Bir şeylerin farkında olan. Toplumda ve ya yönetimde vs. bir şeyleri değiştirmek isteyen insanlardır.
Ne varsa bizim topluluğumuzda var dedirten iyi insanlar.
Giderek daha da yobazlaşan ve kabalaşan insanlar. Herkesin kendisini mükemmel ve üstün sanması. Pardon, özür dilerim, benim hatam gibi kavramları unutmamız. Daha da beterleri bütün bunlardan yakınıp da aynı naneleri yemeye devam edenler.
Gothic edebiyatın üstadı. Şiirlerden nefret etmeme rağmen onun şiirlerini severek tekrar tekrar okurum. Favorim Annabel Lee'dir. Şiirin başından sonuna kadar sanki kız arkadaşının yüzünü okşarken söylenen sözler gibi gelir ta ki son kıtayı okuyup sahildeki mezar taşına konuştuğunu anlayana kadar.
Edgar Allan Poe gerek hikayelerinde gerekse de şiirlerinde korku ve aşk öğesini birarada en belirgin bir şekilde gösteren yazardır bence. Özellikle de Kuyu ve Sarkaç adlı hikayesinde engizisyon tarafından cezalandırılan bir adamın ölümle burun buruna geldiği anlarda ve yaşama tutunmaya çalışırken ki üslubu insana kalp krizi geçirtir.
Kendi halkına bile bakmayı beceremeyen bir devletin yaptığı saçmalık. Daha da saçması hala bu insanların ülkeye girişine izin veriliyor olması.
150 bin nüfusu bulunan Çanakkale Merkez ilçeye 10bin suriyeli yerleştirilecekmiş. Her gün aynı insanları gördüğümüz de düşünülürse artık yaşanılmayacak bir yer haline gelmeye başlayabilir.
Korna çalan, bağıran, apartman boşlunda yükses sesle konuşan, bir şeyleri dikte ettirmeye çalışan, başkasının sırtından geçinmeye çalışan, kendi sırtandan geçinilmesine izin veren, başkasının hakkını yiyen, kendi hakkını yediren, sıraya kaynak yapan, sırasına kaynak yapılıp da ses çıkarmayan...
Liste uzayıp gider böyle. Kısacası toplumu ve topluluğu yaratanlar.
Zamanında rüyalarımı kontrol edebilmek için az kendimi parçalamamıştım. Yaklaşık 3 ay boyunca rüyalarımı not ettim ve uyumadan önce de telkinde bulundum. Telkin kısmı çok sıkıcı geliyordu ama nihayetinde rüyalarımı kontrol etmeye başladım. Benim asıl ilgimi çeken kısmı bilinç altımla oynamak. Yani rüyanın bir yerini manipüle edip bilinç altımın geri kalan ya da oluşan boşluğu nasıl tamamlayacağını görmek hoşuma gidiyor. Biraz da kendimi tanımama yardımcı oluyor diyebilirim heralde.
Konser sebebi ile 1 hafta katlanmak zorunda kaldığım iğrenç yer. Her gidişimde daha da fazla nefret ettirmeyi beceriyor kendisinden. Gerek şehirdeki türk oranın azalması gerek azalan türklerin de insanlıktan uzaklaşmasıyla beni çileden çıkarıyor.
Kendi burcum diye söylemiyorum ama bütün burçlar arasında en beğendim burçtur. Diğer burçlar gibi genelde saçma triplerimiz yoktur. Genelde kendimize düşkün oluruz.