öğrenci evlerinde sıkça rastlanabilecek bir durum, hele biraz "üşengeç" arkadaşlara sahipseniz gayet normal karşılanabilir. ama bunun tek şartı var en azından halıyı kirletmemek için biraz kağıt parçası ya da gazete bulmak önemlidir, yok sofra var derseniz bu lükse kaçabilir.
cine-5 ekranlarında izleyebileceğimiz, eski türk filmlerini ele alan belgesel tadında bir programdır. bugün ilk kez izledim ve çok hoşuma gitti, ne kadar ayrıntıyı atladığımı farkettim. öyle siyah-beyaz türk yapımı filmler gösterdi ki "bu da mı varmış" dedirtti.
çukurova'da son 1 aydır hasatı yapılan ve sona eren tahılır. başlarda fiyat olarak çiftçinin yüzünü güldürse de son zamanlarda tüccarların kurnazlıklarıyla yağmur bahane edilerek üreticinin serbest piyasa dişlileri arasında ezilmesine neden olmuştur. yağmurun buğdayın kalitesini düşürdüğü de ayrı bir gerçek ama bundan büyük rantlar sağlamak da düşündürücü.
ankara-ceyhan seferini gündüz yaptığımdan uzun uzun izlediğim bir çorak gölümüz. uzun süre bakınca baş ağrısı yapıyor. ayrıca arkadaşımın babası "balık yer misiniz" diye sormuş ve bizim sazanlar "olur baba" diye cevap verdiği bir anektodu da aktarmadan edemeyeceğim tuz gölü için.
evimde bir poster var, 2002'de dünya 3. olduğumuz. oradaki futbolcular gözümün önüne geldi de bir alpay bir de yıldıray vardı cimbomlu olmayan, gerçekten kemikti anlayacağınız.