri paylaştık. ama maalesef hayat bu güzel anlardan ibaret değil.
dertler paylaşıldıkça hafilermiş. o zaman buyrun efendim paylaşın derdinizi de hafifleyin.
tff tarafından düzenlenen liglere ya da kupalara katılmayan kulüpler aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece bir alt lige düsürme cezası ile cezalandırılır.
şampiyonlar liginden men edilmesi sebebiyle federasyonun fenerbahçe'yi bu maddeye dayanarak düşürülebileceği konuşuluyor.
fenerbahçe'nin yeni transferleri emenike ve sezer'in şike soruşturması kapsamında gözaltına alınması ve gözaltıların devam etmesi ile fenerbahçe'nin sezonun ilk antrenmanını emniyet bahçesinde yapmaya karar vermesidir.
risk alıp bu işe kişibaşı 15.000 tl yatırabilecek 100 ortak ile mümkündür.
bu hafta süper lotoda dağıtılacak ikramiye tutarının 25 milyon tl civarında olması bekleniyor.
eğer süper lotoda 4 rakamın çıkmayacağı riskini alabilirseniz geriye kalan 50 rakam içinde 6'yı 15 milyon kolon ile tutturmak garanti.
bir başka deyişle bu işe 1.500.000 tl yatırıp 4 rakamın riskini alabilen 6 tutturmayı ve bunun yanında yüzlerce 5,4,3 için verilen ikramiyelerden almayı garantiliyor.
ben sizler için çekilişte çıkmayacak rakamları belirledim.
1,2,53 ve 54
bu 4 rakamı çıkartıp geride kalan bütün kombinasyonlara oynuyoruz.
6'yı tek kişinin bilmesi durumunda her ortak yatırdığı 15.000 tl karşılığında 250.000 tl kazanacak.
buraya kadar herşey güzel ama ufak bir sorunumuz var.
dakikada 6 kolon doldurabiliyorum.
yani 15 milyon kolon için 2.500.000 dakikaya ihtiyacım var.
bunu da 100 ortağa paylaştırınca kişibaşı 420 saat aralıksız kupon doldurmamız gerekiyor.
100 kişi günde 15 saat kupon doldurursak 1 ay sonra kuponlarımız hazır oluyor.
bu yüzden yarınki çekiliş için olmasa bile gelecekte olabilecek devirlerde ikramiyeyi kaldırmak için şimdiden çalışmaya başlamak gerekiyor. şimdilik 5 ortak bulabildim. sözlükte niyeti ciddi, temiz giyimli, bakımlı, kültürlü yazar arkadaşlarımızdan ortak olmayı düşünenler özel mesaj atsın lütfen *
yıllar geçse bile unutulmayan, akla her gelişinde sizi tekrar güldüren yazılardır.
benim aklımda kalan ilk 3 ise şöyle;
borumuzu temiz tutalım.
niğde'nin bor ilçesinde belediyenin şehir merkezine koyduğu anlamlı yazı.
bir babadan gazete ilanı.
ilkokul mezunlarının bile geçtiği sürücü kursu sınavını üniversite mezunu oğlum abdulbaki soydakök geçememiştir.
babası h.ibrahim soydakök
hatalıysam 3131 e sms atın orhan gencebay'dan hatasız kul olmaz melodisi cebinize gelsin.
bir kamyon arkası yazısı
sayıları 100'ü bulması durumunda ülkenin kurtuluş umudu olabilecek babayiğitlerdir.
kim ne derse desin kayıtdışı ekonomi bu ülkenin ilk 3 sorunundan biridir. kayıtdışı derken mahalle arasında hayatını güç bela sürdürmeye çalışan küçük esnafı kastetmediğimi de belirteyim.
milyonlarca cirosu olan, onlarca işçi çalıştıran yüzsüzlerden bahsediyorum. faturasız veya düşük faturalı satış yapan, gider kalemlerini her buldukları faturayla şişirenleri kastediyorum.
birçoğu resmi kurumlara zarar veya düşük kar gösterdikleri mali tabloları verirken, kredi aldıkları bankalara muslukların kesilmemesi için gayriresmi faaliyetlerini gösteren parlak bilançolar sunarlar.
her sektörde neler döndüğünü maliye çok iyi biliyor ama bunları açığa çıkaracak, bu çarkı durduracak dirayetli (daşşaklı) yöneticilerimiz yok.
ama günün birinde her ilden 2-3 daşşaklı maliyeci çıksa ve cesurca bunların üzerine gitse ülkemizin gerçek temiz eller operasyonu başlamış olur. firmaları zararda olan ama her sene şahsi birikimleri, tapuları artan bu kişilerden çaldıkları o vergilerin hesabı sorulur ve kamu vicdanı rahatlar.
proje tamamlandığında kanaldan tarihi geçişi yapacak ilk gemiciktir.
tarih :14 mayıs 2023
gemicik adı: feto-6 kuru yuk gemisi
gemicik sahibi: ilk gemiciğini 2007 yılında alan ve 16 yılda 42 gemiciklik filoya sahip yeap&tay shipping co (bahreyn)
yük: likit yumurta
kaptan-ı derya: zapzu reis
mürettebat: bahriyeli ülker, enver ihlas, çalık kamarot, gökçek vederson, likit kumakıtan
stv canlı yayını:
sevgili seyirciler, bu tarihi olaya stv ekranlarında tanıklık ediyoruz.
yapımı 12 yıl süren kanal istanbul'da mutlu sona gelindi. bugün ilk gemicik yeni kanaldan dualarımızla geçecek.
gerçekten ülkemiz için zorlu bir süreçti. maddi imkansızlıklardan dolayı yüklenici firma projeyi büyük ortadoğu projesini de başarıyla bitiren israilli gruba devretmek zorunda kaldı ve bu sayede proje bitirilebildi.
işte...ufukta yemyeşil bir şekilde süzülen feto-6 göründü. allaha şükürler olsun bu günleri de görebildik.
gemiciğin hemen arkasında pişmanlık yasasından yararlanan terör örgütü mensuplarını taşıyan gülen-3 adlı gemiyi de görüyorum. her 2 gemi de vatandaşlarımızın büyük coşkusuyla kanala doğru süzülüyor.
hamdolsun bu manzaraya. durmak yok yola devam...
ilkokulu bile bitirmemek, askerlik görevini yapmamış olmak, kamu hizmetinden yasaklı olmak bazılarıdır.
ama bunların dışında işkembeden uydurduğumuz kısıtlayıcı durumlarda var. bugün haberal'ın aday olmasıyla bazılarımız yakınmaya başladı. yok efendim chp zanlıları meclise taşıyormuş da cuntacılar kına yaksınmış. adam zaten hastaymış da raporlu adam vekil olabilirmiymiş.
sen asıl adamı milletvekili olabilecek kapasitesi var mı yok mu kriteriyle değerlendirsene. sadece tutuklu diye birini karalamanın ne anlamı var. eğer tutuklu olmak senin için asıl kriterse mevcut meclise bir baksana.
hatırlatırım bir şiir yüzünden 4 ay mapus yatmış bir başbakanımız var. vicdanım nasıl o gün rte'nin durumundan rahatsız ise, bugün de haberal için rahatsız.
kadın adayları destekleme ve eğitme derneği kader'in daha çok kadının milletvekili olması için başlattığı kampanyadır.
bir erkek olarak desteklediğim kampanyadır. her ne kadar cinsiyetin milletvekili seçilmede bir kriter olmadığını düşünsem de bu sayede rüşvet ve yolsuzluğun azalma ihtimali bile destek vermemiz için başlı başına bir nedendir. keşke idealist kadınlarımız siyasette daha fazla yer alıp politikanın beynimizdeki kötü imajını düzeltebilseler.
ajax futbol takımının 1990 istanbul doğumlu sağ açık oyuncusudur.
sağ kanatta oynamasına rağmen her iki ayağıyla çok iyi adam eksiltebilen ve kaleye direk gitme yeteneğine sahip bir oyuncu. izlediğim 2 ajax maçında da takımın en yeteneklisi olarak gözüme çarptı. piyasa değeri henüz 250.000 eur civarında. alan kulüp için geleceğe yönelik iyi bir yatırım olabilir. tek eksiği fiziksel olarak ikili mücadelelerde ayakta kalamaması.
göreme'nin adı üstünde mağara otellerinden birisi.
adam bildiğin mağaranın içine lcd tv, jakuzi koymuş. jakuzide beleş kapadokya şarabı içme keyfi ise müthiş. oda fiyatını pazarlıkla yarıya kadar düşürmek mümkün. maksimum 2 geceden sonra insanı sıkabilir ama o 2 gecenin çok özel geçeceğine emin olabilirsiniz.
bir ağustos günü düşük bir ücretle ilk işime girmiştim. üniversitede babamdan bana araba almasını isteme gafletinden bulunup, itin götüne sokulduğum için bu sefer arabamı kendi imkanlarımla almalıydım. oto pazarları, galeriler vb gezildikten sonra maaşıma uygun bir tüketici kredisiyle ilk arabam olan 1974 model sarı mercedes 230.4 almıştım.
babam haberi ilk duyduğunda "araba senden daha yaşlı. sen mi onu taşıcaksın yoksa o mu seni?" diye tepki vermişti.
gerçekten o arabayla inanılmaz günlerim geçti. 8 kişi bindiğimizde oldu, tekbaşıma ittiğimde oldu. ama ne olursa olsun kendi param ve emeğimle aldığım için o arabanın benim için değeri çok fazlaydı.
şimdi ne zaman ezel dizisinde ramiz dayının arabasını görsem o güzel günleri hatırlıyorum.
sıklıkla başvurduğum ve içimi rahatlatan eylemdir.
öncelikle sevgililer gününün tüketim toplumu yaratmaya yönelik kapitalizmin bir silahı olduğunu düşünüyorum. ama gel gör ki 14 şubat için kuzu kuzu gidip hediyemi de alıyorum. bu bir çeşit mahalle baskısı gibi. senin sevgilinin işyerindeki arkadaşına hediye gelir ve sen almazsan bitersin.
bende içimi rahatlatmak için sevgililer günü hediyemi 13 şubatta veriyorum. hediyeyi verirken " aşkım sana bu hediyeyi içimden geldiği için ve seni çok sevdiğim için aldım. 14 şubat tüketim zihniyetinin bana bu hediyeyi aldırmadığını göstermek için de 13 şubatta sana veriyorum" şeklinde tribünlere yönelik bir açıklama yapıyorum. yaşasın 13 şubat...
başrollerinde diane lane ve john malkovich'in oynadığı, şampiyon bir atın hikayesinin anlatıldığı 2010 yapımı film.
yönetmenliğini randall wallace yapmıştır.
film seabiscuit'ın kötü bir taklidi izlenimini uyandırdı. yarış sahneleri ve çekimler güzel olsa da hikaye asla bir seabiscuit değil. oyunculuklar da pek parlak değil. john malkovich düz bir oyunculuk sergilemiş rol gereği. diane lane hırslı kadın karakterine iyi gitmiş ama yan karakterler çok zayıf ve silik. 10 üzerinden maks. 6.5 alır benden. o da atların güzelliği sayesinde.
33 ve 40. kanalların dahil olduğu bölümü bu kanallara ayırmasıdır.
60-70 arası çocuk kanalları, 70-82 arası spor kanalları, 83-88 arası belgesel kanalları olarak gruplandırıldığı herkesin kabul ettiği bir gerçektir.
33 bugün tv, 34 kanal 7, 35 samanyolu, 36 beyaz tv, 37 flash tv, 38 ülke tv, 39 tvnet, 40 kanal 24 olduğu düşünülürse, 33 ve 40 arasını farklı bir grup olarak tanımlandığı görülmektedir.
bu kanalların yayın politikaları ve içerikleri değerlendirildiğinde 33-40 arası digi gerici grubu olarak adlandırılabilir. merak ettiğim konu bunun digitürk tarafından bizlere kolaylık olsun diye mi yapıldığıdır. bu sayede bu kanalları seven kişiler 33-40 arasında takılırken, tercih etmeyenler 30'lu kanallara uğramadan direk pas geçebiliyor.
tam arkadaşlarla ( bira - tuzlu fıstık) oturmuş ağzının suyu akarak arsenal totnım maçını izliyorsundur.
fondan imalı bir "spora iniyorum" lafını duyarsın. işte o an kendini maldan bir adam gibi hissedersin.
