Geçen sene iTÜ'de TM-1 puan türünde ve 40 kişilik kontenjanla öğrenci alan Ekonomi Bölümü açıldı. 100 yılı aşkın süredir istanbul Teknik Üniversitesi iktisat eğitimleri veriyordu. iktisat temelleri köklü olduğu için uzun süredir kurulması planlanan Ekonomi Bölümü 2013-2014 döneminde ilk öğrencilerini aldı. Yeni açılan bir bölüm olduğu için gerekli tanıtım yapılamamıştı. Bu sene de geçmiş dönemde bizim yaşadığımız sıkıntılı durumlar yaşanmasın diye iTÜ Ekonomi Kulübü olarak kendi bölümümüze özel tanıtım günleri düzenlemeye karar verdik. 9-12 Temmuz arasında iTÜnün Ayazağa kampüsünde düzenlediği, Süleyman Demirel Kültür Merkezinde gerçekleşecek olan tercih günlerinde diğer bölümlerle beraber iTÜ Ekonomi'nin de standı olacak ve bölümün akademisyenleri ve araştırma görevlileri sorularınızı yanıtlamak için orada bulunacak. Ayrıca daha ayrıntılı ve öğrencilerin kendisinden de bilgi isteyeceklere Ekonomi Kulübü çatısı altında 10-13 Temmuz arasında Maçka yerleşkesi, işletme Fakültesinde bölümün lisans ve hazırlık öğrencileri olarak Ekonomi Bölümü'ne özel bir tanıtım günü hazırladık. Bu süreçte 11 Temmuz Cuma günü saat 14:00'da bölüm başkanımız Prof. Dr. Fuat Erdalın bölüm tanıtımıyla ilgili sunumu, devamında da Doç. Dr. Sencer Ecer ve Y. Doç. Dr. Resul Aydemir'in kendi uzmanlık alanlarında sunumları olacak. Gelecek arkadaşlara da elimizden geldiğince birebir şekilde Maçka kampüsümüzü gezdirerek sorularını yanıtlamak istiyoruz.
Artik su trt'nin belirleme olayi kalkmalidir. Masa basindaki 3-5 abimiz ile bi kac aranjman amcanin kurgusu olmaktan cikmalidir bence. Bi yarisma duzenlensin katilacak olanlar kamuoyuna sunulsun sunulmadan oncede bi uzman heyetin onunden gecsinler birakin sarkiyi da, sarkiciyi da halk belirlesin.
Evet efenim maalesef ki var olan bi durumdur. Buna ayni zamanda gotunun kalkmasida denilebilir.
Once fenerbahce istedi 5 milyon bonservis istedi eskisehir ile anlasildi ama alper alex'in aldigi para kadar hatta daha yuksek bi mebla istedi. Transfer iptal oldu.
Simdi sezon sonu oldu trabzonspor istedi bi kontak yaptilar fiyati fazla diyip geri cekildiler. Amina koyim sen anadolu takiminda oyuncusun direk barcelonaya mi transfer olacagini savunuyorsun demeden gecemeyecegim sozluk ahali.
Aslinda marka giyinmek ayiplanacak bi sey degildir. Aksine guzel insani hos eden bi seydir. Yanliz burada marka marka diye boktan bi seye para bayiliyorsan o iste bi is vardir. Onemli olan marka mali pazar fiyatina alabilmektir. Bu noktada markafoni gibi sitelere, outlet centre'lara buyuk is dusmektedir.
Bu olayi zevk icin yaparken bi yerden sonra seni kesmez ve isi abartirsin sitelerden premium bulursun ve bi yerden sonra o zevk kaybolur ve masturbasyon sana bi zorunluluk, bi ihtiyac, rutin bi olay haline gelir. Aslinda bu zamanlar bu illeti tam birakacak zamandir. Hazir zevk vermiyorken birakin gitsin kardesim.
Aslinda cogu sozluk yazarinin istedigi, egosunu bu sekilde cok saglam derece tatmin edecegi ama elalem ne der kotu bi sey de yazmasinlar diyerek yapamadigi bir olaydir.
Turkiyenin jeopolitik konumunu cok iyi bir bicimde kullanacagi bi yarisma olurdu. Bir yandan suriye,irak gibi ortadogu, bir yanda asya'daki turki cumhuriyetler ve kore gibi dost devletler. Avrupa'da Almanya'yi ve nedenini veremedigim her yil bize 12 puan veren ingiltere ile yarismanin favorisi olur.
The head and the heart indie folk-pop yapan seattle çıkışlı bir gruptur.
the head and the heart ilk stüdyo albümünü 19 nisan 2011 tarihinde Sub-Pop Records ile çıkarmıştır.
How I met your mother'ın son sezonunda ve Chuck dizisinin finalinde kullanılan (bkz: Rivers and Roads) şarkısı ile dillere pelesenk olmuştur.
Bünyesinde 3 mükemmel vokalist bulunduruyordur.
Çocukluğumda hep merak etmişimdir bu tansiyon aletlerini. Küçükken hastaneye gittiğimde hemşire ablaya söylüyordum ölçüyordu. Aletin kolunu sıkması; içinin bi hoş olması beni çok mutlu ediyordu. Sonra teknoloji ilerledi dijitalleri çıktı. Ortaokul çağlarındaydım kullanmak istiyordum fakat annemin ''Çocukların Tansiyonu olmaz.'' yalanı yüzünden hiç kullanamıyordum.
Üstünden çok zaman geçti bu korkunç yalanın iç yüzünü öğrendiğimde tüm dünyam yıkılmıştı. Hepsi tansiyon aletinin pilinin bitmemesi içinmiş. inanamıyorum 2 Kalem pil içinmiydi bu yalan. Hala ebeveynlerimin bu pis yalanla beni kandırdığını düşününce içim içimi yiyor.
2001 ---- 2011
IMF'ye borç: 25,6 Milyar dolar ---- 5,5 Milyar dolar
ihracat: 25 Milyar dolar ---- 114 Milyar dolar
Merkez bankası rezervi: 22 milyar dolar ---- 83 Milyar dolar
Sağlığa Ayrılan Bütçe: 2,9 Milyar TL ---- 14 Milyar TL
Yıllık Ekonomi: 9,4 Küçüldü ---- 8,9 Büyüdü
Enflasyon: %68 ---- % 4,8 (Nereden Nerelere )
Kişi başına düşen milli gelir: 3 Bin Dolar ---- 10 bin dolar
Toplam bölünmüş yol: 6100 km ---- 19700 km
Öğrenci Bursları: 45 Tl ---- 240 Tl
Eğitime Ayrılan Bütçe: 7.5 Milyar Tl ---- 34 Milyar Tl
Üniversite Sayısı: 76 -- 162 adet
Üniversite bütçeleri: 2,5 Milyar Tl ---- 11,5 Milyar Tl
En düşük memur maaşı: 392 Tl ---- 1460 Tl
Spor tesisleri için arttırılan kaynak: 62 Milyon Tl ---- 390 Milyon Tl
Kültür Merkezleri sayısı: 42 Adet ---- 98 Adet
Bu Dönemde
248 Bin Kişi öğretmen ataması yapıldı
386 Bin Kişi kamuya atandı
Eskiden ekmekler karneyle satılırmış, tüp için mahallede sıralar beklenirmiş. Elinizi vicdanınıza koyun ülke gelişmedi mi? Tamam iktidarın eksiklikleri vardır elbet, eleştirilecek politikaları vardır elbet ama eğer derseniz yok ülkeyi batırdılar, yok ekonomi battı o zaman külliyen yalan söylemiş olursunuz.
öncelikle şeriat'ın tam anlamıyla ne olduğunu öğrenmeliler.
Şeriat sözlükte "insanı bir ırmağa, su içilecek bir kaynağa ulaştıran yol" anlamına gelir ayrıca Dinimizdeki terimsel anlamı ise "ilâhî emir ve yasaklar toplamı", "Kutsal kitabımız Kur'an'ın âyetleri, Peygamberimiz olan Hz.Muhammed(sallallahualeyhivesellem)'in söz ve fiilleri (sünnet/hadis) ve islâm bilginlerinin görüş birliği içinde bulundukları hususlara dayanan ilâhî kanun"dur.
Buraya kadar anladık ki;şeriat,Allah'ın insanların hayatlarını düzene ve nizama sokmaları için gönderdiği kanunların tümüdür.
Şimdi şeriat'a o kadar laf eden demokrasiyle tamamen çelişiyor diyen , şeriat gelirse yaşanmaz bu ülkede diyen arkadaşlara soruyorum. Allah'ın hukuku sizce tam bir demokrasi demek değil midir? Haşa siz allah'tan daha mı iyi biliyorsunuz demokrasiyi.
Çoğumuz için şeriat kelimesi, kesilen eller, taşlanan zaniler ve baskı altına alınan kadınlar gibi korkunç şeyleri çağrıştırıyor.Ama hemen ardından ekliyordu:Oysaki, islam hukuku, tarihinin büyük bölümünde, aslında dünya üzerinde var olan en liberal ve hümanistik hukuk ilkelerini sunmuştur
(Harvard Üniversitesi`nden genç hukuk profesörü Noah Feldman)
birde bizim eski yarsav başkanı eminağaoğlunun söylediklerine bakın.
''Şeriat sistemi tabiatı gereği diğer düşüncelere, inançlara ve âdetlere müsamahasızdır. Aynen italya 'daki faşizm ve Almanya 'daki nazizm gibi''
Fakat nitelikli eleman ihtiyaci vardir. Insan isi ayagina beklemeyecek isiyle ilgili dalda kendini gelistirecek kurslara katilacak evde amele givi oturmayacak gazete sayfalarinda ilanlara bakip durmayacak isin ayagina gidecek .
Tam bir kasardir hatta tescilli bir abazadir. Alacagi erkek saysini ancak uzun ve zor bir denklemle bulunur. Gozleri ve kaslari ayri oynar hele bi erkek buna bakmamaya calisirsa kendini gostermek icin yapmadigi sey kalmaz.
gerçektende arada bir bakıyorum insanlara kendimi biraz soyutluyorum hayal alemine dalıyorum falan bi bakmışım filmin içindeyim. En yakın psikolog nerde acaba?