ömrümde hamburgerciye gidip hamburger yemiş değilim. emperyalizmin ve kapitalizmin bu tip mabetlerine girmem, girenleri de sevmem. ama şunu biliyorum, o dayak işi BK'in o bölgede işletme hakkı verdiği işletmecinin, daha doğrusu o dükkanın bir personelinin işgüzarlığıdır.
aynı durum sıradan bir esnaf lokantasında da yaşanabilir. isterseniz bi sokak çocuğunu esnaf lokantasına gönderin ve bakın ne oluyor. çocuğun ağzını burnunu kırmazlarsa yanıma gelin.
BK'i sevmem ama bu ona haksızlık yapıldığını söylememe engel değildir.
gerçi firma "tasvip etmiyoruz" vb açıklamalar yayınlayacak ama onlara desen ki, madem öyle samimiyseniz her gün 100 sokak çocuğunu doyurun, buna da yanaşmaz hipneler.
türkiye'nin her yerinde elektrik dağıtım işi özelleştirilebilmişken güneydoğuda yapılamadı bu iş. sebep de belli tabi. dağıtıcı zarar edeceği belli olan yere girer mi? girmez.
sonra baktılar olacak gibi değil, bölgenin dağıtım işini yandaş işadamı tivnikliye verdiler.
muhtemelen ona verirken de bir takım vaatlerde bulundu devlet.
şimdi bu hadise o vaatlerden cesaret alınarak yapılmış bir davranıştır kanımca.
gelelim tanıma: hakkı ve adaleti savunan bireylerce desteklenmesi gereken kampanyadır.
herkes kullandığı elektriğin parasını ödeyecek. ister seve seve ister sevile sevile.
paralel evrendeki zatın oturduğu yerden "tahşiyeciler çıkabilir" vb laflarla çaktığı ve operasyon başlattığı işaret fişeğinin gerçek evrende cumhurbaşkanı tarafından çakılmış hali.
kendileri evrenimizde ara ara işaret fişekleri çakmakta, hükümet düğmeye basmakta, polisi savcısı hemen gereğini yapmaktadır.
dolayısıyla yakın zamanda paralel yapı için önce faili meçhul soruşturması, sonrasında da sınav soruşturması dolayısıyla gözaltılar vb patlayacak.
cennete gitmek için peygamberin idrarını içtiği iddia edilen sahabe hikayeleriyle müslümanların beynini uyuşturan hocalar aslında başkalarının islamdan uzaklaşmasına sebep oluyorlar da farkında değiller.
bu haliyle adama niye ateist oldun diye sorsalar haklılık payı bile olabilir belki.
oysa kuran öyle değildir. kalp gözünü açma çabasıyla, rabbinden kendisine gönderilmiş bir mesaj gibi okunan kuran mutlaka insanın içinde kendine yer bulur.
gazeteci adem özköse cennete otostop adlı kitabında ileri yaşlarında islamı seçen insanlarla yaptığı ropörtajlarda ortak bir kanıya varıyor. bu insanların tamamı islam dinini kuranla tanıştıktan sonra seçtiklerini söylüyorlar.
günümüz müslümanlarının bir gayrimüslimi cezbedecek bir yaşantısı olmadığı aşikardır, bunun reddedilecek bir yanı yok.
işte uydurulmuş din budur. şeytan her daim insanlara musallat olur, hocalara da alimlere de. onlar da hata yapabilirler.
hedefe atılan okun çıkış noktasında küçük bir sapma okun hedefin çooook uzağına düşmesine sebep olabilir.
işte islam aleminin bügünkü hali budur. aman canım bişey olmaz diye vaktiyle dinden ufak ufak sapmalar bugün gerçek dinin yerine yaşanan bir uydurulmuş din getirmiştir.
neyse ki kuran bozulmamış haliyle ortadadır ve bizi ona çağıran alimler mevcuttur.
verilen bir kamyon paradan sonra bir minik parça yenilince aşerme hadisesinin geçtiğini gören erkeğin sinir krizi geçirmesi olasıdır. o sebepten o karpuzu kabuklarına kadar yer erkek, ne de olsa o kadar para vermiştir.
adamın 31 çekerken tanım girerse ne hallere uğrayacağını gösteren denk gelmedir.
mübarek işini bitir de öyle yaz bari, ama olmaz ki, boşalınca beyin duruyor. bir müddet aptallaşıyorsun. tanım manım giremezsin o anda. heyecan da bitiyor zaten.
mensubu olmayanların, öyle veya böyle, prensiplerine tahammül edemediği dindir.
her ne gerekçesi varsa o gerekçeler o dine mensup olanları ilgilendirir. adam kabul etmiş ve dinin mensubu olmuş. kabul etmiyorsanız bırakın artık o varmış bu varmış, size ne? islamın herhangi bir prensibini sorguladığınız kadar başka bir hayat biçimini sorguluyor musunuz?
hayır elbette.
işte bu sizin iyi bir müslüman adayı olduğunuzu aman şeytanın sizi çok fena kıstırdığını gösteriyor, bunu da düşünün.
evde kullandığım ttnet paketinin bitmesine bir ay kala durumu öğrenip beni defalarca arayan şirket.
her seferinde bana superonline internet + digiturk hd'yi bilmem kaç paraya kakalamaya çalıştı.
kadına "evde hd yayın izleyecek tv yok, ben tüplü takılıyorum" diyince "noolcak ki alırsınız, tv almak kolay, taksitle veriyorlar" falan gibi cevaplar vermişti.