CHP'nin türbanı ben çözerim diye yola çıkıp, Cumhuriyet resepsiyonuna türban yüzünden katılmaması abuk bir davranıştır.
TSK'nın komutanlarının, kararların oybirliği ile alındığı "Kırmızı Kitap"ta irticanın tehlike olmaktan çıkmasına onay verip, ardından Cumhuriyet resepsiyonunu aynı gerekçe ile boykot etmeleri de sabuk bir harekettir.
Adana'da komutanların türbanlı bir hanımefendi geldi diye resepsiyonu terk etmeleri ise abuk-sabukluktan çıkıp insani nezaketin zorlandığı bir eyleme dönüşmüştür.
Cüneyt ÜLSEVER'in 3 kasım 2010 tarihli yazısından alınmıştır.
edit: imla.
gidişinin üzerinden henüz bi hafta geçti. alışırsın diyordu herkes; tek giden o olmayacak hayatından. duymak bir kenara dinlemiyordum bile. elin, kolun, parmak uçların geliyordu aklıma. bakışlarını söylemiyorum bile.
hani bir nedeni olsa gidişinin, unuturdum elbette alışırdım da. ama bilirsin kendime güvenim yoktur benim. hemen korkar çabucak da ağlarım. saçlarımı hergün aynı şekilde tararım. hiç yenilemem kendimi, her sabah aynı cümleleri kurararım. bu yüzden miydi bilmem her duyduğuma "dostlar sağolsun" diyişim. yoksa, aynı cümleleri kurmamdan mı ileri geliyordu gidişini de böyle kolay kabullenişim.
bir nedeni yoktu dedim ya, vardır kendine göre bir nedenin; ama hangi neden yeni açan bir çiçeği taşıyamayan dal gibi sallandırabilirdi seni o kokmuş, pis ipin ucunda. anlayamadım.
ve kabullensem de ben gidişini hiç unutamadım yaz kokan ellerini. şimdi duy diye söylemiyorum ama inan çok özlüyorum seni.
diyecek söz bulmamadığım olaydır. insanların inançları bir kaç kelime ile değişecek kadar zayıf olmamalı. yaptıkları şeyi asla tasvip etmiyorum ama bir kaç imza ile bazı şeylerin ne kadar çabuk değişebileceğini gösteren bi olaydır bu da.
"asla yapmam" denilen şeylerin bir müddet sonra büyük çoğunlukla yapılması durumudur.
şu yaşıma geldim istisnasız her defa için geçerlidir bu. denilebilir ki asla deme o zaman. diyoruz abicim, ister istemez çıkıyor ağızdan.
kendi hesabı olduğu halde sevgilisine izin vermeyen insan profilini anlatan durumdur.
kendi adıma güvenle de ilintili olduğunu düşünmekteyımdir. ha kendisine mi, karşısındakine mi tartışılır ?
gün itibari ile sözlükte adına başlık açılmadığı için üzülmüş olan Süleyman Demirel Üniversitesi'nde doçentlik yapan hocamızdır. ayrıca dersine giren 100 kişiden 80 ini bırakması ile de meşhurdur. ne yazık ki artık Türkiye-AB ilişkileri dersimize gelmektedir.***
tanım: bütün gün sözlüğe boş boş bakmak ancak açaçak başlık bulunamadığı için en sonunda "bütün gün sözlüğe boş boş bakıp başlık açamamak" adında başlik açma durumudur.
