Değişik bir sosyal deney yapalım.Başlık altında ülkesini seven herkes mesleğini yahut okuduğu bölümü yazsın.Birbirimizi tanıyalım.Bu sadece kendi içimizde olan bir şey olsun.
Bu dünyada ki en değerli şey yetişmiş insan gücüdür.Para bu gücü kontrol etmek için var.
Paramız yok diye kendimizi küçümsemek yerine birbirimize;günü gelip para sahibi olduğumuzda kişisel hırslarımızı az indirip aynı meslek dallarında ki gençlere destek olursak belki yakınıp durduğumuz memleket sorunlarını günü gelir biz çözecek güce ulaşırız.
Sayıları küçümsememek lazım kar taneleri bir araya gelerek çığ oluşturur.
Arkadaşlar bahsettiğim şey iş aramak değil kendi içimizde bir sivil toplum örgütü gibi olmak.
Bir topluluk olmak yani.derdi olan derdini anlatsın,ders konusunda yardıma ihtiyacı olan sorusunu sorsun yardımını alsın.
Ve sadece erkekler gelsin bu cinsel ayrımcı olduğum için değil aşağıdaki abazalar yüzünden.
Çünkü burada amaç kız değil.Amacı kız olun gitsin başka yerlerde aransın.
Benzer alanlarda olanlar birbirine mesaj atar tanışır yardımlaşır.Eksilemek isteyen abazalar sınırsız eksiler.
Amaç burada toplumdaki soğukluğu kırmak.
Önce birlik olmayı öğrenmemiz lazım.Devlet dediğimiz yapı birlik esasına dayanır.Ne zaman birlik biter ayrışma başlar işte o zaman ayrışma başlar.Peki ayrışma nasıl başlar nasıl yok edilir?
Ayrışma nasıl başlar?
Her insanın bu dünyada kendi tercihleri,inançları,zevkleri var.En başta inançlar kendi içinde bölünmüş burada bir ayrışma başlamış.Sonra ırkçılık,dil,kültür.
Ayrışma nasıl biter?
Ayrışma insanların ortak bir noktada birleşmesi ile biter.insanların birbirine karşı samimi olmasıyla,güvenmesi ile biter.Birbirlerinin şahsi görüşlerinden ortak ülkü için yararlı olan görüşlerin çekip alınması diğer görüşlerine saygı duyması ile biter.
Aslında her şeyi teke indirmek en sağlam çözüm yoludur ama bu devirde artık imkansızlaşmış bir durum bu.
Peki devlet birlik esasına dayanır dedik.Devlet nasıl ortaya çıktı?Devlet milletler siviller kendi içinde örgütlenmeye başlamasıyla ortaya çıktı.Ortada henüz bir devlet falan yoktu.Bu örgütlenmelerden topluluk olarak en kalabalık olan,teknoloji ve bilim açısından en güçlü olan,yasaları en güçlü olan diğerlerini alt etti.Önce bir milletler içindeki gruplardan baskın olan tüm millete hakim olup devlet oldu,sonra bu milletlerin devletleri birbiriyle mücadeleye başladı.işte tarihin özeti de budur.
Türk tarihinde ilk örgüt ordudur.Fiziki ve teknolojik güç o topluluğun (ilk ordu) diğerlerine galip gelerek hükmünü kabul ettirip kendi yasalarını koyup uygulamıştır.Ne zaman ki yasalar yetersiz kaldı ya da birlik bozuldu işte o zaman devlet yıkıldı.
Bir milletin kendi içinde mücadele edip baskın olan grubun devletin haline gelmesine örnek olarak Anadolu beyliklerinin içinden Osmanlı Devleti'nin baskın gelmesini gösterebiliriz.
Bizi ilgilendiren kısma gelirsek.Devlet büyüdükçe meselelerde büyür.Bir devletin denetlemesi gereken bir sürü alan var.Ordu,tarım,sanayi...Ordunun işi savaşmak olduğu için devleti kuran ordu bu gibi işleri denetlemek için kurumlar oluşturdu.Tabi kurumlarında denetlemeyi sağlam yapabilmesi ve üretimde verimi arttırmak için her alanda birlik oluşturuldu.Aşağı yukarı ahi loncaları buna bir örnektir.
işte bizim yapmamız gerekende budur.Halkın kendi içinde örgütlenmeyi bilmesi gerekir.Sanayi alanında okuyan çalışanların kendi içinde,turizmcilerin kendi içinde ,tarihçilerin kendi içinde.Buna engel olan ne peki?Toplumdaki bireylerin birbirinden soyutlanması.Bunu nasıl sağladılar,insanlar arasında çıkar çatışması yaratarak,görüş ayrılığı yaratarak.En önemlisi de insanlarının birbirlerinin değerlerine saygısını yok ederek.
Olay gayet basit siz hiç fizik dersinde kimya konuşan,siyaset konuşan gördünüz mü?Vatanını seven milletini tartışmaz.Vatanı için bir araya gelir herkes işini yapar.Zaten herkes işini yaparsa boş konuşanlar,cahiller milletin içinden yok olur gider.Çünkü cahillik denen bir şey kalmaz ortada.
Aynı alanda eğitim alan gençler birlik olmayı başarırsa ve zamanı gelipte makam ve para sahibi olduklarında birbirleriyle iletişimi kesmeyip ortak işlere imza atar aynı alandaki gençlere destek olur onları yetiştirirlerse bir şeyler düzelmeye başlar.
Önce birlik olmayı öğrenmemiz lazım.Devlet dediğimiz yapı birlik esasına dayanır.Ne zaman birlik biter ayrışma başlar işte o zaman ayrışma başlar.Peki ayrışma nasıl başlar nasıl yok edilir?
Ayrışma nasıl başlar?
Her insanın bu dünyada kendi tercihleri,inançları,zevkleri var.En başta inançlar kendi içinde bölünmüş burada bir ayrışma başlamış.Sonra ırkçılık,dil,kültür.
Ayrışma nasıl biter?
Ayrışma insanların ortak bir noktada birleşmesi ile biter.insanların birbirine karşı samimi olmasıyla,güvenmesi ile biter.Birbirlerinin şahsi görüşlerinden ortak ülkü için yararlı olan görüşlerin çekip alınması diğer görüşlerine saygı duyması ile biter.
Aslında her şeyi teke indirmek en sağlam çözüm yoludur ama bu devirde artık imkansızlaşmış bir durum bu.
Peki devlet birlik esasına dayanır dedik.Devlet nasıl ortaya çıktı?Devlet milletler siviller kendi içinde örgütlenmeye başlamasıyla ortaya çıktı.Ortada henüz bir devlet falan yoktu.Bu örgütlenmelerden topluluk olarak en kalabalık olan,teknoloji ve bilim açısından en güçlü olan,yasaları en güçlü olan diğerlerini alt etti.Önce bir milletler içindeki gruplardan baskın olan tüm millete hakim olup devlet oldu,sonra bu milletlerin devletleri birbiriyle mücadeleye başladı.işte tarihin özeti de budur.
Türk tarihinde ilk örgüt ordudur.Fiziki ve teknolojik güç o topluluğun (ilk ordu) diğerlerine galip gelerek hükmünü kabul ettirip kendi yasalarını koyup uygulamıştır.Ne zaman ki yasalar yetersiz kaldı ya da birlik bozuldu işte o zaman devlet yıkıldı.
Bir milletin kendi içinde mücadele edip baskın olan grubun devletin haline gelmesine örnek olarak Anadolu beyliklerinin içinden Osmanlı Devleti'nin baskın gelmesini gösterebiliriz.
Bizi ilgilendiren kısma gelirsek.Devlet büyüdükçe meselelerde büyür.Bir devletin denetlemesi gereken bir sürü alan var.Ordu,tarım,sanayi...Ordunun işi savaşmak olduğu için devleti kuran ordu bu gibi işleri denetlemek için kurumlar oluşturdu.Tabi kurumlarında denetlemeyi sağlam yapabilmesi ve üretimde verimi arttırmak için her alanda birlik oluşturuldu.Aşağı yukarı ahi loncaları buna bir örnektir.
işte bizim yapmamız gerekende budur.Halkın kendi içinde örgütlenmeyi bilmesi gerekir.Sanayi alanında okuyan çalışanların kendi içinde,turizmcilerin kendi içinde ,tarihçilerin kendi içinde.Buna engel olan ne peki?Toplumdaki bireylerin birbirinden soyutlanması.Bunu nasıl sağladılar,insanlar arasında çıkar çatışması yaratarak,görüş ayrılığı yaratarak.En önemlisi de insanlarının birbirlerinin değerlerine saygısını yok ederek.
Olay gayet basit siz hiç fizik dersinde kimya konuşan,siyaset konuşan gördünüz mü?Vatanını seven milletini tartışmaz.Vatanı için bir araya gelir herkes işini yapar.Zaten herkes işini yaparsa boş konuşanlar,cahiller milletin içinden yok olur gider.Çünkü cahillik denen bir şey kalmaz ortada.
Aynı alanda eğitim alan gençler birlik olmayı başarırsa ve zamanı gelipte makam ve para sahibi olduklarında birbirleriyle iletişimi kesmeyip ortak işlere imza atar aynı alandaki gençlere destek olur onları yetiştirirlerse bir şeyler düzelmeye başlar.
100 kişi düşünün bunlardan biri lider her konuda tam donanımlı eğitimli biri olsun.Bu 100 kişide aynı ülkülere,hedeflere sahip.Bu lider başarıdan başarıya koşuyor bu 100 kişinin hedeflerini tek tek gerçekleştiriyor.
Peki bütün bunlar olurken düşmanların gücü yetmiyor diyelim engel olamıyorlar.Pek tabi 100 kişiyi birden fiziksel olarak yok etmek zor.Düşünüp bulacakları çözüm belli lideri yok etmek!Lideri yok edince geri kalan doksan dokuz kişi kendi kendine çözülüyor.Çünkü düşmanla nasıl mücadele edeceklerini bilmiyorlar.
işte sayıyı arttırırsak Türk tarihinin özeti budur.Her zaman aynı şey oldu ve bu artık kanımıza işlemiş durumda.Çünkü bu sistem kısa vadede hep başarılı olmuş bunun büyüsüne kapılmışız.Sistem çökmüş lider ölmüş yeniden bir lider çıkmış yeniden zaferlerin büyüsüne kapılmış geçmişi unutmuşuz.işte bu yüzden atalarımızın bize her zaman tavsiyesi tarihi unutmayın oldu!
Peki ya bu yüz kişinin yüzü birden lider gibi donanımlı olursa ne olur ve her biri kendisi gibi 10 kişi daha yetiştirse?O zaman ne olur?işte o zaman düşman hangi biriyle uğraşacağını şaşırıp rehavete kapılır.Onlar kendi içlerinde bölünürken de bu yüz kişi çoktan amaçlarına ulaşmış olur.
Birçok mesele var tabi eğitim reformu lazım,tümden sanayi devrimi lazım,daha güçlü bir tarım lazım,etin ütopya halinden çıkması için adam gibi hayvancılık lazım.
Peki tüm bunların başarılması için ne yapmak gerek?
Günümüzde güçlü olan devletlere bakalım ve eğitim sistemini inceleyelim.Mesela Amerika nasıl bilimde bu kadar ileri seviyeye geldi.Önce kendi adamlarının değerini bilerek daha sonra dışarıdan gelen göçlere ödenek vererek.Olay Benjamin Franklin gibi kendi bilim adamlarıyla başlar,nazilerden kaçan bilim adamlarının (Einstein,Wernher von Braun...) ülkeye gelişiyle zirveye çıkar.Peki bu adamlar neden oraya gitti.Çok basit cevabı 2 sebep var:
1-Sadece bilime aşık insanlar onla uğraşır ve ileri seviyelere gelir.Onlar için yaşam amacı bilimdir.Doğal olarak bunu hayata geçirmek isterler onlar için en önemli şey budur.Bu da parayla ödenekle oluyor tabi.En çok imkanı parayı kim verirse kraya gider çalışmalarını yaparlar.
2-Ülkede kendileri gibi adamlar olduğu için.Bilim bir dildir.Siz bir fransız olsanız sizi anlayan insanlarla mı yaşardınız yoksa Çin'e mi giderdiniz.
Peki bunların bizle ne alakası var?Son zamanlarda görmüşsünüzdür Tübitak'ın beğenmediği gençlerimizin çalışmaları dünya çapında ses getirmeye başladı.içlerinden geleceğin nobel adayı ödülü ala bile oldu kardeşlerimizin.Onlarda tabi kendilerini dışlayanlar yerine hem maddi sıkıntı yaşamayacakları hem de daha çok şey ögrenebilecekleri ülkelere gittiler.Bu gayet doğal tsbi ilim taktir edilmediği yerden göç eder kanun gibidir bu!Bu çocuklar en iyi üniversitelere kendi çalışma alanlarıyla ilgili hocaların bulunduğu okullara en rahat imkanlarla alındılar.Bilimde ilerleyen ülkeler kendi halkından çok beyin göçleriyle bugünlere geldi.Bu insaları vatandaşları yapıyorlar.işin ilginç yanı ise Michio Kaku,Oktay Sinanoğlu gibi orada yıllarca çalışmış bilim adamları her seferinde Amerika'nın en berbat eğitim sistemine sahip olduğunu söylüyor.Bu söylenenden kasıt ünıversiteler değil tabi dünyanın en iyi üniversitelerine sahipler ama ortaokul ve liseleri bitik.Sonuç olarak kendi halklarından nadiren bilim adamı çıkıyor.Bu adamların söyledikleri şu Amerikan yerel halkı dünyanın en cahil milletidir!işte bu eğitim sistemi yüzünden!Peki bizim 1945 ten beri onların lise ve ortaokul sistemini örnek aldığımızı biliyor muydunuz?
Yani işin özü Amerika'yı Amerika yapan tamamen beyin göçüyle gelenler.
Peki bu sistem neden bizim tersimize işliyor.Ben açıkçası hiçbir Türk bilim adamının burada aynı imkanlar verilse kalkıp başka yere gideceğine inamıyorum.Adamlar gidiyor çünkü burada teknolojik imkanlar yok,ödenek yok.Adam burada kalsa vasıfsız eleman gibi olacak düşünebiliyor musunuz?
Devletimizin yapması gereken bugüne kadar her ülkenin yaptığını yapmaktır.Gelişmiş ülkelere giden bu bilim insanlarımız orada teknik chizaları görüyor onlarla çalışıyor hatta onları üretiyor!Yakın zamanda buna en büyük örnek 2. Dünya savaşından bitik çıkmış Almanya'nın Necmettin Erbakan'ı çağırıp onunla çalışıp sanayide yeniden dev haline gelmesidir.Her ülke sanayi devrimi için kendi adamlarını gelişmiş dost ülkelere gönderdi işin temelini ögrendikten sonra bu adamları geri çağırdı ve ödenek ayırıp oradaki sistemin benzerini kurdu.Yani olması gereken Aziz Sancar gibi bilim adamlarının buraya emeklilik için geri gelmesi değil devletimiz tarafından zamanında geri çağırılmasıdır!
Tabi emin olun bütün sorunları çözer giderler.Şimdi sizin işgal zamanı ingiliz mandasını savunanlardan ne farkınız kaldı arkadaşlar?Biraz mantıklı olun.Bu vatan bizim sorunlarıda bizim sorunları biz çözeriz Amerika değil!Burası çöplük haline bile gelse bizim çöplüğümüz.Bu topraklar Türk kanıyla sulandı coni kanıyla değil!
Tabi ki mevcut düzende her zaman bu söylediklerime engel bunu inkar etmek aptallık olur.Benim gibi genç kardeşlerimden ricam gelecek kaygısından daha çok vatan kaygısı taşımak bu duygunun yeniden dirilmesi.
Gerçekten çok merak ediyorum bu ülkede kendisi için bir şey istemeyen ülkesi için isteyen,gelecek kaygısı yerine vatanın durumu iyi değil acaba ne yapabilirim diye düşünen,tüm hayatını biraz olsun ülkeye fayda sağlamak için çalışıp çabalamaya adamış gerçek vatanseverler kaldı mı?
Sorunun cevabı ortada.Hani hep diyoruz ya ülke neden bu halde?Bu adamlardan kalmadığı için ülke bu halde.Herkes bırak mücadeleyi hep dışarıya kaçmanın peşinde.
Fiilen olmasada ruhen bu vatan işgal edilmiş arkadaşlar.Kalbimizdeki vatan sevgisi işgal edilmiş.
Artık bir nesil kendine gelip vatan sağolsun sözünü idrak etmedikçe böyle devam edecek her şey.
Yazı uzun oldu biraz ama güzel bir yazı olduğunu düşünüyorum üşenmeyip okursanız belki bir nebze olsun faydası olur.
Benim ülküm işin ehline o işi yapabilecek o alandaki en iyi kisiye emanet etmek.Terziyi asker,marangozu aşçı yapan bir sistem düşünün.Ne kadar başarılı olabilir.Peki hadi ahşap işlerini marangoza verdin bir sürü marangoz var iyisi,tecrübelisi de var işini sevmeyen savsaklayanı da.Sen kendi işini hangisine emanet ederdin?
Öncelikle.mevcut hükümetten zerre kadar memnun değilim kendilerinede başkanlık sistemine de sonuna kadar karşıyım bunu bir belirteyim.Gelelim asıl konuya:
Yıllardır anlatamadığım bir şey var bu ülkede.Mevcut iktidar geldiğinden beri herkes şikayetçi ve yasaları çatır çatır değiştirerek sistemin her türlü açığını kullanarak gözümüzün içine baka baka her istediklerini yaptılar.Neden?Çünkü sistem onları haklı çıkarıyor.Ne kadar kızarsanız kızın adamlar her seferinde vurguluyor demokrasiyi uyguluyoruz diye ve bu yalanda değil!
Anlamadığım nokta şu yıllardır muhalefetler hem demokrasiyi yere göğe sığdıramıyor hem de birileri sisteme aykırı bir şey yapmadan istedikleri gibi at koştururken şikayetçi?
Bu nasıl iştir?Ya demokrasi bu ülkede uygulanamıyor,yeterli bie sistem değil bunu kabul edeceksin ya da adammlar sistemi kevgire çevirirken susup kabul edeceksin.
Evet gerçek olan bir şey var demokrasi bu!Ve öyle iyi bir sistem falanda değil.iyi bir sistem olsa Amerika işgal ettiği yerlere demokrasi ihrac etmezdi!Halka kendi adamlarından başka seçenrk sunma al sana demokrasi!Halk seçti!
Şu an bulunan mevcut sistem gelecek başkanlığın yumuşak hali aslında.Ne olacak hayır çıkınca cennete mi dönecek ülke?Kaldığı yerden devam edecek her şey.
Eğer halkın kendi kendini yönetmesinden bahsedeceksek mecliste her kesimden görüşten adam olmalı ki halkın içinde teröristte var!Yıllardır en çok kızdığım küfür ettiğim şeydi terör örgütü temsilcilerinin mecliste olması.Ama şöyle bir gerçek var onlarda halk!Demokrasi onlara da söz hakkı veriyor! Gerçek bu demokrasi bu!Hırsızada söz hakkı veriyor teröriste de!
Gördüğünüz gibi herkesin istediği kendi demokrasisi!Senin istediğin adam liderse sorun yok senin iç olmayınca şikayet et ama demokrasi güzel!Bu her kesim için aynı.
Demokrasi halkı bölen birbirine düşman eden bir sistemdir.Görüş zenginliği falan sağlamaz sadece böler.Neymiş farklı görüşler sentezlensinmiş!O iş öyle olmaz güzel kardeşim mesela tarımla ilgili meselemi var?Konunun uzmanları (Sadece tarımı bilrn onla uğraşanlar) bir araya gelir konu hakkında farklı görüşler sentezlenir!Senin oturur teröristle,hırsızla,cahille tarımı kalkındıramazsın dünyanın neresinde olursan ol!
Gerçek demokrasi nedir biliyor musunuz,tam bir demokrasi?Seçim barajı olabildiğince az olur.Olabildiğince çok farklı görüş meclise girer ki halkın tamamı temsil edilmiş olsun!Bu şu an bulunduğunuzdan daha çok bölünmeye sebep olur ama gerçek demokrasi bu.
Şimdi diyeceksiniz uygulayan bu sistemi güzel uyguluyor avrupa.Yok Amerika'da başkanlık sistemi oralarda demokrasi güzel.Hadi ya bir bakın bakalım Amerika'ya halkın yarısı Trump tan nefret ediyor istemiyor.Ama seçildi?Neden çünkü sistem onlara iki seçenek sundu bir hillary bir de trump.Eeee hani halk kendi liderini seçiyordu?Böyle bir yalan komedi olabilir mi.Halk kendi liderini seçiyorsa tüm vatandaşlar seçenek dahilinde olmalı?Ama mümkin değil tabi propaganda yapacak parası olmayan nasıl sıyrılsın.
Demek ki neymiş bizi biz değil para yönetiyormuş arkadaşlar!
Ha bu arada hatırlatayım o yüce demokrasiyi uygulayan avrupa ekonomik olarak iflas etti!
Sadece inşaat ve yol yaparak,fabrika kapatarak,dış politikayı katlederek,halkı bölerek,eğitim sistemini giderek yok ederek,bilime ödenek ayırmayarak olmayacağı kesin.Sizde olurları söyleyin neler yapmak lazım.
Türklerle oynamak aşırı derecede zevklidir paso cihad ilan edin Mısır'ı aldıktan sonra gücünüzü batıya yöneltin.Sağlam suikastçilerle moğol istilasını durdurmak kolay.