gece gerçekleştirdiğim eylemdir. artık bilinç altına karikatürleri nasıl bir ittiysek adam rüyama kadar girdi lan. neyse lafı uzatmadan rüyamı, hatırladığım kadarıyla siz değerli uuserler ile paylaşmak istiyorum.
bizim çamaşır makinesi bozulmuş ve artık nasıl bi hikmetse tamircimiz umut sarıkaya'dır. umut, büyük bir şevk ile tamirci çantasını aldı ve çömelerek işini gayet profesyonelce yapmak üzere işe koyuldu. makinenin tamir edilme süresince aramızda hiçbir diyalog geçmemiştir ne yazık ki. ama sevgili umut sarıkaya, her göt çatalı görünen tamirci gibi sırf adet yerini bulsun diye çatalı göstermektedir. her neyse işini ustalıkla yapıp, makineyi tamir ettikten sonra umut, "tuvaletinizi kullanabilir miyim" şeklindeki sorusunu bize yöneltip, doğal olarak olumlu yanıtını almıştır. çok sıkışmış olmalı ki tamircimiz, kalın montunu çıkarmadan dahi koşarak tuvaletin yolunu tutmuştur. yaklaşık 15 dakikalık macerasından sonra tamircimiz, kan ter içinde tuvaletten çıkmıştır. "borcumuz ne kadar usta?" sorusunu sormamıza izin vermeden apar topar evden çıkan tamircimiz, bizlere güzel bir şok yaşatmış ve ağlayarak evi terk etmiştir.
dipnot: bu rüya tamamen gerçek olmakla beraber, rüyaya enstantane katma maksatlı minimal hayal gücü kullanılmış ve rüya, heyecanla yataktan kalkmama sebebiyet vermiştir.
metal müzik dinleyen kişiler: müzik kültürü olmayan, ülkenin; ekonomik, siyasi problemlerine kayıtsız kalıp boş
vakitlerinde kitap okumak, güncel haberleri takip etmek yerine kedi kesmeyi tercih eden siyahlar bütünüdür.
arkadaşım, sana mı kalmış lamb of god'un hayvani davulcusu chris adler'in ayak bileklerine insan dışı şekilde
hakim olmasını farkedip, bu müzik grubunun yaptığı müziğin temasını sorgulamak?
sana mı kalmış disturbed ya da in flames gibi 'yaratıkların' estetik kelimesinin tanımını yaparak veya amon amarth, arch enemy gibi 'satanist'lerin yaptıkları isyankar müzikleri dinlemek, ülkemizde hiç
bitmeyecek olan 'pop müzik' adı altında kaliteli müzik yapan serdar ortaç, demet akalın dinlemek varken.
ayrıca bunlar, böyle ayıp şeyler yaparak karılı, kızlı ortamlarında biralarını içerken pop müzik dinleyicileri;
günlük aksatmadıkları gazetelerini alırlar ve ülkelerinde ne yarrak kürek işler dönüyormuş diye kendilerini
güncelleyerek, iki ayda bir roman bitirmeyi sürdürecektir.
metalcilere prim vermeyiniz, müzik dinlediğini görürseniz kulaklığını çıkarınız ve ona hemen bluetooth'tan
serdar ortaç-binlerce dansöz var şarkısını gönderiniz. yoksa bunlar mazallah yarın bir gün başınıza kalkarlar ve
zaten gelişmekte olan bir ülkeyi, geriye götürerek her şeyi berbat ederler.
lamb of god dinleyerek yazduğım bu yazıyı 100 kişiye göndererek, daha çok okunmasını sağlarsanız; size kalbiniz kadar
temiz olan günlüğümde kocaman bir yer ayırarak egomu tatmin edeceğim. *
anlamlandıramadığım, yazarın neyin peşinde olduğunu merak ettiğim durumdur.
ayrıca biseksuel olabileceğini de düşünmekten kendimi alıkoyamadığım fakat cinsel tercihine saygı duyduğum kişidir.
