yıllardır binlerce şehit verdiğimi terör olaylarının esas sorumlusunun, bebek katilinin insan hakları adı altında idam edilememesi durumudur. işin en acı yanı ise o orospuçocuğunu asmamıza izin vermeyen dış güçlerin kendi ülkelerinde çatır çatır idam cezasını uygulamasıdır. madem devlet asamıyor bu şerefsizi bari serbest bıraksın da biz asalım. o haini öldürüp müebbet hapis cezasına razı olacak kendim dahil bir sürü insan tanıyorum.
Şırnak'ın Uludere ilçesi Kuzey Irak'tan giren terörist grupla çıkan çatışmada şehit olan bir yıllık evli ve 1,5 yıllık Uzman Çavuş Mehmet Tez'in babasının, oğlunun şehit olmadan bir kaç gün önceki telefon görüşmesinde babasına söylediği sözlerdir. acaba onlardan daha hainleri içimizde olabilir mi dedirten bir durum.
yaz okulu ücretlerinin belirlenmesinde sonra alttan kalan 26 dersin tl karşılığındaki değerinin hesaplanması sonrası bunalıma giren gençtir. 2 senede alttan 26 ders bırakmak her baba yiğidin harcı değildir.
facebook'ta gezinirken denk geldiğim amatör bir şarkıcının söylediği parça. genelde böyle videolardan hoşlanmama rağmen beni çok etkileyen bir parça.
(bkz: aslı türk)
başlığın orjinali 'doğu türkistana yardım göndermek için stratejik noktada mı olması lazım' olacaktı ama karakter sınırından dolayı özet bir başlığı uygun gördüm. yakın tarihte osmanlı devletine baş kaldırmış olan filistine yardım etmek için kendini parçalayanlara, osmanlıya karşı ayaklanmalarını temsilen hazırlanan filistin bayrağını pencerelerinden, arabalarından, profillerinden indirmeyenlere bakıyorum da -özellikle onlara bakıyorum- doğu türkistanda ölenler, işkence görenler hakkında ne fikirleri var ne bilgileri var ne de öğrenme istekleri var. acaba filistin'i gerçekten acıdığınız için mi sevdiniz şu günlerde yoksa moda olduğu için mi. madem o kadar duyarlısınız neden göremiyorum hiçbir yerde doğu türkistan bayrağını... hem de üstünde şanlı türk bayrağının ay ve yıldızını bulunduran bu asil bayrağı... yazıklar olsun böyle duyarlılığa yazıklar olsun. osmanlıdan hiçbir kötülük görmemesine rağmen dış mihrapların etkisiyle bize ayaklanan filistine de yazıklar olsun, osmanlı hoşgörüsünü reddedip ingiliz mandasını tercih eden araplara da yazıklar olsun.
yıllardır bir çok ülkede yapılan dünya kupasında gördüğümüz onlarca tribün şovlarından sonra afrikalıların müzik aletinden çıkan o aptal sesle şov yaptıklarını zannetmeleri olayıdır.
(bkz: vuvuzela mı her ne boksa)
daha önce de pek çok alanda örneklerini gördüğümüz olaydır. skandal deniz baykal'ın 'gururlu' istifasıyla unutturulup yakın zamandaki kongrede deniz baykal'ın sözde 'ısrarlara' dayanamayarak aday olup kahramanca omuzlarda taşınarak tekrar genel başkan seçilmesi ihtimalidir. fazla mı fantezidir? neden olmasın?
ticari işletme hukuku adlı dersin sınav sorularına konu olan talihsiz bebektir. çıkmış sorudur efendim buyrunuz: doğmadan 5 ay önce babasını doğum sırasında annesini kaybeden talihsiz k'ya mahkeme vasiy olarak dedesini tayin etmiştir. babasından kalan fabrika için m müdür olarak atanmış keza annesinden kalan hisseler için f yönetim kurulu başkanı tayin edilmiştir. tacir kimdir?
(bkz: emrah koooş ananı s**iyolar.)
(bkz: allahım dedesini bu çocuğa bağışla)
dakikalar önce şahit olduğum olaydır. a takımı diye tanınan sivil polislerin partka el ele oturan sevgililere arabalarından inme zahmetinde bile bulunmadan herkesin içinde arkadaşlar karşılıklı oturun diye bağırması olayıdır. bunun sebebi parkın akp li milletvekillerinin çoğulukla ikamet ettikleri yerde olması mıdır bilinmez ama geri kafalılığın doruk noktasıdır. elele oturan gençleri kötü görmek tamamen kendi kötü niyetlerinin göstergesidir. sözde haramda gözleri yoktur ama harama bakmaya o kadar alışmışlardır ki herkesi kendileri gibi kötü niyetli zannetmektedirler.
Kanuni Sultan süleyman ölümünden sonra bir elinin tabutun dışında bırakılmasını vasiyet etmiştir. Soranlara ise cevabı şöyledir: Halkım görsün ki sultan süleyman bile bu dünyadan eli boş gitmiştir.