ne oldu bilmiyorum. veya neden oldu. ama bilmek istiyorum. neden bilmiyorum, ama içimden gelmedi konuşmak. ama seni görünce anladım seni hala sevdiğimi. yaşadıklarımızı hatırladıkça üzülüyorum. konuşamıyorum senle. yüzüne bakamıyorum bakmaya ihtiyacım olduğu halde. doğum gününü kutlayamıyorum. senle zaman geçiremiyorum. ama inan özlüyorum. belki başkasına yazdığını üstüme alındım. ama eskisi gibiyse, yazdıkların banaysa, senden hiç nefret etmedim, edemedim. eskiden olduğu gibi...
kimseye böyle edebiyat yapmadım bir ilksin değerini bil. tıkanmam iyi olmadı tabi ama tıkandığım yere kadar bir şaheser yarattım sanki. sen istiyosan sana her gün yazarım. zaten sen ne istersen ben yaparım. ama her yazacağımın kısa bir özeti var ki yazdıklarımın hepsinden daha önemli: ben seni çoooook seviyorum ve her gün ölesiye özlüyorum. seni kaybedersem ne olacağını düşünemiyorum bile. beni bırakma ve beni unutma. hem de hiç. seni çok seviyorum...
tamam, çok konuşmuyorum. belki dilim tutulduğundan, belki söylemek istediklerimi kelimelerle ifade edemediğimden. ama susarak daha çok şey anlatabilirim sana. daha önemli şeyler. sen söylemeden de anlarsın mesela seni sevdiğimi. korktuğumu da anlarsın kaybetmekten. devamı yarın şimdi tıkandım :D.
mutluluğun en büyüğünü bana sen yaşattın her ne kadar inanmasan da. eğer sen de beni sevmeseydin napardım bilmiyorum. iyi ki hayatıma girmişsin. şartlar olgunlaştığında her şey daha güzel olacak (söz daha güzeliz baharda :D). bu arada her zaman söylediğim şeye iki kelime ekliyorum: Ben seni daha çok SEViYORUM.