bağış erten'in bu kitapla ilgili yazısı da gayet güzel.
spor ahlakının yerlere vurduğu böyle bir dönemde gayet manidar mesajlar veren bir futbol çizgi romanı. sanırım saha içi insanların hayatını konu edinen ilk çizgi roman türkiye'de, daha önce taraftar bakışlı şeyler görmüştüm bir iki.
şimdiye dek okuduklarımdan çok farklı bir çizgi romsn. futbolu ve türkiye'yi güzel özetliyor, bazı ikiyüzlülükleri çat çat ortaya döküyor. sert bir dili var, buram buram sokak kokuyor.
araplar da insan olduğu için onlara insani kriterlerle değer vermek değilse yaptığı, sadece şekli bir özenme ve yalakalık düzeyinde ilgi gösteriyor ise (ki galiba öyle yapıyo bu bahsedilen kişi her kimse) ben onun taaaaaa...
eğer ki türk sinemasının ve türk çizgi romanının genel standartlarından bahsediyorsak, içindeki sahneler "ilginç" falan değil düpedüz "çok sert" olan kitap.
son derece takdir etmeye başladığım futbol insanı.
oynattığı futbol falan değil mesele, işini ciddiye alan ve saygınlığından, mukavelesinden taviz vermeyen duruşu.
bugüne kadar böyle "şu takımın çocuuu" "bu takımın çocuuu" laflarıyla "çocuk" seviyesine indirgenerek işbaşı yaptırılan teknik adamlar hep mukavele şartlarından geri adım atmıştı, profesyonelce davranmayarak kendilerine saygı duyulmasını kendi elleriyle engellemişlerdi.
ama işte samet aybaba bunu yapmadı, doğrusunu yaptı, hakkını çatır çatır alacak.
iki senelik mukavelem var diye iki senelik program yapan adamı ilk sene sonunda şutlamak istersen, tazminatını ödeyeceksin arkadaş!
"yerli" diye, işine son verildiğinde tazminat almamasını bekleyenler, "yabancı" teknik direktörleri "adam", yerlileri ise "çocuk" sayıyor belli ki ve o yüzden kendilerinin darı ambarındaki aç tavuk gibi hayalini görecekleri miktarda parayı bu "çocuk" teknik adamların "üstü kalsın" diye kulübe bırakmalarını bekliyorlar.
ne bırakacak! anlaşma iki taraflıdır, kulüp yönetimi "iki sene bizlesin" dediği adama yamuk yaparsa bedelini öder, bu kadar basit. ispanyol teknik adamların parası kuruş kuruş ödenirken sırf türk diye bir teknik adamın parasını almamasını beklemek nasıl mantıktır, ne yaman çifte standarttır.
helal diyorum aybaba! bu takıma kattığın ve katmadığın şeyler oldu ama, son hamlende şu yavşakça ve sahte ve profesyonellikten uzak "beşiktaş çocuuuu" sakızını milletin ağzına tıkıp gittin ya, işte bu tavrınla benden tam puan aldın.
büyüksün, ders verici nitelikte tavır koydun çünkü.
son yıllarda çıkan en iddialı ve sağlam türk çizgi romanı olacağını tahmin ettiğim, facebook sayfasıyla insanın aklına acayip fikirler sokan, yaz başlarında çıkacağı söylenen kitap.