gol mü? ben ortada gol falan göremedim, abartmayın. muslera ve gol...cık cık cık hiç olmayacak şeyler bunlar.
sadece volkan babacan ve çok sevdikleri, uğruna geberdikleri başkanları hapisteyken "etik ve ahlak" tan bahseden eziklere takılmış ufak bir kapak diyelim ve geçelim fazla abartmaya gerek yok.
götüyle top tutan kaleciye ve bununla övünen taraftara, sikiyle gol atarak cevap verecek kadar büyük;
her yediği golden sonra taşak geçen kaleciye, sanaldan değil gerçekte taşak geçtiği kaleci ile gol attırarak cevap verecek kadar asil bir ahlak anlayışıdır. laf ile değil icraat ile göt edendir.
penaltı olunca selçuk atar, hettirik yapar diye içimden geçirdim. taraftar "muslera" diye bağırsa da fatih terim izin vermez diye düşünmüştüm ama topa doğru koşunca değişik oldum, ikilemde kaldım. sözlüğü açana kadar da ikilemdeydim. daha sonra yazılanları, volkan'ın yaptıklarını okuyunca, muslera'nın attığı gol popescu'nun attığı penaltıdan farksız oldu benim için, o kadar değerli yani.
herif resmen muslera'yı çağırmış "gel beni kepaze et" diye.
güneş buluta girdiği anda kesilen (mehtap buluta girdğinde de kesildiği görülmüştür), günün en olmadık en internete ihtiyacınız olduğu saatte kazı çalışması veya bir genel arıza düzeltimi yapmaya çalışan, aradığında karşında muhattap bulamadığın, genel arızanın 10 saat süreceğini söyleyen bir makineye güvenip umutlandığın fakat 2 gündür arızanın devam ettiğini anlayınca çıldırdığın, yurdumun boktan bir internet servis sağlayıcısı.
fatura tarihi geldiğinde pişkin pişkin mesaj yollamayı biliyorsunuz. Genel arıza olduğu zamanlarda çalışma yapacaksanız mesaj atsanıza. Ama yok siz o kadar kapasitede insanlar değilsiniz ki bunu düşünesiniz. Anca aldığınız paraları hesaplar saydıktan sonra da göbeğinizi kaşır oturursunuz.
Yine dexter damarımı kabarttınız. Karşınıza abonelerin resimlerini koyup masaya yatırmak istiyorum, bir gram pişman olup üzülürsem namert olayım.
Emrullah Erdinç ve Özkan Tamirak adlı adliye muhabirlerinin yazdığı, 2010 kasım ayında başlayıp, 2011 temmuzdaki şike operasyonuna kadar olan olayların anlatıldığı kitap.
inanılmaz vasat bir film.
Birkaç arkadaşın tavsiyesi üzerine gittim. Tavsiye dediysem "off çok pis koptuk" gibi ifadeler kullandılar. Bende merak ettim girdim. Ata Demirer in göbek atma sahnesi dışında güldüğümü hatırlamıyorum. işin garibi, arkamda oturanlar neredeyse filmin tamamında güldüler.
yüzüğün fiyatının ilişki için bir ehemmmiyeti varsa, ilişkinin acilen bir daha gözden geçirilmesi gerekir. Çünkü insanın aşık iken (gözü kör iken) göremeyeceği şeyler vardır. Bu tür olaylar sizin karşı tarafa bakış açınızı değiştirmenize olanak tanır. Sadece karşıdan değil, bazen 30, bazen 90 derecelik açılarla bakmakta fayda vardır. Bugün görülemeyen ufak şeyler yarın ciddi sorunlara sebebiyet verebilir.
"bir kadın göğüs çatalını neden açar" sorusunu akla getiren yolcudur.
Bu çatala bakma olayını sadece otobüste değil her mekanda görmek mümkündür. Ferrari den inen adam da karşısında güzel bir degaje gördüğü zaman bakar. (bkz: iki kere iki dort) Bu olay yaş, statü gibi zırvalıklarla alakalı da değildir.
Olaya bir de şu açıdan bakmak lazım. Kadın, kendini çekici gösterebilmek için böyle bir yola başvurmuştur. Bu gün gibi aşikardır - Yoksa insan neden göğüs çatalını umuma açar? - Olayın vahameti, bakan kişi ile alakalı olarak değişiklik gösterir.
galatasaray'ın içinde bulunduğu durumu hazmedemeyip, salyalarını akıtarak kötü etiket yapıştırma peşinde koşan rakip takım taraftarının götünden uydurduğu, hatta kendinin de inanmadığı ifade.
bir de bu nefretlerini "kürtlerin çoğunluğu galatasaraylı" şeklinde kusmazlar mı, tam acınacak bir durum. arkadaşım senin beynine oksijen gidiyor mu? diye sorarlar adama.
Öncelikle, bu otçul yaşamı benimsemiş arkadaşlara şöyle bir sorum olacak; kürtlerin hepsi galatasarayı desteklese ne olur? Bundan nasıl bir menfaat sağlarsın kendine? ne düşünüpte sevinirsin? Ayrıca bu destekleme olayının renkten kaynaklandığını düşünüyorsan, ilk önce takımının armasını koy önüne, ondan sonra içindeki renkleri bir kağıda yaz. bakalım hangi renkler ile karşılaşacaksın. senin o papazın çayırında, gururla salladığın fenerbahçe armasında, sözde kürdistan bayrağının renkleri olduğunu biliyor musun?
Olay içerisinde çocukların geçmesi biraz düşündürür ama yine de can'dır.
Emniyet güçlerinin bu konuyu bir kere daha düşüneceklerini umuyorum, bu olaydan sonra. Nereye kadar dayanırsın ki arkadaş. Onlar sana molotof atacak sen biber gazı atacaksın, göz yaşartıcı atacaksın. Artık adamlar bunlara bağışıklık kazanmış. Öyle olmasa bile bağlıyorlar ağızlarına iki bez parçası, attığın göz yaşartıcı bombayı sana geri fırlatıyorlar.
Mesela benden bir tavsiye; adamları kışkırtmak için kullandığın suyun içine insan vücunda etki yapacak birşey koy. Ne bileyim bu bir isot olur*, kara biber olur, bit olur, kimyasal olur. Yani vücuda temas edince 1 hafta kaşıntısı geçmesin, kaşıntıdan gebersin mesela.
Daha fazla uzatmak istemiyorum çünkü dexter damarım kabarmaya başladı, çok kötü şeyler yazacağım yoksa.
forma almasamda alışveriş yapmışlığım vardır. Fakat ürünü poşete koymaya çalışan mağaza görevlisi ile şöyle bir diyaloğa girmişliğimde vardır;
-poşete koymayın ben çantama atarım onu.
+....(ürünü poşete koyar ve uzatır.)
-poşete koymayın demiştim. ben taşımam o poşeti. al.
+neden?
-çünkü elhamdülillah galatasaraylıyım alla alla.
Metro daha yeni yeni faaliyete girmişti. 525 üniversitenin içine ring seferlerini durdurmuştu. evka taraflarında oturan öğrenci arkadaşların, otobüs seferleri durduğu için bornovaya inememelerinden dolayı dersler iptal olmuştu. güzel günlerdi.
eğer öğrenciyseniz ve yurtta kalıyorsanız, üstüne kar çok yağıyor ve tuttuysa, akşam 4-5 gibi montunuzu giyinin arkadşlarınızı toplayın ve üniversitenin içindeki yoldan küçük parka yürüyüp bir cafede çay için. benden.
" ulan nereye saldırsam nereye saldırsam. zaten sinir oluyorum şu galatasaray'ın şikede adının geçmemesine. zaten takımlarıda iyi gidiyor bu aralar. hah!!! dur buldum... başkanları dün tv ye çıkmıştı, ona giydireyim biraz"
dediği ve ardından sözlüğe girip açtığı saçma sapan bir başlık.
ayarsız sevgilidir. acilen " lan sen beni damızlık inek mi zannediyorsun da durmadan sağmaya çalışıyorsun. 900 lirayı çocuk esirgemeye versem 2 tane çocuk okuturum. siktir git ne halin varsa gör. al mektuplarını ver mektuplarımı " deyip ayar verilemsi gerekir. yoksa bu hatun, er kişiyi ve toplumu böyle sömürmeye devam edecektir.
Muhtemelen galatasaray'ın eski başkanlarından veya bu ayarda bir seviyede kulübe hizmet vermiş olan bir yöneticidir.
Çünkü herhangi bir normal yurdum taraftarı, gözle görülür bir delil olmadan böyle bir laf ederse, kendi takım taraftarları dışında kimse onu s*klemez. Nereden bilecek taraftar şike yapıldığını, olayın içinde kendi mi vardı sanki. Parayı kendi mi götürüp teslim etti, hayır. O yüzden hangi takım taraftarı bu cümleyi kurarsa yanlış olur.
Şimdi fenerbahçe için söylenilenler artık deliller, konuşmalar ile desteklendiğinden mesnetsiz değildir. Ama gelin görünki Galatasaray için söylenilenler hayalcilikten öte gidemeyen iddalardır. Yok 8-0 yok Malatya yok ibb. eeee ne olmuş. 10 kişi otursan istediğin takım hakkında geçmiş maçlarına, skorlarına, olaylara, futbolculara bakarak onlarca idda atarsın ortaya. Ama elle tutulur birşey olmadığı sürece havada kalır uçar gider, kimsede sizi sallamaz. O yüzden mesnetsiz sallamamınızı tavsiye ediyorum.
Ne yalan söyleyeyim fenerin puan kaybetmesini can-ı gönülden isteyerek oturdum tv nin karşısına. Gel gör ki sahada inanılmaz bir Caner vardı. Manisa defansını hallaç pamuğuna çevirdi. Her ne kadar ciddi ataklar yapsalarda ilk yarı manisa'dan ümidimi kestim. Arada fb tv yi açıp istatistiklere baktım, ohoooo fener uçmuş. Ve sonunda fener istediğini aldı.
Uzatmayı bence tartışmaya gerek yok. herşey nizami diye düşünüyorum.