genellikle üniversitemdeki öğrencilerinin diline pelesenk olduğunu fark ettim. miktar ne kadar çok olursa olsun, sonuçta maaş almaktır. kimse kimseyi kandırmasın. ülkemiz sözde "bilim" kurumlarında, bill gates, elon musk olmak peşinde olmak yerine bir yere girip maaşla çalışma hayaliyle yaşayan insanlar görmek gerçekten kahredici bir durum.
fark ettiğim kadarıyla elzem olan şey. dizide bir kumarhane sahnesi oluyor, her taraf çiçek gibi. bir tane sigara içen, küfür eden yok. batakhane lan orası! leş gibi sigara dumanının olduğu, küfürlerin kol gezdiği, personellere tacizin gırla gittiği, fıçı gibi içilen ortamlar. bunu izleyen çocuk kumarhaneyi güzel bir yer sanıyor.
not: aslında bu entry'e kişisel yorum katmayacaktım ama tutamadım kendimi. Ulan ibneler! Mehmet Selim Kiraz'ı nasıl şehit ettiğinizi unutmadık. Ak Parti ve MHP faşist öyle mi? Bunu niye elinde silahla söylüyorsun? Çıkar maskeni, at silahı, çık halkın karşısına. Senin kafa yapını da, seni de, fikrini de, kırmızı pantolonunu da....
Son bir kaç günde fark ettiğim gerçek. Yıllardır tanıdığım, seçim olsa da olmasa da sadece siyaset konuştuğum bir arkadaşımla takıldım 2 gün önce. Bir kaç saat takıldık. Sonrasında eve dönerken farkettim, referandumun lafı bile geçmedi. Sonra diğer arkadaşlarımı düşündüm. Onlarla da hiç konuşmadık, tartışmadık, ne deriz demedik.
Bunu iki şeye yormak mümkün:
1: Artık demokrasiye tam manasıyla inanan, kararlarını verip, gerisini milli iradeye bırakan bir millet olduk.
en ağır ak partililerin bile çok fazla haberi olmamasına rağmen, sosyal medyada filmin adının sıkça geçmesi, aleyhine kampanyalar başlatılması gibi durumların filmin adını daha fazla duyurması olayıdır.
Aile yapısı konusunu baz alan hutbe. Fakat evlilik programlarına açık bir gönderme yaparak tarafımdan takdir kazanmıştır. Cuma hutbesine kadar geldiğine göre bu iş, ileride gündemde epey yer alacak demektir.
2011'den bu yana gözlemlediğim gerçek. Eskiden oyumuzu kullanır, akşam 9 olmasını iple çeker, sabahın ilk ışıklarına kadar takip ederdik.
Şu anda ise, Ak Parti'nin zaten kazanacağı kesin olan bir seçim için oy kullanıyoruz. Akşam bir şekilde 9 oluyor ve tak! Kafadan %50 küsürle başlıyor. 10 gibi kesinleşiyor zaten. Bir seçim keyfimiz vardı onu da aldılar elimizden ak.
istenmeyen durumlarda halkın yanlış bilgilendirilmesinin, galeyana getirilmesinin, terör propagandasının önüne geçilmek için yapılan, tedavi üstü bir önlem. kangrenli hastanın kolunu kesmek gibi.
ama benim değineceğim konu şu ki, bu sitelerin kullanıma kapandığı bir kaç gün içinde, bu siteler milyonlarca dolar para kaybettiler. kapitalizmin para için her şeyi yapabileceğini hepimiz biliyoruz. bütün bu olayları kapitalizmin ta kendisinin yaptığını da biliyoruz. bu tarz olaylarda bunların para kaynaklarını kesersek, artık bizi kendileri koruma yoluna gitmezler mi? vaktim olmadığı için konunun derinine inemiyorum. ne kadar anlatabildim onu da bilmiyorum.
7 yıldır sigara kullanan bir insan olarak fark ettiğim döngüdür. Bu 7 yıllık süreçte, sigaraya 6 defa zam getirildi. Örneğin, Muratti 5.5 lirayken 6,5 lira olduğunda, hepimiz galeyana gelmiştik. Artık sigara içemeyeceğimizden, tütüne geçme gerekliliğinden konuşuyorduk hep. Aradan 10 gün geçti ve biz alıştık. Artık sigara 6.5 liraydı bizim için. Aradan yıllar geçti, 9 lira olan ve bizim yine rahatça aldığımız muratti, 10 lira oluverdi. Bazı espriler bile yapıldı, artık para üstü derdi yok, ver 10 lirayı al sigaranı diye.
Şu anda ise, 11 lira oldu. Ve artık biz konuşmayı, isyan etmeyi, hatta dalga geçmeyi bile unuttuk. önceden, "sadece zenginlerin kanser olabileceği bir dünya yarattılar" diye espriler yapan bizler, önceden 10 gün olan kanıksama süremizi saatlere indirgedik. Bir paket muratti, bizim için artık 11 lira.
Evet biliyorum, hiçbir ülke sigaradan kar edemez. Sigaradan alınan vergiler, sigara yüzünden yapılan sağlık harcamalarının 1/4'i bile değil. Fakat, sigaraya her gün bir fitre bedeli vermek, insanları sigara almaktan alıkoymuyor! Memleketin %48'ini oluşturan tiryakileri çok daha ağır bir strese ve bunalıma sürüklüyor.
En azından, yerli sigaralar -tabi hala varsa- bu vergilendirmenin dışında tutulmalıdır. Dünyanın en büyük tütün üreticilerinden biri konumundayken, yabancı sigaralara milyarlarca dolar ödemezsek şayet, sağlık harcamalarımız için gereken finansmanı da bir nevi sağlamış olmaz mıyız?
Google üzerinden "pelin çift" araması yapıldığında, cansu canan özgen'in fotoğrafının çıkması olayıdır. bu şekilde bir süredir ekranlarda olan gündem ötesi ve öteki gündem programlarının arasındaki yarışı kimin kazandığı da ortaya çıkmış oldu.
insanları sigara dumanıyla rahatsız etmek istemeyen, zaten sıkış tepiş alanlarda azalan temiz havayı yok etmemek için maksimum çaba gösteren insandır. en asil duygunun insanıdır.
tabi ki bunun metrobüs durağında 100 kişinin arasında sigara içip, hatta son dumanı aracın içine soluyan modelleri de vardır ki evlerden ırak. ramazanda yapanları saymıyorum bile.