Bence artık kimse kimseye güvenemiyor. Ya yalan söylüyorsa, ya evlenince değişirse, ya aslında bir manyaksa ve ben goremiyorsam ki ben en cok bundan korkuyorum. Evlilik tam bir kumar. Ya olacak yada olmayacak. Bilemiyorum ağrısız başımızi ağritmaya gerek var mi.
Gercekten hayret edilesi durumdur. Duruyordu işte ole orda kimseye zarari olmadan mis gibi. Ne oldu ne battı ne yaşadınız ne kurdunuz. Başka bir ülke daha var mi acaba tarihi eserlerini bole yok eden.
Eğer yanında mutluysaniz çok önemli olmayan mevzudur. Çünkü olabilir. Her insanın başına gelebilir. Kimseyi boşanmış boşanmamis diye otekelestirmemek gerekir. Su aralar cok yakinlarimda bir kız arkadaşım ikinci evliliğini hiç evlenmemiş biriyle yapıyor. Sekiz ay süren talihsiz bir evlilikmis. Ve herkes kızı arayıp kim nerden buldun daha önce evlenmiş mi gibi sorular soruyor. Kiz da diyor ki kötü günümde hic biri aramadı simdi herkes arayip laf ariyor. Benim mutlu olmaya hakkim yok mu diyor. O kadar haklıs ki. Sirf evlenip boşanmış diye zamanında kiza kendinden yirmi yaş büyük insanlar bulmuslar. Sanki kusurluymus gibi. insanlar o kadar kotu ki hayret ediyorum. Kimse kınadığını yasamadan ölmezmis.
Uzun zamandır yaptırmayı düşündüğüm ama bir türlü ne olacağına karar veremedigim olaydi. Bu tasarımı görünce evet dedim doğdu güneşim. Anlamı fazlaca derin. Bende derin bir insanim zaten ehehe.
Dun ki garip first dateminden sonra kendi adıma kaliteli vakit geçirip oyun salonunu hafızamdan silmeye çalışıyorum. Burasıda konur 1 sokakta coho diye bir kahveci. Sokağın kalabalığına ragmen hep cok sakin. Ankaradaki yazarlara tavsiyemdir.
Bir kadın psikolog. Mesleğini doğru yapiyordur yapmiyordur bilemiyorum. Tuzlu, dilek defteri, cinsel çapalama yöntemleri ile eşlerini sevgililerini birbirine felan bağlıyor. Cinsel çapalama yaptım hergun istiyor. iste dilek defterine yazdim evlenme teklifi etti garip geri donutler aliyor. Dogrudur yanlistir bilemem. Ama bu kadina gelen sorular en az yöntemler kadar ilginç. Bir girin okuyun allasen. Okuyunca Allah'ım ne kadar sağlıklı iliskilerim olmus diyorsunuz. insanlar neler yaşıyor boyle.
Toplanin size first date nedir nasıl yapılmaz anlatayım.
Bir hafta önce evli arkadaşlarımız aracılığıyla tam birbrinize goreseniz tanismalisiniz diye tanistirildigim beyfendiyle bir haftadir ufak ufak mesajlasiyordum. Dun iste ilk bulusmamizi gerceklestirdik.
Oncesinde bulusma saatini bir saat geri cekip bir saat gec geldi. Hadi dedim olabilir. sonra bana bildigin yere otur geliyorum deyip geldiginde neden buraya oturdun suraya gitseydin dedi. Lan solesene o zaman oraya gec diye. Neyse dedim hadi neyse. Sonrasinda yemek yerken en manasiz konusmalari yapip bana kalkalim mi bile demeden hesap istedi. Mekani sevmemis. Bla bla. Sinemaya gitmeyi teklif etti ne alaka ilk bulusmada? Sonra sinemaya iki saat vardi ve beni tutup oyun salonuna götürdü evet oyun salonu. Seneler sonra tekken bes oynadim arkadaslar. Tekken bes. Onda da ezdim orasi ayri. Sinemada bok gibiydi orasida ayri. Sonra oyun salonuyla ilgili vakit gecti iste. Napcaktik baska vakit gecirdik iste tarzi soylemler.
Yav be adam senin yaşın olmus 32 seni evli ciftler tanıstiriyor. Tanismak istemiyorsan istemiyorum diyeydin. Kim boğazına çöktü. Hadi beni çirkin buldun kafanda bitirdin yemegini ye bas git. Çocuk gibi ne ordan oraya surukluyorsun. Bes yaşında yigenimi boyle avutmadim ben.
Yapmayin beyler. Komik oluyor.
First date dedigimiz olay böyle bisey degil.
Neyse tekken bes oynadim ozlemisim. Gideyimde tekrar oynayayim.
Bu adamın şarkıları çok kanıma dokunuyor. Uzak yol diye bir şarkısı vardı. Benimde aşık olduğum bir adam vardı. Bir gün beraber içecektik aksam yemeği hazırlıyorduk. Aşçı olan benim ama çok guzel yemek yapar. Arkada uzak yol çalıyordu. Aynı suan çaldığı gibi. ikimizde ne kadar cok sevdigimizden bahsetmistik. Sonra ben doğum günün de şarkıyı spotify kodlu cama bastırmıştım. Aslında yüz lira gibi bir paraydi. Ama bazen olmayınca olmuyor ya. Yoktu o dönem. Arkadasimdan utana sıkıla istemistim. Sirf mutlu olsun diye. Dogum gunlerimiz arasında iki gun vardi. O yurtdışına gidicek diye erken vermistim. O ise bana tek bir doğum günü mesaji bile atmadı. Yurtdışından dönmesini bekledim. Belki dedim yüzüme iyi seneler der. Onu da solemedi. iste o an gelen o kocaman aslında onun için bir hicmisim hissi. O çok uzun süre gitmedi benden.
Bana hep senle olmasını çok isterdim dedi. Biliyorum cok istiyordu. Ama olamama sebebini suan buraya bile yazamiyorum.
Sonra bir anda beni hayatından çıkardı. Ben anlam veremedim. Saçımı tarayan, kurulayan, bana yemek yapan, uyumadan önce beni öpen, uyurken sıkı sıkı sarilan adam bir anda beni yok saydı. iste o an gelen salaklık hissi. Onuda atamadim. Kimseye anlatamadim. Aynı yerde çalıştığımız icin surekli ayni ortamlardayiz. Ben ise ona kayıtsız kalabilmek icin büyük bir çabayla duruyorum. Ordan oraya savrulurken onu umursamadigimi kendime ispatlamaya çalışıyorum. Sadece duygusal bosluk bu diyorum.
Güncel gürsel artiktayin uzak yol şarkısı bana hep özgürlük hissi verirdi. Artık sadece icimde kalmisliklari hatirlatiyor.
Artik uzak yol dinlemiyorum bağıra bağıra bu yüzden aramadim kimseyi yerine koyamadim hic kimseyi diyorum.
Umarım bir gun yüzüne de herşeyi soyleyebilirim.
Burayida bole meşgul ettik. Allah hepinizin kalbine sizi hakedecek insanlar dusursun.