nabi avcı nın az önce habertürk ekranlarında yaptığı açıklama. öyle cümleler duyuyorum ki bazen beynimin yandığını hissediyorum.
malum öğretmen atamaları okullar açıldıktan 2 hafta sonra yapılacak. tabii okullar açılmadan hangi okulda kaç tane öğrenci olacak nasıl bilinsin diyerek konuya açıklık getirmiş.
allahtan atama yapmayı unutmuyorlar.
ayrıntıda yaşayan insanların yaptığı şeydir. Bir nevi olayları parça parça anlayıp, bütün hakkında bir görüntü oluşmamasıdır. klasik başak burcu özelliğidir.
evlenmeye karar verilip lakin şahit olacak kişinin hala belli olmamasıdır.
bence evliliğin önemli bir olayı da nikah şahididir.
genellikle olaylara çok şaşırdığımdan beni yine çok çok şaşırtan bir durum.
az önce bir forumda karşılaştığım doğru cümle.
mutsuzken özellikle depresyon dönemlerinde kendimizi uykuya vermemiz bu yüzden.
güzel ülkemin sorunu da çözülmüş oldu böylece.
genelde hayattan soyutlandığımda hissettiğim duygu.
iyi ki bilal erdoğan gibi bir halk kahramanı çıktı da kendimi rahat bir şekilde ifade edebiliyorum.
hani bazen ıq yerlere doğru düşer. sen olaylara anlam veremezsin ya. öyle işte.
öğretmen adayı olarak üzülerek var olduğunu gözlemlediğim olay.
çocukların içinde inanılmaz cevher var. ama biz bu cevherleri köreltiyoruz. hayır senin değil, bizim isteklerimize göre yetişeceksin diyoruz.
yarın okulları kapatalım demiyorum. eğitim sistemini daha çocukların ilgilerine göre düzenleyebiliriz.
zaten her yıl eğitim sistemi değişiyor. bir de bunu deneyelim.
hayattaki bütün amacı birilerine laf sokmak olan ve sanki sadece ego tatmini için birileriyle konuşan kişilerdir.
bir kere şunda anlaşalım ki. laf sokmak bir zeka belirtisidir.
yani öyle düşün düşün ya da çalışsan gelişecek bir özellik değil.
çok güzel laflar söyleyebilirsin. ama bütün konuşmanı laf sokmak amacıyla yapmamalısın.
onun bir ayarı var.
zeki olabilirsin ama itici de oluyorsun, onu ne yapacağız.
öncelikle başlığının açılmamış olmasına çok şaşırdığım kozmetik markası. acı badem sütü efsane olan, -ki düzenli kullananları duydum- iyi bir makyaj temizleyicisi olan ve tüm ürünleri kullanılabilir marka.
benim ise hediye kremler dolayısıyla bir süre kullanamadığım, sonra ise kürkçü dükkanı misali seve seve tekrar kullanmaya başladığım kremlerin firmasıdır.
sözlük ahalisinin insanların maaşıyla kafayı bozmasıdır. kesinlikle normal olmayan durum.
fazlaca da sağlıksız.
aslında herkes kendi cebine girip-çıkana baksa çok daha mutlu bireyler yetişecek.
evet yapabiliriz..
**
herkesin aksine olaylara tek yönden bakmayan kişidir. bu kişi çok okumuş, çok kişinin fikirlerini dinlemiştir.
bence sefil değil, düşünce adamıdır.
bir de memlekette bu kadar düşüncelerine körü körü bağlı insan varken, keşke bu sefil insanlardan olsa da biz her şeyin zıtlığını görebilsek.
bu kişi annesinden başka kimsenin yaptığı ev yemeğini yemez. bütün ısrarlara karşı bütün bahaneleri söyler.
zaten bu durumunu bildiği için bahaneleri hep hazırdır.
mesela ben kendimi bildim bileli bu durumun içindeyim. işin ilginç tarafı, dışarıda çok rahat yemek yiyebiliyorum. ama başkalarının yaptığı ev yemeklerini yiyemiyorum. özellikle kahvaltılıkları görünce kendimden geçiyorum. falan.
* sevgili insanlarımızdan duyduğumuz komik mi komik öğütlerdir.
mahallemizin taksicisinden geliyor.
-biz de zamanında çok çapkındık, güzel kızlarla çıktık. ama evlenirken benim yaptığım gibi güzel olmayan kişilerle evleneceksiniz ki aklınız evde kalmasın.
edit: tekrar okuyunca başlık saçma geldi. önerisi olan iletebilir.
doğu perinçek tarafından kaynak yayınlarından 2012 yılında çıkan kitaptır.
kitapta; deniz gezmiş in kısaca hayatı ve mahkeme süreci yazılmış.
bence kitaba dair en önemli şey; kitabın sonunda olayların kronolojik yazılmasıdır.
kitabın kapağından;
"Arkadaşım Deniz Gezmiş bir kahramandı.
Yıldırım gibi yaşadı. Yıldırım gibi gitti.
Rüzgâr gibi değil, yıldırım gibi geçti Cumhuriyet tarihimizden.
40 yıl oldu.
Bu iklimde bir an gözüktü; şimşek gibi parladı.
Ama unutulmaz bir ışık kaldı Ondan.
Bir cesaret ışığı, bir isyan ışığı, bir vicdan ışığı
Sürekli hatalar yapmak ve hataları durduramamanın sonucudur.
Kişi hatalarının farkındadır ama doğru yolu bulamaz.
Mutsuz musun? Huzurun mu kalmadı?
Kendini bul, her şeyin yoluna girdiğini göreceksin..
tüm ilişkilerde, özellikle evlilik sonrasında gözle görülen gerçektir.
Hep bir taraf daha baskındır. Ve ilişkinin kontrolünü elinde götürür.
aslında bu abartılmamak şartıyla beraberliğin devamı için gereklidir.
Taksimdeki tacizcileri yakalamaktır. Boşuna uğraştır. Zira ertesi günü serbest bırakılmışlardır.
Gerçi tecavüz olduğunda verilen cezalara baktığımızda eminim kimse anormal karşılamıyordur.
SEvinğim tek şey ise biri çıkıp; onlar istediler demedi.
malum biz bunları da gördük.
Tamam herkes vicdanıyla savaşıyor da yargı nerede?
Yılın tespiti diyebiliriz..
Şimdi diyaloğu bir hatırlayalım. Aziz yıldırım ne derse samet arkadaşımız sesi içine içine
"evet, doğru" demekte. Aziz yıldırım ı sanki zorla onaylamaktadır.
görüyorum da bazen hepimiz sametleşiyoruz. basitleşiyoruz düpedüz.
Bazen samet gibi istifa edesim geliyor bazı şeylerden.
Yaşanmışlıkların etkisiyle şehirlere karşı genelleme yapmaktır. Hem de Bu genellemenin babasıdır.
Aslında babamızın x den adam çıkmaz demesi, arkadaşımızın y nin erkekleri kuzu gibidir demesi, annenin z nin kızları güzel olur demesi bu şehirlere karşı bakış açımızdır. Ve koskocaman şehri tanıdığımz birkaç kişiye indirgememizdir.
En basiti benim bursayı sevmemden dolayı ulu sözlüğe üye olmam.
Bütün genellemeler gibi yapılması yanlıştır.
kaç yıllık öğrenciyim, böyle stres görmedim hacı öncelikle.
onlarca kişiye ders anlatırsın, bilmiş bilmiş konuşursun sınıfta. Ama birgün bir ilkokul sorusu getirir komşun karşına. lan yemin ediyorum ter bastı. 8. Sınıf sorusu kalıtım ile ilgili örnekler mi ne gerekiyormuş. Sinirim bozuldu. öğretmenin yanaklarından öpüyorum..
Bir de laf arası matematik dersi sözü verdik hadi hayırlısı.