kendilerine çakma diyenlere "öperler" isimli şarkının aşağıda belirttiğim sözleriyle karşılık veren gruptur.
--------------
Öper melekler, ısırır şeytanlar
Bu kafayla seni beyoğlu'nda...
-----------
mükemmeldir bu adamlar. ötesi de yoktur. yaptığı işi iyi yapan insanları takdir etmeyi de öğrenin artık.
sevenleri için konser müjdeleri ise aşağıda:
28/02/13- Isparta Barida Hotels
01/03/13- Antalya Tudors Arena
02/03/13- Eskişehir Shakespeare Pub
13/03/13- Ankara Passage Pub
16/03/13- istanbul Garajistanbul
ankara- sekans barda beyaz fincanda sıcak olarak sunulan keyif. kar yağıyor olucak, o barın önünde durucaksın, yanında hoş sohbetin olucak, sonra ellerini o beyaz fincana sara sara içiceksin o şarabı... dudaklarına değdi mi o sıcak şarap şööyle bir boğazını ısıta ısıta geçti mi, çokça içtiğinde biraz da leyla yaptı mı kafanı. tamam. dünya senin.
86'lı olduğunu öğrendiğim çizgi kahramanım. ehliyetinde gördüm. heyecan yaptım.
bir de çok özledim onu ben. cnbc-e, dublaj seslerini değiştirdiğinden beri izleyemiyorum. eski bölümlerini yayınlamalarına razıyım, eski sesi geri gelsin.
"ben ispanyol değilim, katalanım" diyenlerin memleketidir. ciddi ciddi alınıyorlar barcelona'lı olanlar kendisinden ispanyol diye bahsedince. ayrıca baya da bu isyanlarını somut bir sonuca ulaştırmaya başlamışlar gördüğüm kadarıyla. ülkenin katalan bölgesindeki tüm tabelalarda sadece "katalanca" yazar, bazen insafa gelip altına ispanyolca da geçerler. mesela metrosunda "salida" yani ispanyolca "çıkış" yerine sadece bunun katalancası olan "sortido" yazar. kendilerine kendi dillerinden bir ülke kuralı çok olmuş yani.
güzelliğiyle nam salmış izmir'e yakışmayan otogardır. köy yerine girer gibi hissettirendir. ayıp ayıp. küçüğü antalyanın otogarını görüp utanması lazım hatta. çiçek gibi.
"acid jazz" türüne ait şarkılarıyla insanı kendinden geçiren grup. "sensual woman" isimli şarkılarını snatch filmine soundtrack olarak ödünç verdiğini de es geçmeyelim:
dinlemeyen: zaten etki etmedi, geç başka başlığa.
dinleyen: kendine gelmen için şunu dinle, bizi ancak diğer bir guy ritchie film soundtrack'i paklar:
bir sure sonra parmak arasinda bosluk yarattigini dusundugum ve bir sure sonra dusunmekle kalmayip bizzat sahit oldugum terlik turu.
kizcagizin resmen iki parmak arasina bir kopru kurulurdu bence o derece acilmis. bence o terlikten olmustur, bence kesin o terligin sucudur o. rahatlik rahatlik da nereye kadar...
turkiyeyle sinirli kalmayip unlerini balkan ulkelerine de yaymis olan teyzeler.
biraz tombik olanlari ozellikle tiklim tiklim otobustelerse mesela boyle hemcinslerini gorunce onlara bir yaslaniyolarlar ki aman yarebbim! yani hemcinsin diye de boyle bir raadolayim oohh moduna neden giriyolar anlamiyorum.
bir gun birisinin karnina veya goguslerine gomulup ordan cikamicam gibime geliyor. imdaaaaaaaat!
estonca ve finceden daha yumusak bir tiniya sahip olan dildir. farkli dil ailelerinden olsalar da kuzey dilleri olarak karsilastirabilirim, mesela estoncada boyle kuk kik gak tak nok sesleri kulaga cokca carparken isveccede sesler kulaga carpmaz usulca gelir gecer.
üç dakika oldu, ama beni fenalıklar bastı. bak nası seyiriyorlar, çıtlat bizi diye. ölüvercem. benim için zor karar budur. hayati meseleler konusunda acıklı bir başlığa yazarım zamanı geldiğinde.
bugun dayanamadim bak hepsini citlattim. ama son valla son.
ülkeler arası çok büyük farklılıkların olduğu öğündür.
bir türk bir tabak dolusu tarhanayla, bir fransız bir kavanoz reçelle, bir portekiz çiğ soğanla, bir yunan frappeyle, bir eston bir kase yulaf lapasıyla (porridge), bir ispanyol kruvanasanla başlayabilir mesela güne. ama yumurta genelde ortak kahvaltı yiyeceğidir. böyle ortaklıklar da yok değil. kahve de ortak bak.
