Sosyal medyada iktidar aleyhine bir laf söylemişseniz sizi topla tankla tüfekle evinizden, ayağınızı yere değdirmeden alırlar ama senelerdir kaçak işletilen maden ocağından haberleri yok.
Basının bilip bilmeden manipülatif haberler yaparak insanların aklını bulandırmaması için getirilen tedbirdir. 2018 yılı itibariyle muhalif, ‘olayın gerçek nedeni ne olabilir acaba’ diye sonran herhangi bir gazeteci kalmadığı için, böyle yanlış haberlerin yapılamayacağı bilindiği için gereksiz olan bir yasaktır.
Olay yerine ambulanstan önce yayın yasağı geliyor, acaba ne saklanıyor sorularının beyinleri kurcaladığı durumdur.
ölü sayısıdır. millet olarak bir olay sonrası ölü sayısının kaç olduğunu, ne arttığını, ne kadar artacağını toto loto oynar gibi tahmin ediyoruz. basının bizi alıştırdığı, bizim de sürekli devam ettirdiğimiz ‘acaba ölü sayısı kaç oldu?’ kültürümüz, bok kokusuna aşina olduğu için ortamdaki bok kokusunun farkında olamama durumuna benziyor.
insanların kolektif olarak tepki göstermesi, yetkililerin bir şeyler yapması (yada çalışması) hep yüksek istatistikli ölümlerden sonra olmuştur.
2 asker şehit olmuşsa bu sadece 30 saniyelik bir haberdir. Ama 33 şehit olmuşsa herkese bir anda ayaklanma geliyor köpürüyor. Her gün 1 şehit 33 ayrı günde olsa kimsenin gıkı çıkmaz. Tıpkı somada ölen 301 madencinin gündemde kalması ve geçtiğimiz günlerde göçük altında kalarak hayatını kaybeden 2 madencinin haberlerde adam akıllı bile yer bulamaması gibi...
Siz siz olun toplu bir olayda ölmeyin çünkü sadece bir istatistiksiniz. Adınız sanınız kim olduğunuz kaç çocuğunuzun olduğu dünyada ne gibi bir değerinizin olduğunun hiç bir önemi yok. Sadece 1 sayısısınız, o 1’ler fazlaysa o zaman belki bir değer addederler size.
yeteneği olmayıp kimin yetenekli kimin yeteneksiz olduğuna karar veren,
ülkesine milletine yeryüzüne zerre kadar bir fikir sunmayıp mütefekkir edasıyla her yerde fikir belirten,
akil insan heyetine girecekken direkten dönen,
bir ağaç kesildiğinde bile "bu ağacın atmosfere şu etkisinden dolayı kesilmesine üzüldüm" diyeceği fakat,
yokluğunda türkiye'nin zerre kadar bir eksiklik çekmeyeceği o kişi hülya avşar (https://galeri.uludagsozluk.com/r/533841/+) ahmet kaya'yı magazin gazetecileri gecesinde yaptığının yanlış olduğunu, söylemiş.
Açık bir dil ile ahmet kaya'yı eleştiren tek kişi oldu.
akademisyen, sosyolog, psilokog siyasetçi değil, yetenek avcısı bir insan eleştirmiş. garip bir ülkeyiz vesselam.
eylül 13 olmasina ragmen 12. kata kadar cikmayi basarip utanmadan sikilmadan insani sokmasina anlam verememektir. bi bitin artik bi olun artik sinegin intikamindaki adam gibi tepeden tirnaga carsafa sarilip yatiyorum. bir kovuyorsun iki uc.... arsiz arsiz yine vınnnnnnn diye kulaginin dibinden geciyor ya, allahim ya benim canimi al yada onunkini diyesim geliyor.
pazarlama stratejisi hangi mantık beyin akıl ile izah edilemeyeceği aşikar olan içecek markası.
hangi akla hizmet öyle bir ismin konulduğu merak konusudur.
günümüz, modern, herkesin kendini içinde bulacağı şeyler yapma eğilimi gösterirken, 60 yaşında bir teyzenin reklam yüzü olarak kullanılarak bir de saçma sapan marka adı konulması çileden çıkarmıyor değil beni.
"didi" nedir ya???
elalemin markaları ice tea, fuse tea, redbull, burn. bizim ki de "didi" neden? tiyzemiz öyle istemiş. didiymiş yok hamsu buğulama.
ahmet kaya'nın şarkısında dediği gibi 'bu ne yaman çelişki anne' sözlerini akıllara getiren durumdur.
her fırsatta bankalara, atm'lere saldıran sosyalist - komünist gruplar faiz lobisinin desteklerine karşı zerre kadar ses çıkarmaması ironik bir durumdur. düşmanımın düşmanı dostum!
darbe türk milleti özellikle de ulusalcılar için sigara, esrar, uyuşturucu gibi kötü bir alışkanlıktır. belirli dönemlerde yapılmasa, uyuşturucu krizi geçiren insan gibi sağa sola saldırır. gerektiğinde ezeli düşmanlarına 'kardeş' diyebilmektedir. bu kötü alışkanlığa yakalanan beyaz türkler, son gücünü sözüm ona ağaç meselesi yüzünden kullanmış fakat hiç bir sonuç alamayınca şehit haberlerine bile sevinir olmuş, pkk kanallarına canlı bağlantı yapmış, komşusu mısır'ın darbesine sevinir olmuştur.
100 yıllık bile olmayan türkiye tarihinde yapılan bütün darbelere şakşakçılık yapan,
demokrasiden dem vurup demokrasiyle uzaktan yakından alakası olmayan darbelere sevinen, 'allah belanızı versin' denilesi güruh.
10 yıldır kan içemeyen vampir misali hasta yatağında bile komşusu mısır'daki kan içicilere alkış tutan gırtlağı sökülesi 'insancık'lar.
bir zamanlar uluslar arenada yanağı okşanan başbakanlarımız vardı şimdi ise indir o elini diyen başkanlarımız var.
kambur olan borçlarımız sıfırlanıyor, köprüler havalimanları yapılıp refah seviyeleri artıyor.
birileri de hala yerinde duruyor. siz daha çok yerinizde durursunuz
bir ülke, sizi kendinden aşağı gören bir ülkenin seviyesine ne kadar yaklaşırsa birileri gelir düğmeye basar ağaç yüzünden isyan çıkarmaya çalışır. sonra birileri de gelir sizi özgürleştirir. tıpkı ırakta olduğu gibi.
ülkenin neden karış(tırıldı)ğının en güzel örneğidir.
o zamanlar başı örtülü diye yaşlı nineyi küstahça yerinden kaldıran paşalara sesi çıkmayanlar, bu gün ağacın kesilmesine dünyayı yıkması samimiyetsizliğin ağababasıdır.
muhtemelen okuma yazmayı öğrendikten hemen sonra polis olan kişidir.
basın kartını göster deyip görmesine rağmen sessizce işini yapan kadın gazeteciyi tehtid eden kişidir.
lise mezunu 10 bin polis kadrosuna 1200 üniversiteli polis kadrosu açarsan böyle olur.
gerçi eğitim cahilliği giderir eşeklik baki kalır atasözünü her ne kadar söylemeden geçemesekte istisnalar kaideyiz bozmaz.
+ kemal niye gelmediniz olum çok güzel geçti.
- niye lan ne oldu?
+ abi bi gaz yemişiz bi gaz yemişiz sorma. bi kaçıyoz falan polis su sıkıyo muhteşemdi ya.
- ....
ne köy kahvesinde ne de dost meclisinde siyasetten bahsetmemesi gereken kişidir.
yatıp kalkıp demokrasiden dem vurup ondan sonra demokratik olanı sırf kendi görüşü paralelinde olmadığı için hakaret eden tedavi görmesi gereken zihniyettir.
tüh 6 zayıf olmasaydı mahkeme kararıyla hükümet düşecekti.
3 tane 2, 2 tane 1'im olmasaydı muhalefet iktidar olacaktı.
napalım başka bahara. hangi bahar? arrrrap baharı.
mhp için türk
bdp için kürt
sabahat akkiraz için alevi odur.
maalesef bu kişi ve kurumlardan o objeyi alırsanız hiç bir şeyi kalmayacaktır.
mhp lafa yüce türk diye girer, bdp kürtlerin hak ve hukukları diye devam eder, sabahat akkirazdan da alevi alevilik alevizm'den başka bir şey duyamazsınız. çünkü başka söyleyecek bir şeyleri yoktur.
spiker belediye başkanına soru soruyor, başkan da bu sorunun anlamsız olduğunu söyleyerek tartışıyor.
herkese karşı güleç yüzlü başkan kamera arkasında olduğunu sanıp canlı yayında olduğunu unuttu. ve olduğunu maalesef insanlara gösterdi.
bunca zamandır çıkıp 'dağlar bana geri verin gaaardaaşııım' şarkı sözlerinden başka bir şey söyleyemeyip, alevi olduğundan mütevellit yine alakasız bir şekilde konuyu alevilere ve (mesele tahrik etmek ve insanları galeyana getirmek olunca) 'çapulcu' yazılı tişörtle kendisini komik durumu düşürmüştür.