nasrettin hoca özentisi bir durumdur. arı maya bir gün diğer arılardan uzakta bir bal peteğinde şu cümleyi kullanmış olabilir. ya tutarsa?
bu ara mayalar çok meşhur insanın aklına hep maya geliyor.
kimine göre çok kötü bir duygudur. işkolik kişilere göre ise hayatın yeniden başlaması anlamını taşır. ama şu bir gerçektir ki güzel bir haftasonu ardından pazartesi iş, okul gibi kurumlara adapte olmak çok zordur.
endonezya'da 2003 yılında kurulan bir dönercidir. 10 yılda 1200 civarında şube açmayı başarmış bir şirkettir. şu an filipinler, malezya da dahil olmak üzere 3 ülke de faaliyet göstermektedir. sahibinin türk dönerini bu ülkelere tanıtması güzeldir fakat bunu bir türk ün yapmamış olması hayret vericidir. şu an dünyanın en büyük dönerci zinciri konumundadır. hendy setiono bu firmanın sahibidir. http://www.babarafi.com/
hayatımda gittiğim en mükemmel, en leziz, en farklı cafedir. geniş menüsü sizi kendinizden geçirebilir. bana küfretmeyin arkadaş adamlar yapmış. http://mymagnum.co.id/mcafe
bir türlü karar veremediğim bir durumdur. ingilizce olarak sick desem hasta oluyorum ama türkçede bu sik diye okunuyor ve farklı anlama bürünüyor. en iyisi biz bildiğimiz yoldan gidelim.
eğer öğrenci evinde yaşıyorsanız yapabileceğiniz bir davranıştır. hele ki evde sadece yarım saat gibi bir işiniz varsa ayakkabılarla evde gezebilirsiniz, gayet normaldir.
sosyete köpekleri gibi olan hayvanlardır. ne kadar medeni olabilir ki hayvandır sonuçta. kokoşların besledikleri o bol tüylü fino köpekler örnek gösterilebilir. diğer köpeklerden farkları havlamada bile fark edilir. ne güzel demiş şair, medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar diye.
lezzetli ve ucuz bir aktivitedir. ama ördeğin onların kullandığı dilde yazılışı ve okunuşu bebektir. türkçe anlamını düşünmeden yemeniz gerekir. babama endonezyada bebek yedim dediğimde ne olacağını çok merak etmekteyim.
insanı sinirlendiren bir olaydır. o tatlı yaratığı sevmek için kafesin içine elini sokarsın parmağını uzatırsın ve o kaçar, senin de hevesin kaçar bu sefer sevmek yerine kaçtığı yerlere elini götürüp daha da kaçmasını izleyerek hıncını alırsın. o da yetmez bağırırsın. (bkz: ben öyle yapıyorum ve içimde kaldı yazdım.)