"sizi benden başka s.ken oldu mu?" sorusunun da sorulmasını istediğimiz yeni bir insanı maymun eden yarışma! madem her şeylerini söylüyorlar bu soruya da cevap verilmesi icap eder di mi? yaşasın benjamin resimli yeşillikler!...
büyük ihtimalle bu senedir. zira şubat 29 çekmekte ve atıl bir yıldır. yani işe yaramayan bir yıl. e malum günümüz dünyasında iyi olmaz bir işe yaramıyor o zaman bu iyileri anca bu sene tanırız. kalanlar da kötüdür işte.
yeni bir başlangıçtır. her ilişki gibi bu da bitmiştir ve yeni heyecanlar arama ihtiyacı hissedilene kadar insanı buruk bir hale sokar, ara ara üzer ama gelip geçer hepsi.
sadece cm/fm gıbı oyunlarda kral golcudur reel hayatta hıc bırzaman leblebı gıbı gol atamayan buyuk olcude oyun edıtorlerının menejerlıgını yaptıgı sıradan bı futbolcu...
Gercek goth'lar bati roma imparatorlugunun dusmesinde buyuk rol oynayan bir cermen(alman) kabilesi idi. roma'nin dususunden ve avrupa'nin hristiyanlasmasindan sonra kimi topluluklarda goth ismi asagilayici, barbarligi ve kultursuzlugu ima eder sekilde kullanilmaya baslandi. ronesans doneminde ortacag mimarisi gecmisi de kapsayarak gothic mimari olarak adlandirildi ve donemin modern cizgisi olan klasik mimariye kiyasla demode sayildi.
1700'lu yillarin sonlarina dogru ortacag nostaljisi doneminde birlesik krallikta (uk, temel olarak ingiltere) insanlar ortacag gothic yikintilarina karsi fevkalade ilgi gosterdiler. bu ilgi genellikle ortacag romantizmi, roma katolik dini ve dogaustulukle harmanlanmis bir haldeydi. birlesik krallik'ta horace walpole'un izindeki gothic dirilis mimarisi meraklilari zaman zaman goth lakabi ile anilmaya baslandi. bu, modern donemde goth isminin ilk ilimli kullanimiydi.
modern donemde gothic deyisinden cagristirilanlar daha cok horace walpole'un buldugu gotik roman tarzi ve 1764 yilinda basilan romani otranto satosu ile alakalidir. bu noktadan sonra gothic deyisi korkutucu, hastalikli, karanlik ve dogaustu bir mana kazandi. roman, mezarliklar, yikinti kaleler veya kiliseler, hayaletler, vampirler, kabuslar, lanetlenmis aileler, diri diri gomulmeler ve melodramik yapisi ile ileri donem korku edebiyatinin ve sinemasinin ikonografisini belirlemis oldu. bir diger dikkate sayan element ise temel olarak byronik tarzdaki yasantisi ile gothic kotu-adamdir. en meshur gothic kotu-adam, bram stroker'in bir romaninda dogup sonralari korku filmleri ile unlenen vampir dracula'dir.
korku filmlerinin guclu betimlemeleri alman disavurumcu sinemasi ile 1920'lerde basladi, 1930'larda universal studios'un filmlerine yansidiktan sonra 1960'li yillara dogru plan 9 from outerspace gibi bayagi filmlerde kullanildi. 1960'larda bu betimlemeler the addams family ve the munsters gibi dizilerle komedi turunde kullanildi.
post-punk manzarasinin karanlik, atmosferik muzigi ve modasi bu acidan bakildiginda acikca gothic'ti. gothic deyisinin bir sifat olarak bu muzigi ve takipcilerini tanimlar sekilde kullanilmasi gunumuzdeki goth terimini dogurdu.
ınsanları sömüren ılıklerıne kadar kurutan elını kaptırdımı herseyını ısteyen devlet desteklı yerı geldıgı zaman devlet gosteklı ınsanların coplerındekı paraları ve degerlı evrakları fazla odeme vaadi ile kandıran kendılerını halkdan uyanık sanan kurulus.
1 sene once denedım yazıldıgı cızıldıgı gıbı yada yutube da gosterıldıgı gıbı bı kafa yapmıyan sadece ınsanların kulaktan kulaga efsanesı olan bır ıckı tek marıfetı gectıgı butun yolları yakması ugrasmasıda cabası....
cecenlerın olan toprakları ruslar ısgal etmıs ve adamlar delıkanlı gıbı topraklarını almak ıcın mucadele verıyor turkıyede bu olay senın dedıgın kısılerın olmayan toprakları cahil ınsanları kandırarak ellerıne sılah verıp bu topraklar bızım dıyerek ortaya sazan gıbı cıkması arasındakı olay bu bırı hakkı olan toprakları gerı alma mucadelesı bırının ıse kendı olmayan toprakları serefsızce benım dıe ve utanmadanda ozgurluk mucadesı dıe atlandırdıgı olay
1917 yılının Temmuz ayında A.B.D.'nin St. Louis şehrinde meydana gelen bir halk hareketidir.
2 Temmuz 1917'de o güne kadar beyazların çalıştığı fabrikalara siyahların alınmaya başlamasıyla işlerini kaybedeceğine inanan beyazlar büyük bir isyan çıkardılar.
Olaylar sırasında, aralarında olaylarla alakası bile olmayanların da bulunduğu 6.000 siyah dövülerek, bıçaklanarak, asılarak bir daha dönmemek üzere evlerinden sürülmüş, 40 siyah, 8 beyaz katledilmiştir.
Ünlü siyahi Amerikalı caz ustası Miles Davis demiştir ki:
Aynı yıl siyahlar Birinci Dünya Savaşı'nda Amerikan Ordusu'nda, Amerika'nın demokrasiyi savunabilmesi için dövüşüyorlardı. Beyazlar bir yandan bizi savaşa yollayıp onlar için ölmemizi isterken, diğer yandan bizi burda bir sinek gibi öldürdüler... *