Adamin saclari beyazlamis ya la? Sabri bile yaslandi amk. Keske yaslanmayi da beceremeseydin be adam. Uzulucek bisey yok ama ne biliym onu oyle aklar icinde gorunce bi tuhaf oldum. Seviyorum ben bu adami, kim ne derse desin.
galatasaray, fenerbahçe'yle oynadığı süper kupa finalinde bu kadar zorlanmamıştı. evet, galatasaray zorlandı ve bunu gören fenerliler seviniyor. sevinmeyin, üzülün. bizi zorlayan sizi ne yapmaz.
Bugunku besiktas macinda webo'yla sagladigi uyum, fener macindaki selcuk-umut ikilisini hatirlatti bana. Ibb'yi seviyorum, umarim bu sene daha basarili olurlar.
şahsi fikrim, eğer gelişi amrabat'ın yedek kalmasına neden olucaksa gelmesin. fatih hoca amrabat yerine hamit'i kessin kadrodan daha iyi. o adamın yedek kulübesinde çürümesine gönlüm razı gelmez.
bu tarz adamların hayatla ilgili tek derdi "aman benimkileri sikmesinler"dir. karılarını kızlarını mumyalar gibi sarmalarının tek amacı da budur. sorsan allah, kitap bi sürü kendine göre sebep sıralar ama zihniyetini bu tarz konuşmalarıyla çoktan belli etmiştir bile.
blog yazmak süreklilik ister, ilgi ister. bende bunu bi türlü beceremedim. belki 6-7 blog sayfası açtım ama hepsi google'ın tozlu sayfalarında yok oldu gitti. bu gece bitane daha açtım, son olur umarım ; http://karsinintaxisi.blogspot.com/
sunay akın tarzı sonunda göt eden yazılarına tavım. fakat yine de kendisini hiç sevmem. gündelikçi kadınları aşağıladığı yazısından beri takip etmiyorum. çok da gerekli değil zaten.
babamdaki aşırı siyaset merakının %40'ını galatasaray ağırlıklı futbol muhabbetine dönüştürmek isterdim. bi insanın babasıyla futboldan konuşamaması ne demektir bilir misiniz ey sözlük?
üzülüyorum sana. kimin için askerlik yapıcaksın? vatan için mi? sattılar. bayrak için mi? o artık sadece bi simge. halk için mi? onlar da birbirini en küçük farklılıklarından dışlamak için fırsat kolluyo. dış politika amerikanın, iç politika pkk'nın elinde oyuncak olmuş, böyle oyuncak gibi oynuyolar. allah yardımcın olsun. nolur bi yolunu bul ölmemenin. yaşamak bu ülkede çok ucuz ama ölenler de daha yıkanmadan unutuluyo.
nasıl olduysa olmuş sözlük, hasan kaçan'lı efsane bölümü kaçırmışım. efsane bir bölümmüş. çok özlemişim diziyi. öyle özlemişim ki gülmekten boynumun damarları çatladı. ama finalinde de yine boğazımda bişey düğümlendi iyi mi? bu bölümde kamil abi mecnun'a öyle bir ayar veriyor ki, tarihe not düşülmeli kesinlikle. aynen şöyle;
"ben hep böyle yedektim zaten mecnun biliyosun. ama hep böyle içimde bir ümit vardı yani. ne zaman böyle bir maç başlasa ben o yedek kulübesinin içinde "belki beni de maça alırlar mı acaba?" diye böyle bekledim durdum. yani hep böyle o sevinçle, o istekle bekledim. gerçi artık o beklentilerim de kalmadı ya. ahh.. iyi mi oldu kötü mü oldu bilmiyorum ama en azından içim rahat. ya ben son dakikaya kadar elimdeki şansları değerlendirme çalıştım mecnun. ben elimden geleni yaptım mecnun, bütün fırsatları değerlendirmeye çalıştım. yani senin gibi böyle sahilde oturup çiğdem çitlemedim anlayacağın."
