En çok yapmayı istediğim meslek doktorluk. Anabilim dalı olarak da psikiyatri. Uzmanlık alanım obsesyon ile mücadele olurdu. Ah biraz fiziğim, matematiğim ve kimyam olaydı tıp garantiydi.
23 yıllık hayatım boyunca hep normal bir insanım ya sadece korkularım var diyordum ama 2022 yılında geçirdiğim kaza sonrası artık korkularımın sahte olduğu sadece ve sadece anlamsız obsesyonlarım olduğu ve durduramadığımı fark ettim. Gittim kavga ettiğim lavuğu sürekli taciz ettim sosyal medya üzerinden ailesini rahatsız ettim mahkemelik oluyordum az daha sonrasında jeton düştü tek rahatsızlığımın ''takıntı'' yani obsesyon olduğumu fark ettim. Ruh hastası mıyım değil miyim siz karar verin ahali.
Şayet örnek olarak sunacak olursak ben mesela 2 buçuk sene önce dini obsesyonlara kapıldım mesela ''ya şeytan aklımı okursa mutlu yaşarsam daha önce dövdüğüm çocukla beni karşılaştırırsa o beni döverse kendimi ya savunamazsam'' gibi korku, mutluluk engelleyici obsesyonlara kapıldım sonra çocuğu dövmeye gittim ama sıkıntı oldu dayağı yiyince sonrasında ''ya onu tekrar döversem ama hayattan keyif alamazsam, hayat değişirse, hayat tuhaf gelirse, garip gelirse, düşüncelerim anlamsızlaşırsa gibi obsesyonlarım başladı. Ama kompülsiyon obsesyona karşı onları rahatlatmak amacıyla girişilen eylemlerdir.
Zamanında en çok dövdüğüm 2005 doğumlu Murat adlı piçten ölesiye nefret ediyorum. Sıkıntı şu ayar olduğum mevzu o lavuk bana yeterince bir şey yapmadı hep ben ona sataştım iki buçuk senedir. Onu görürsem ya sinirlenemezsem kendimi savunamazsam diye çekiniyorum. Bu lavuk Dumlupınar üniversitesini kazanmış öğrendiğime göre ama umarım karşılaşmayız Bursa sınırları içerisinde benim bam telim atarsa gözüm hiçbir şey görmez fitnessci falan demem dalarım. Göt lalesi..
6 kez dövdüğüm ancak sonrasında dayak yediğim lavuk şuan da fitnessci bir makine. Kavga özgüven getirdiği gibi özgüven yitirdiği de su götürmez bir gerçek. Dövdüğünüz biri zaman geçtikten sonra güçlenip sizi feci şekilde dövebilir. Hayat zaten bir kavgadan ibaret..