mustafa şentürk'ün yazıp yönettiği 2012 yapımı kısa film.
konusu: dönem itibariyle Almanya, ülkesine iş gücü oluşturması amacıyla, göç kabul etmeye başlar. Ekonomik yönden güçsüz Kacar isimli köyde yaşayanlar, bunu fırsat bilip başvurularını yaparlar. Köyün gençlerinden Cafer de başvurusunu yapmış fakat o dönem içerisinde çocuğu vefat etmiştir. Bir süre sonra köye liste gelir ve gidecek olanlar okunur. Cafer ve ailesi de kabul edilmiştir. Evine gidip haberi verir. Yolculuğa hazırlanırken yanlarına birini daha alacaklardır: Çürümeye yüz tutmuş bir bebek cesedi...
Oyuncular: Kubilay Erdelikara, Ayçin Güvercin, Maltepe Sanat tiyatrosu ekibi
Yönetmen: Mustafa Şentürk
Senaryo: Mustafa Şentürk
zabkaf ouzalm, oğuzhan özbay ın moss yayınlarından çıkan bilim kurgu olarak başlayıp fantastik bir serüvene dönüşen ilk kitabıdır.
--spoiler--
"Bir çoğu için bu şekildeki bir kurgu ağır gelecektir betimlemelerle değil de olaylarla uzayıp giden bir kitap üç yüz sayfanın sonunda dahi tam anlaşılamayacaktır. Bu yüzden bir kaç kez okumayı ve olayları yakalamayı tercih etmek okuyucunun kitaptan daha çok zevk almasını sağlayacaktır. Yeni bir hayâlem, özgün türler, özgün diyarlar bir başlangıç kitabı için olması gereken kadar karmaşa işte Zabkaf Ouzalm; zaman boyut kaşifi bilim ve fantastik kurgu severlerin huzurunda."
--spoiler--
yazarın ağzından kitabı bu şekilde dillendirilmiştir. kitapta lanetlenmiş bir diyar, yaşamları kesişen bir çok tür, karmaşık bir hayalem sizi beklemektedir. yazarın söylediklerinden de anlaşılacağı üzere kitabın devamı gelecek gibi duruyor.
Libya lideri kaddafi italya-libya dostluk anlaşmasının ikinci yıl dönümü için italyaya gidiyor ve roma büyük elçisinin rezidansının bahçesinde kurulan çadırda 700tane italyan hostesi ağırlıyor ve kendilerini islama davet ediyor.
herşey normal gibi görünüyor ama neden hostes orası kafa karıştırıyor aslında tümden çok saçma gelen olaya güzel bir tebessüm bırakmamızı sağlıyor.
--spoiler-- http://www.ntvmsnbc.com/id/25127537/
--spoiler--
(bkz: misyoner olmanın avantajları)
hocaların sınavda kullandığı '... bir örnekle açıklayınız.' şekilde tanımlamak istiyorum efendim.
sıcaklar yaz günlerinde* sevgilinizdir değildir bir önemi olmadan bir arkadaşınızla denize gitmeyi düşündüyseniz ve bunu ona açtıysanız ve onunda regl* olduğu süreçse alacağınız cevap 'gelemem canım malum kadınsal durumlar' olacaktır.
kadınsal durumlar çok çeşitlidir ben elimden geldğince bir yönünü ve belkide en önemli yönünü açıklamaya çalıştım.
neden mi bu kadar önemli bir çok şeyi engelliyebiliyor.örnek olarak sex, görüşme, eğer çok ağrılı sancılı bir dönem geçiriyorsa ve genelde bu dönemler sinirli, duygusal karmaşık bir duruma giriyorlar hiç çekilmez oluyorlar.
işin özeti şudur kadınsal durumlardan kadınlar kadar erkeklerde çekmektedir.*
oportünist kelime anlamı olarak; güç durumlarda, davranışlarını ahlak kuralları veya düzenli bir düşünceden çok, çıkarlarına uyacak biçimde ayarlamayı amaçlayan tutum sergileyen insanlar için kullanılır iş bu tanım da okan bayülgene cuk diye oturmaktadır.
insan hayatında varolan somut yada soyut birşey hakkında söylenen, çelişki gibi duran fakat hayatın cilvesi olarak tanımlanan vazgeçilmez kavramlar. * (bkz: kadınlar)
Not:*
işveren sendikalarından bir elemanın 'bu oran sizi şaşırttı dimi?' dedikten sonra sonra 'devletin oranının çok çok üstünde bir oran vererek kendimizi çok zor bir duruma sokuyoruz..' diye devam eden cümleler kurduğu toplantının sonuç bilgisi.
herşeye bir ton zam yapılırken ücrete miligramlarla yapılan zammı konuşmaya değer görüp bide pişmiş kelle gibi çıkıp böyle açıklamalar yapmıyorlar mı... ahh ah!
ele pimi çekilmiş bomba verilir, çatışmada ölmediği için hapis cezası verilir.
okan bayülgen: söz konusu kurum neresidir?
teletabiler: ay bu soru çok kolay tabiki tsk hihihi
--spoiler--
Mahkeme, Ramazan Yüce'ye ''alenen askerleri itaatsizliğe teşvik'' suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
--spoiler--
kıroyum ama para bende film repliğinin** emolara uygulanmasıyla oluşan önerme.
Not: kızları kesinlikle mal yerine koymuyorum bu önermeyle sadece emoların yanlarında çok fazla hatun olmasına bu tür bir önermeyle nazire yapıyorum.
(bkz: cinsiyetçi olmamak)
1982 anayasası, cumhurbaşkanının hangi işlemleri tek başına yapabileceğini belirlemediği gibi; anayasanın 105. ve 125. maddeleri ile cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemleri yargı denetimi dışında tutmuştur.
şimdi konuyu biraz açarsak:
1)hangi işlemleri tek başına yapabileceğini belirlememiştir demekki yetkisi oldukça geniştir ki yeni düzenlemeyle yani cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle tek başına yapabileceği herhangi bir işlem herhangi bir yolla karşı çıkmak amaçsız olacaktır çünkü adam beni halk seçti sana noluyor deyip seni evindeki kanepeye geri yollayacaktır!
2)yargı denetimi dışında tutmuştur bu madde 82 anayasasına göre cumhurbaşkanı açısından yetki genişliğini korurken yani ona olağanüstü yetki verirken yeni anayasaya değişikliğiyle gereksiz yani fazladan bir açıklama niteliği taşımaktadır.
olsun oda dursun belki ilerde lazım olur.*
çok cesur bir sloganla sözlük dünyasına adım atmış bir klondur.
slogan: Bu sözlük ezikler ve kendini ezik hissedenler için kurulmuştur.
adresi: http://www.eziksozluk.com/
her üniversiteyi kazanan gencin ortam el verdiğince yaptığı hatta abarttırsak yapmak zorunda olduğu hal, hareket, tutum, olay.
örneğin:
-çimlerde oturmak
-çimlerde yatmak
-çimlerde yatıp sigara içmek
-çimler oturulup koparılan otların birbirine atılması
-ayağa kalkıldıktan sonra oturulan çimlerin ezilmişliğine bakılıp dalgalar geçilmesi
sadece çim ortamında bunlar ve daha niceleri yaşanıyorsa bunun kütüphane, ev, yurt, kampüs, kafe vb. ortamlarınıda düşündüğümüzde ne iğrençmişiz diyebileceğimiz söylemlere neden olan olaylar bütünü.
türkçesi ağlayan çayır film yunan yönetmen Theodoros Angelopoulos un yapmayı duyurduğu üçlemesinin ilk filmidir.
oyuncuları: Alexandra Aidini (Eleni) Nikos Poursadinis (Genç adam) Giorgos Armenis (Nikos, akordeon çalgıcısı) Vassilis Kolovos (Spyros) Eva Kotamanidou (Cassandra) Toula Stathopoulou (Kahvehanedeki kadın) Michael Yannatos (Zissis, klarnet çalgıcısı) Thalia Argiriou (Danae) Grigoris Evangelatos (Öğretmen)
Film bir kadının ki bu eleni oluyor başından geçenleri anlatıyor.aslında bir kadını merkeze koyarak ikinci dünya savaşında yaşananları ırkçılığın beraberinde getirdiği yıkımları, yaşananlara karşı koymayı, içsavaşı çok güzel anlatıyor.
ilk başlarda sahneleri gereksiz uzatmış dediysemde izledikçe filmin gerçekçiliği adına bunun çok yerinde oldugunu düşündüğüm filmde kullanılan nesnelerin (siyah bayraklar, beyaz çarşaflar, asılmış koyunlar)filmi kat kat güzelleştirmiş.
beni düşündüren kısmı ise filmin sonunda lanet olası iç savaş demesidir yaşlı bir kadının.filmin genel atmosferine uymadığını düşünüyorum.gerçi cahil birinin ağzından bunu söyletmesi farklı bir şeyi anlatmaya çalıştığını göstersede filmin başından beri gerçekten anlatmaya çalıştığı şeyi açıkca vermeyip zıttını açıkça vermesi yanlış mesajlar verilmesine neden olmuş diye düşünüyorum.
filmde dikkat çeken başka bir yön ise elenin iki oğlundan birinin gerilla diğerinin ise orduda olması ve bir sahnede konuşturulmaları.bu sahne mahsun kırmızıgül ün güneşi gördüm filmedeki bir sahneyi hatırlattı bana.
filmin müzikleride Eleni Karaindrou tarafından seslendirilmiştir ve müthiştir en az filmi kadar.
izlenmeden ölünmemesi gereken bir filmdir.