Bizi mutlu etmesi için müziğe sığınmışız artık. Herkes müzik dinleyi sever. Farklı şarkılar farklı yaralara dokunur. Kimsenin görmediği, bilmediği yerlerdeki bu yaralara o şarkılar merhem olur. Merhem olmasa tuz basar. Canın daha çok yanar.
Herkes müzik dinlemeyi sever. Çünkü her insan illa bir şarkıda kendini bulur. insan o şarkıyı sever. Çünkü insanlar kendilerine benzeyen şeyleri severler.
Çoğu insan kuruntulardan ibarettir aslında. Kafasında kurar aşık olduğunu, sığınır aşk acısı dolu şarkıların kollarına.
Şimdi dönüp baksak bir herkesin aşkı bulduğu insana, platonik aşıklara. Çoğu aşık olduğunu sanır, bir kısmı ise aşkın paçasına yapışmıştır. Onlar aşkı bulmuştur ki; ne mutlu onlara!
Gel gelelim aşık olduğunu sananlara. Çok farklıdır kafasındaki insanla, aşk kılıfını giydirdiği insan aslında. Birini gözüne kestirir ve makyaj yapmaya başlar ona kafasına göre. Alır, tutar hayallerinin içine atar. Gerçek hayatta o hayalin içindeki gibi davranabileceğini nereden bilir ki? Bir insana bir kılıf giydirip ona aşık olur çoğu insan.
Sonra şarkılar dinler, aşk dolu sözler beğenir. Sizce aşk bu kadar basit mi? Herkesin ortak dili olabilecek kadar?
Bence aşk iki kişi arasında ortak dil olmalıdır. Aşk herkese farklı bir hikaye yazar ama aşık olduğunu sananlar aynı acıyı çekerler. Yok, aşk böyle basit değil. Aşk, üçüncü bir kişinin anlayabileceği bir hikaye yazmaz.
Şarkılarda halkın ortak aşkına yazıldığından dinlenir. Çünkü insan kendini, kendi ezmeyi sever. Kendini kendi acizleştirir, başına yalan bir aşk hikayesi örerek.
Şimdi bu kız ne saçmalamış diyeceksiniz. işte tüm bu anlattıklarımı gerçek bir aşka rast gelirseniz anlayacaksınız.
Herkesin kendi hikayesini bulması dileğiyle.
*Kiminiz beğenmeyip ne saçmalamış diyeceksiniz ama bence olması gereken bu. Aşk sanıldığı kadar basit olsaydı geçmişten bugüne birkaç hikayeden(Leyla ve Mecnun, Ferhat ile Şirin vs) fazlası kalırdı.
**Bazılarınız kendi hikayesini bulmuştur onlara lafım yok. Muhtemelen onların da bana olmaz.
***Birilerinin acıları bana mı dert oldu? Evet, oldu valla. Üzülmek yersiz çoğu zaman. Silkelenip kendine gelmeli insan. insan bu hayata bir kez geliyor.
Bir kadın kocasına bağlı kalmadan kendi ayaklarının üzerinde durabilmeli. Ancak çocuklar düşünüldüğünde her çocuğa annesi bakmalı. Çetrefilli soru vallahi.
Hiç tanımadığım, hayatımda ilk kez gördüğüm misafire sarılıp onu öpüyorsam o da bana gülümsemek zorunda! Sıcaktan beynim akmış zaten. Ben çok mu meraklıyım seni öpmeye.
Neyse Türkler misafirperverdir sözünü bir kez daha gururla onayladığıma göre sakinleşmeliyim.
Hayal kurmak bence bir insana verilmiş en büyük hediye.
*Elime bana biraz para verseler, sırt çantama bir şeyler doldurup kimseye bağımlı olmadan; Önce Türkiye de sonra dünya da şehir şehir gezerim. O şehirlerde iş bulup kısa süreli yaşarım. Karışan yok, dert yok, tasa yok.
Ben özgürlüğüne düşkün bir insan olduğumdan benim hayalim bu. Sizinkiler ne *
Daha bugün katıldığım sevgili sözlük muhabbetleri...
Ah canlar, çoğunluğunun erkek olduğu bu sözlükte kudurmuş gibi başlıklar açarsanız olacak olan bu olur. Kızların kendini orospu gibi göstermeyi sevdiğini sanıyorsunuz falan ya güzel güldüm. Dedim ki iyi ki gelmişim.
Seviye isteyip duruyorsunuz ya,önce bir kızlara laf atmayı bırakın. Bir kız fingirdeyecek bir yer istese çok rahat bulur, şuraya insan gibi eğlenmeye geliyor herkes. Eh, sözlük kızlarına laf atmayı bırakın artık. Onlar da her insanın yapabileceği gibi saracak bir şeyler arıyor.
Sözlük kızları veya yeni nesil kızlar orospu değildir. Hani olanı da vardır inkar edemem hemcinsim diye haksız insanları koruyacak değilim ama hepsi değil. Şöyle ithamlarda bulunmaktan vezgeçin be! Siz iyi insanlarla karşılaşmadıysanız bizim suçumuz ne!
Bir ben mi ayarım bunlara? Kendini öven insanın mal mal suratına bakıp 'Ay sen kendinden mi bahsediyosun? Fark etmemişim.' diyesim geliyor. Damarımı attırıyolar ya!!!
Gözü kara, her şeyi yapabilecek bir kadının sizi sevdiğini düşünün. Sevilmenin en güzel hali olur bence bu. Bir erkek olsam herhalde her şeyi bir kenara bırakıp cesur kadınları severdim.