Viskimi eşimle birlikte arada kaçamak yaparız diye aldığım fakat diğer eşi kırılan bardagima koyup sigaramı yaktım ve müzik dinleyerek yazıyorum. Öyle burjuva gibi göründüğüne bakmayın viskiyi Gürcistan'dan ucuza çözdüm, evim bir hapishaneden farksız giriş katta önünde istinat duvarı olan insanların senden 10etre yukarıda yürüdüğü bir yer.
Edit: yarın sabah Koçtaş da olan satış danışmanı görevime ilçe değiştirerek gideceğim.
Yazmak için 10 dakika düşündüğüm fakat kararsızlıktan değil, o kadar çok mutlu olduğumu düşündüğüm bir zamanım olmadığından, bulamadığımdan yazamadığım zamanlardır.
10 yıl oldu, sanırım lisedeydim ilk zamanlar incinin 3. Nesili buranın 8. Nesiliyim. Şimdi üniversite bitirdim evlendim 1 haftaya kızım doğacak. Sayende yasliligimi yüzüme vurdum.
(bkz: telefondaki adam)
(bkz: bir zamanlar buralar hep dutluktu)
ülke genelininçomarlık seviyesine baktığımızda bu gayet de normal olan bir durumdur.
biraz nazik olan bir erkeğe ılık, hafif sert olan kadına erkek gibi söylemlerde bulunup hakaret ettiğini hissettiren bir topluma bu tarz şeyler ters teper. bir başka açıdan da öpüşmeyi kötü örnek görüp herkese atlayan 3 eşli kekoları normal gören, silah ve uyuşturucu taciri adamları sempatik gösteren dizilere denk geldikçe yine yeniden bu duruma şaşırmıyorum.
ha bir de (bkz: rtük)
saçma bir kanıdır. yakışıklı değilsindir evet ama kendinle dalga bile geçerek espri yapıp güldürsen +1 puan, zeki kıvrak zekalıysan +1 puan, kültürlü ve yaşamayı öğrenmiş kendinle barışıksan fit bir vücutla * eksi yönlerini tolere edebiliyorsan çok da güzel sevilirsin. tabi buradan kendimle barışığım cümlesini aptal aptal 175 cm boyum var 95 kilo yağlı ve sivilceliyim ama kendimi seviyorum tribine girmemelidir. kendimle barışığım böyle bir şey değil arkadaşlar yapmayın.
kararlarını kendisi verebilen dik duran bir kadındır. kaçırılmamalıdır. tabi ki her şey gibi bunun da fazlası ömür törpüsü olur.
(bkz: bokunu çıkartmak)
Bir türlü anlayamadığım ama hayatı boyunca bir baltaya şap olamayacağını düşünen insanların aniden silah ve zor kullanma yetkisine sahip olmalarıyla gelen ruh halidir. Bende arada denk geliyorum bu tiplere ama hepsine mal edemem tabiki her meslekte bu türlerden var. Ama yine de ,
(bkz: bekçi özel harekat)
insan olmayan şerefsiz canı varlıktır. Çok eskiden o şerefsizler den birisinin yakın bir akrabam olduğunu ve o anları hatırlarım hiç hoş değildir ve garip bir şekilde o kişi ölmüş olmasına rağmen onu özlediğini dile getiren bir eş, onu ne kadar sevdiğini anlatan bir oğul görüyorum. Sanki o kadar dayağı yiyen hor görülen kendi değilmiş gibi, burnu kanayan kadar darp edilen o evlat değilmiş gibi bunları dile getiriyorlar. işte bunu anlamıyorum çünkü hepsi şu an aşırı şiddete meyilli, çocuklarını bayiltana kadar dövmüş berbat insanlar ve kendilerine bunu yapanın o olduğunu unuttular. Buyuklerimden duyduğuma göre kahvede okey oynarken yenildi diye karısını dövmüş. Gerçekten her şey bu kadar basit mi?
emile durkheim okuyanların bildiği üzere yalnızca başkalarının yonlendirmeleri etkileri ile yaşayan ve ölen, başkalarını * duymadığımız da özgür zanneden canlıların yanılsamasıdır.
Saçma sapan kendini kurumsal sanan firmaların sohbetin sonlarına doğru karşı tarafa yönelttiği sorudur.
Hiç bir yerde görmüyorum yine felsefe mezunu bir şef garson veya restoran müdürü ama küçük bir kızı olan adam olarak görüyorum. Değişirse editlerim.
kimin kimi siktigini onemsemeyenler için bir anlam ifade etmeyen mevzudur. bunu savunup savunmamanin medeniyetlik bir durumu yoktur size ne arkadas kim kimle ne yapıyorsa yapsın.
mezun olanların kendisini psikolog sandığı garip bir bölüm. bi halttan anlamazlar ama Freud gibi gezerler, amac rehber öğretmenlik ise bunu felsefe ve sosyoloji mezunlari da yapiyor, yok eger psikolog olmak ise psikologlar niye var o zaman? arada kalmış ve cok da az bir puanla gidilmeyen bölümdür.
Erciyes üniversitesi ilahiyat fakültesi nde bir öğretim gorevlisidir.
mükemmel bir donanıma sahip güzel bir anlaticidir, bunu yaparken de gariptir hiçbir şekilde yanlı değil tamamen objektif bir şekilde yapar. şu devirde pek rast gelinemeyen din felsefesini bize sevdiren nadir hocalarimizdandir.