gecenin tarifini yap bana gecenin
zifirisini say bakalım kaç adım gerek yalanlardan
sen yoksan, ben yoksam
herkes bir yerlerde yoksa bir başına
ve uyuyanlar yalnızsa nefes aralığında
say bakalım ne çıkacak
kaç adam kalmış sabaha
ayrılıktan daha acı bir hüznü var taşınmanın. eşeledikçe hatırası olan şeyler çıkıyor evden. ben tam bir eskiciyim belki de, hiçbir şeyi atmamışım. herkes böyle mi müthiş bir merak kapladı. biraraya gelmiş eşyaların hüznü olur mu? oluyor işte. bir de sanki şu gereksiz biblolar paketlenince, sehpanın boynu bükük kalıyor. fazla mı duygusalım, tedirgin oldum şimdi. yok taşınmaktan başka bir şey var bende...
hava çok soğuk penguen
üşürüm ben mecburen
erkekler hep soğuk
hava gibi bakışları donuk
bir mont ver elden
bıkmayayım hiç renginden
hem o beni sevmez şimdiden
gel desem ne der bileeeeeeeeeeeeeeemem
...
çok yaklaştım nil'e. şarkılarımın üstünde biraz daha çalışmaz saçmalarsam çizgisini yakalayacağım.
herkes olabilirim. alt komşun olabilirim mesela. hiç gitmediğin bir şehrin hiç bilmediğin bir sokağına bakıyordur belki şu an pencerem. herkes olabilirim. yarın sabah saçma sapan bir saatte, saçma sapan bir durakta birlikte otobüs bekliyor olabiliriz.
ve sen, herkes olabilirsin. alt komşum mesela. hiç duymadığım şarkılar dinleyen ve hiç aklımdan geçirmediğim renkli rüyaları olan bir meczubsun belki. belki yarın sabah karşıdan karşıya geçerken birbirimize rastlarız. belki süzeriz göz ucuyla. belki takılırız bir halimize, eve gelir bir başlık açarız.
böyle şeyler işte.
herkes olabiliriz.
egonun tavan yapmasıdır. it gibi sana ihtiyacı vardır, yapamamıştır başkalarıyla. gelir... bir bok sanırsın kendini o sana dön diye kıvranırken. şişirilmiş özgüveninle dönersin. sonra sen başlarsın kıvranmaya. gelen, gitmenin arsızı olmuştur çoktan. unuttuğun şey en önemli şey aslında. zor olan dönmek değil, gitmektir. giden, senden bir kez vazgeçmiştir.
kötü yönleri:
1-dünyadaki her şeyi yemek istiyorum.
2-hayatımdaki boşluğu hala o kadar büyük ki ya obez ya da alkolik olmak üzreyim. belki de her ikiside.
3-geçen gün bir fırt çektim ve 3 aydır içmememe rağmen boğazımı bile yakmadı. şimdi bir paket alsam şimdi başlarım. çok lanet.
iyi yönleri:
1-hep güzel kokuyorum. evim de öyle...
2-bu soğukta sigara içmek için kapalı alanlardan sokağa çıkmak zorunda değilim.
3-param bitmiyor lan! ne masraflıymış şimdi anlıyorum.
ama en vazgeçilmezi şu: sigarayı bıraktığımdan beri dünyada vazgeçemeyeceğim başka bir şey olduğunu sanmıyorum. çok özgürüm. kendime güveniyorum. istanbul'dan katılıyorum. bırakmaya çalışan arkadaşlara da başarılar diliyorum.
onun ironisi yeter bence. komik olmasın varsın, çoğu komedyenden daha cesaretlidir. muhafeletini özgürce yapar. kimse gülmüyor mu? gülmesin. bu adamlardan daha çok olsa keşke!
an itibarıyla nefesimi tutup izlediğim program. kalbim... allahım sen neler yarattın. hemen bundan istiyorum bir tane, sarın paketleyin gönderin bana. hilmi misin cem misin. ne olursan ol gel.*
anlayamadığım bir iticilik var yahu şu serdi'de. fazla kilolarından mıdır, en başta serkanla sidik yarıştırmasından mıdır bilemedim. ama favorim serkan. tek geçerim.*
editbox: eksiler, eksiler... hep yanlış tarafı tuttum şu hayatta. kamuoyundan farklı. mesela muhteşem yüzyılda da hürrem'i savundum ben hep zaten.
ayyy 14 dakikadır haber yok. televizyon falan mı izliyor acaba. yoksa duşa mı girdi? eyvah, ya yemek yiyorsa!? tabi, insanın aklına kötü kötü şeyler geliyor.