Hoşlanılan değil de, tüm sevgililerimin çadır kurulan festivallere gitmiş olması...
Normal sıradan bir kızdır, abartmayın, dünya sizin sandığınız şekilde dönmüyor, insanlar siz bunları yazarken bile çatır çutur sevişiyor, bu gayet normal, doğamızda var.
1 Ocak 1991 yılında Konya'nın Akşehir ilçesinde doğmuş şehidimizin uçmağa vardığı gün bugün.
Tam 50 gün önce de ad gününü kutlamıştık.
Babası Fuat Mahir Çakıroğlu ile annesi Özlem Çakıroğlu'nun tek evladıydı.
1996 yılında öğretmen olan annesi Özlem Çakıroğlu'nun Diyarbakır'a tayini üzerine çocukluğunu ve ilkokul yıllarını Diyarbakır'da geçirdi, büyük ihtimalle Türk çocuğu olduğu için Kürtçüler tarafından ezildiği yıllardı bu yıllar, o yüzden vatanına ve milletine sıkı sıkıya bağlandı.
Çözüm süreci denilen saçmalıkta Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4. Sınıf Öğrencisiydi.
Kendisi gibi yiğit, cesur Türk gençleri yetiştirecekti.
Ama hain, vatansız, soysuz köpekler tarafından şehit edildi...
Ah be Fırat...
Acaba annenin tayini Diyarbakır'a çıktığında nasıl ayrımcılıklar gördün Türk çocuğu olduğun için?
Doğar doğmaz Türk nefreti aşılanan soysuzlar nasıl davrandı sana?
Neler yaptılar sana da vatanına böyle sıkı sıkıya bağlandın?
Yazarken gözlerim doluyor, çünkü anlıyorum Fırat.
Seni çok iyi anlıyorum Fırat.
Onların o nefretini çocukluğunu onların içinde geçirmeyenler anlamaz zaten, boş ver bu zavallıları.
O seni şehit edenlerin pis kanından olan soysuzlar, kendi eli sapanlı minik şeytan teröristlerini cici göstermek için ne yalanlar söyledi de onlar kadar değer görmedin, en çokta buna yanıyorum Fırat.
Bu arada hiçbir şey değişmedi Fırat.
O soysuzlar hala istilalarına devam ediyor, durmuyorlar, Türk kardeşlerimiz uyuyor, kirli bir ittifak altında, Atatürk'ümüzün de ismini istismar ederek, Atatürkçü olduklarını söyleyerek kandırıyorlar artık halkımızı.
Atatürkçüyüm diyenler, PKK'nın siyasi ayağı HDP'lilerle aynı söylemlere sahip, aynı dili kullanıyor ve ittifak içerisinde.
Üzülüyorum Fırat, bugün yaşasaydın, Atatürkçü olduğunu iddia eden o insanların nasıl HDP-KK'lılarla aynı yolda yürüdüğünü görsen eminim sen de üzülürdün...
Bu arada ben de barış süreci, çözüm süreci denilen saçmalıkta bir Türk olarak çok zor şartlar altında mezun olmayı başardım Fırat.
Ama sen o kadar şanslı olamadın.
Belki vatan ve millet sevgim seninki kadar yüce değildi o sıralarda ya da umursamamaya çalışıyordum, o yüzden sağ kurtuldum.
Ama orada bile çok kötü şeyler yaşadı tüm vatansever arkadaşlarım, bunlara şahit oldum Fırat.
Sürekli olay çıkarırdı HDP-KK'lılar gereksiz yere ve poliste hiçbir şey yapmazdı.
Resmen içeriden istila edilmişti üniversitemiz...
Senin gibi etten kemikten vücudunu vatanı için kalkan yapan genç arkadaşlarımızda vardı tabii.
Talat Paşa'mızın, Enver Paşa'mızın fotoğrafları üstlerine "Katil" yazılarak asılırdı kampüslerde, PKK militanlarının fotoğrafları asılır, her yerde HDP afişleri görürdük.
Hiç kimse o fotoğrafları oradan kaldıracak kadar da cesaretli değildi, senin gibi gençlerimiz hariç.
Ama HDP-KK'lılar her şeye rağmen biz Türkleri çok fena eziyorlardı, yanlarında bir de Türk olduğunu iddia eden soysuz sahte solcular vardı tabii.
Her yaptıkları eylemlerde attıkları terör örgütü sloganlarından sonra ''bunlar bizden değil, biz masumuz.'' gibi şeyler söylerlerdi.
Dhkp-c'liler dersi basıp adam döverdi, kimse müdahale edemez, korkudan sinmiş halde derslerine devam ederdi.
Kandil gibi bir yerdi üniversitemiz.
Akademisyenlerde bu terör sempatizanlarını mağdur görür, mazlum olduklarına inanır ve onlara sempati ile bakardı en garibi.
Çünkü onların yanında süt dökmüş kediye dönerlerdi, onların gerçek yüzünü, Türklere duydukları o nefreti ve kini bilmezlerdi.
Bu terör sempatizanlarına karşı gelsek senin gibi bizlerde şehit olurduk Fırat, eminim.
Çünkü Türkçülerin arasına sızmış solcu-sazcı sözde aydın tipler vardı bizim üniversitemizde ve fişleniyordu Türkçü arkadaşlarımız.
Her pkk, dhkp-c sloganlarının atıldığı eylemde ''bunlar dışarıdan geldi.'' diyen tipler, PKK'lıların, DHKP-C'lilerin akrabası ya da kankasıydı.
Türk üniversiteleri adına hiçbir şey değişmedi Fırat.
Kürtçüler tarafından Türk üniversitelerinin esir alınmış olması rezilliği devam ediyor ve bu PKK'lılar en büyük desteği eli sazlı, Sahte Atatürkçü, y-CHP'ye gözü kapalı oy basan solculardan alıyorlar.
En kötüsü de ne biliyor musun Fırat?
Baroları, Mimarlar Odasını, Türk Tabipler birliğini, Kadın hakları, lgbt, küresel iklim krizi örgütlerini ele geçirdi bu zihniyet ve durmuyorlar, durmak bilmiyor Fırat.
Çok kötüyüm Fırat, çok kötüyüm çünkü sen etten kemikten bedenini bu ülke toprakları bölünmesin, Atatürk'ümüzün kurduğu Türkiye Cumhuriyetimizin birliği ve beraberliği bozulmasın, PKK'lılar gençlerimizi ideolojik tecavüzlerle asimile etmesin, Kürtçü yapmasın diye bir savaş verirken, y-CHP'li Sahte Atatürkçüler de bu insanlarla artık gizli değil, açık açık bir ittifak haline ülkemize ikinci bir çözüm süreci yaşatmaya çalışıyor.
Ne diyeceğimi bilemiyorum ama sen en cesurumuzdun, en yiğidimizdin seni aramızdan aldılar...
Umarım ikinci bir çözüm süreci yaşatacak olan ve senin gibi en yiğitlerimizi, en cesurlarımızı aramızdan alacak olan bu kirli ittifaka karşı halkımız uyanır da, benzer şeyler yaşamayız Fırat.
Balkan göçmenlerinin kılı olamayacaklar insanlar, Balkan göçmenlerinin Suriyelileri istememesini eleştiriyor.
Bakın, bu ülkede Balkan göçmenlerinden çok Kürtler ve Aleviler Suriyelileri istemez.
Bunun nedeni de Kürtlerin YPG'sine ve de Alevilerin Esad'ına karşı Suriyelilerin etnik kökeninden, mezhebinden olanların savaş vermiş olmasıdır.
Balkan göçmenlerini o lağım kokan ağzınıza da kendi faşizminizin üstünü kapatmak için almayın artık bir zahmet.
Unutmayın ki bu yaşadığınız toprakları kurtaranların büyük bir çoğunluğu Rumeli'den gelen subaylarımızdı.
Bu ülkede sahil şehirlerinde ve de Trakya'da yaşayanlar 7-8 çocuk yapsa şu an cennettik.
Ama ne yazık ki, ne yazık ki, o insanlar hayvani içgüdüleriyle yaşayan, kabileci içgüdülerini yontamamış insanlar değildi de ülke etnikçi-mezhepçi istilaya uğradı.
CHP istila edildi, y-CHP oldu, ulan sadece y-CHP mi...
Ah be güzelim ülkem.
Ah.
Üstünde yaşamayı hak etmeyen ne kadar canlı biriktirmişsin öyle.
bakın, etnikçi-mezhepçi emperyalizmin, kapitalizmin uşağı ittifak, kendi akrabalarıyla evlenip en az 5-6 çocuk yapıyor.
eğer ülkemizi de aynı barolar, mimarlar odası, türk tabipler birliği gibi içeriden fethetmelerini, özellikle de tek bir kurşun sıkmadan fethetmelerini istemiyorsanız lütfen çok çocuk yapın türkler.
Tunceli'nin, Sivas'ın, Erzincan'ın, Bitlis'in, Muş'un, Hakkari'nin, Van'ın, Şırnak'ın, Diyarbakır'ın, Kars'ın ve ülkemizin haritasını ortadan ikiye böldüğünüzde sağ alt kısımda kalan tüm şehirlerin en medeni ilçesini neden hiç kimse tartışmıyor acaba?
Galiba tek bir medeni ilçeleri olmadığını herkes biliyor da ondandır.
Ne dersiniz?
Haksız mıyım?
Bu arada kanımda zerre Laz kanı varsa top olayım lakin gerçek bu ne yazık ki.
AK Parti’yi biliyoruz. Şahsen Erdoğan’ın her “Türk Milleti” diye yaptığı konuşmadan sonra içinden tövbe ettiğine inanıyorum. Tescilli Türk ve Atatürk düşmanlarının cenazelerinde, anmalarında bakanları, vekilleri hatta Cumhurbaşkanı’nın bizzat kendisini görebiliyoruz.
Ancak “Erdoğan gitsin, biz gelelimci” ittifak çok mu masum?
Erdoğan gidecek içinde Sezgin Tanrıkulu’nun olduğu CHP mi gelecek?
Erdoğan gidecek içinde HDP’nin olduğu koalisyon mu Türkiye’yi yönetecek?
Erdoğan gidecek, Leyla Zana’ya övgüler düzen Bahadır Erdem mi gelecek?
Ali Babacan yeniden bakan olacak, Ahmet Davutoğlu yeniden saçma fikirlerini kurgulayacak...
“Siz, Erdoğan’a alternatif olamazsınız” deyince ne diyorlar? “Saray uşağı!”
Saray uşağı babanızdır. Biz sizin marabanız mıyız? Emir eriniz miyiz?
Sırf Erdoğan gitsin diye HDP’ye razı mı olalım? Sezgin Tanrıkulu’ya göz mü yumalım? Bahadır Erdem’i görmezden mi gelelim?
Bu kavga tamamen “Biz açılımın kralını yaparız” kavgasına döndü ve biz bu kavganın tarafı değiliz.
Davutoğlu parti kurdu alkışlandı,
Babacan parti kurdu alkışlandı,
Akşener parti kurdu alkışlandı,
Muharrem ince “Ben de varım” deyince “Saray uşağı” oluverdi!
Neden? Bu adam sizin maaşlı çalışanınız mı? Sizin kurgularınıza piyon olmak zorunda mı?
Erdoğan düşmanlığı üzerinden bir oyun kurgulanıyor ve bu oyuna düşmeyenler hemen “Saray uşağı” ilan ediliyorlar. Mide bulandırıcı.
Erdoğan’a muhalefet ediyoruz görüntüsü ile Mavi Vatan’a, PKK ile mücadeleye, Soros uşaklarının ceza evinde olmasına muhalefet ediyorsunuz. Bu oyuna düşmeyince de hemen kızıyorsunuz.
Kızmayın! Biz de sırf Erdoğan gitsin diye “Anayası’nın ilk dört maddesi şartlar olgunlaşınca tartışılabilir” diyen Babacanlara destek olacak mide yok.
MHP işin içinde oldukça düzenlenecek Anayası’nın AK Parti içinde meraklısı çok olsa da Cumhuriyeti ayakta tutan kolonlara dokunamayacağını düşünüyorum.
Millet ittifakına şöyle bir bakınca içimden geçen ise “Allah korusun” oluyor.
Erdoğan o koltukta kalıcı olmayacak. ilk seçimde yenilmesi için ihtiyacımız olan tek şey milli bir muhalefet. Bu dinamik ve gerçek milliyetçi cephe kurulabilirse ne Devlet Bahçeli ne Meral Akşener tabanlarını tutamazlar. Milliyetçi cepheye iki parti tabanından da oy yağar.
Sonuç olarak bugün iktidar bizden değil; ancak muhalefet bizden hiç değil. Çok badireler atlattık, muhalefetsizlik badiresini de atlatırız elbet. Umutsuz değiliz.
Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, Ulaş Bardakçı isimli THKP-C'nin kurucu üyelerinden birini anarak Canan Kaftancıoğlu'nun olduğu y-CHP'yi, Ulu Önder Atatürk'ün CHP'sinden daha çok sevdiğini belli etmiş.
Bu zihniyet önce karikatür dergilerini, sonra SHP'yi, sonrasında CHP'yi, sonrasında baroları, sonrasında mimarlar odasını, sonrasında Türk Tabipler Birliğini, sonrasında da kadın hakları örgütlerini, lgbt örgütlerini, küresel iklim krizine karşı duran örgütleri ve de en son olarak bağımsız aktivistlerin örgütlerini işgal etti, haklı davasında olan insanların örgütlerinde en yüksek mevkilere geldi.
Duran Kalkan ile Pervin Buldan'ın arasında hiçbir fark yoktur.
Pervin Buldan ile aynı maskeyi takanların da, aynı yolda yürüyenlerin de Pervin Buldan ile arasında hiçbir fark yoktur.
Bizler Pervin Buldan ile kendilerine aynı maskeyi taktıran küresel sermayenin, küresel gücün karşısında Ulusalcılar olarak Atatürk'ün bizlere gösterdiği yolda, Türkiye Cumhuriyeti sevgisi kalbimizde bir savaş vereceğiz.
Çünkü bizler biliyoruz ki, HDP'nin tasmasını takmış kadın hakları örgütleri, 140journos'un tecavüzcü çalışanı Çağdaş Erdoğan'a, y-CHP'nin tecavüzlerine ses çıkaramıyorken, HDP ile aynı yolda yürüyenler de aynı maskeyi takıyorlar.
Varsın arkamızdan AKP'li iftirası atsın gizli DHKP-CH-P-KK-HDP ittifakının etnik döküntüleri...
Kılıçdaroğlu "YPG Terör örgütü değildir!" dediği an annelerini, kız kardeşlerini, eşlerini YPG'ye ve Rus askerlerine dansöz olarak yollamış olanların bir alışkanlığıdır.
Kılıçdaroğlu'nun CHP'den Atatürkçüleri attığından, CHP'den Atatürkçülüğü tasfiye ettiğinden ve etnikçi-mezhepçi faşist bir diktatör olduğundan kesinlikle söz etmezler.
Kılıçdaroğlu "Annenizi Demirtaş'a ve Kavala'ya yollayın gönülleri hoş olsun." dese, "Emredersiniz pirimiz." der anında yollarlar.
Böyle de Atatürk ve Türkiye düşmanıdırlar.
Yüzlerine çok ağır gelen bir maske, Atatürkçülük maskesi geçirmiş olan Seyit Rıza yoldaşlarıdır her biri.
Orta Doğu'yu mikser gibi karıştıran, Suriye'nin, Libya'nın parçalanmasına neden olan George Soros'un tasmasını şeref madalyası gibi takmış olan Kılıjdar'ın müridi olmuş, Irak işgaline agresif bir destek vererek hayata geçmesi için gerekli son oyu vermiş neoliberal faşizmin öncüsü Türk ve Orta Doğu düşmanı Biden'ın, emperyalizmin-kapitalizmin ekmeğine yağ ve bal süren etnikçi-mezhepçi akraba evliliği faşist organizmaların sevmediği, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün askeri iki yazardır.
Altı Ok'a ölümüne bağlıdırlar, davaları Atatürkçülük davasıdır.
Alevi mezhepçiliği ve Kürtçülük ile hareket etmedikleri için etnik döküntüler tarafından sevilmemeleri de oldukça normaldir.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, herkes onlar gibi soysuz akraba evliliği dağ kaçkını olsun.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, herkes Kılıçdaroğlu "YPG Terör Örgütü değildir." dediği an onlar gibi bunu normal karşılasınlar.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, Özgür Özel Atatürk'ün annesine küfreden Musa Anter'i ölüm yıl dönümünde andığında bu normal karşılansın.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, Özgür Özel PKK'nın kanalına çıktığı an herkes sessiz kalsın.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, Sezgin Tanrıkulu twitter'da Kürd*st*n Bayrağı paylaştığında hiç kimse bunu dile getirmesin.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, Ekrem imamoğlu yönetimindeki istanbul'un Küçükçekmece ilçesine PKK motifli çocuk parkı yapıldığında herkes suspus kalsın.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, TR705 Sezgin Tanrıkulu hapiste Abdullah Öcalan'ı ve FETÖ'cüleri ziyaret ettiğinde kimse bunlardan bahsetmesin.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, Ekrem imamoğlu PKK'lının birini Zabıta Müdürü yaptığında kimse bunlardan bahsetmesin.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, Canan Kaftancıoğlu "Atatürk" diyemediğinde herkes onlar gibi bu rezilliğe alkış tutsun.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, PKK'lı Selehattin Demirtaş ve de FETÖ'cü Osman Kavala hapisten çıkarılsın, kanla kazanılan bu topraklar PKK'lılara ve FETÖ'cülere tek bir kurşun sıkmadan, savaş vermeden teslim edilsin, ülke idari yönetimlere bölünsün.
Bu iki yazarı sevmeyenler istiyorlar ki, herkes Atatürk düşmanlığının bir diğer ismi olan "sosyal demokrat" olsunlar...
Kusura bakmayın etnikçi-mezhepçi faşist, sözde sosyal demokrat akraba evliliği organizmalar, siz belki de son 30-40 yıl içinde büyük şehirlere göç eden dağ, mağara, ahır kaçkını ailelerin etnik döküntü evlatlarısınız ama herkes sizin gibi olacak diye bir şey yok.
Siz bu ülkede söz hakkı olmaması gereken canlılarsınız zaten, yaşadığınıza şükredin.
Çünkü hepinizin atalarına baksak, kesin kez Selçukluya, Osmanlıya ya da genç Cumhuriyetimize karşı yapılan bir isyana katılmıştır.
Ama sizlere rahat batıyor.
Bakın, baroları, mimarlar odasını, Türk Tabipler Birliğini, kadın hakları örgütlerini, lgbt örgütlerini, küresel iklim krizi örgütlerini ve hatta bağımsız aktivist örgütlerini bile ele geçirdiniz, haklı davasında olan insanları koyun güder gibi güdüyorsunuz, onları manipüle ediyorsunuz, HDP'nin isteği doğrultusunda hareket etmelerine neden oluyorsunuz, yetmiyor y-CHP sizin zaten şu an, sizden olmayanı dışlıyorsunuz.
Seyit Rıza yoldaşı yüzlerinizi, Atatürkçülükle kapatmışsınız ve iğrenç bir maskeli balo oynuyorsunuz.
Bir de istiyorsunuz ki, bunu fark eden zeki insanlar, sizin bu mezhepçi Alevilik ve etnikçi Kürtçülük hareketinize ve planlarınıza laf etmesin...
Siz ne kadar bağnaz insanlarsınız yahu?
Ulan bu ülke yönetimi y-CH-P-KK HD-P-KK ittifakınıza, yani Siyasal Alevicilik ve Siyasal Kürtçülük ittifakınızın eline geçse ve güç sizde olsa hiçbir şekilde sizlere muhalif olanlara karşı tepkisiz kalmaz, hepsini susturmak için elinizden geleni yaparsınız...
Zaten Kılıjdar elinin uzandığı televizyon kanalı Holk TV'de y-CHP içerisindeki tecavüzlere sessiz kalmadığı için Barış Yarkadaş'ın programını sonlandırmadı mı?
Zaten Kılıjdar ve siz onun etnik döküntü müritleri sizlerin Atatürk düşmanı kabileci canlılar olduğunuzdan bahseden kim varsa ad hominem üzerine itibarsızlaştırma hareketi düzenleyip iftiralar atmıyor mu?
Öyle bir partizanlığınız, öyle bir bağnazlığınız, öyle bir kabile içgüdüsüyle köpek sürüsü gibi saldırma yetiniz var ki, ben sizlerden tiksiniyorum.
Tiksiniyorum çünkü sizler Siyasal islamcılığa da, AKP'ye de aslında bu ülkeyi, Ulu Önder Atatürk'ümüzü sevdiğiniz için karşı değilsiniz.
Nasıl ki AKP'liler dindar olduğu için AKP'ye oy veriyorsa, sizler de mezhepçi birer Alevi ya da etnikçi bir Kürtçü olduğunuz için tüm yanlışlarına rağmen, Amerika emperyalizminin ve kapitalizminin Türkiye ayağı konumuna getirdiğiniz y-CHP'yi bu bağnazlıkla savunuyorsunuz.
Gerçekten utanmazsınız, gerçekten utanmaz, arlanmaz birer Soros tasmalılarının tasmalısı konumundasınız.
Bu ülke hiçbir zaman sizler gibi insanların eline bırakılmamalı.
Bunu her geçen gün kanıtlıyorsunuz.
Nerede kadrolaşsanız kendinizden olmayanı, Türk'ü, Türkçüyü, Atatürkçüyü, Kemalist'i, Ulusalcıyı, Türkiye'ye dair en hafif bir sevgi kırıntısına sahip olanı susturuyorsunuz, dışlıyorsunuz.
Çünkü sizler de aslında Türkiye'nin değil Amerikan'ın, Türkiye'nin değil Esad'ın, Türkiye'nin değil Fransa'nın, Türkiye'nin değil iran'ın yanında yer aldığınızı çok iyi biliyorsunuz.
Cidden çok utanmazsınız.
Tükürsem tükürüğüme yazık.
Hadi gidin akraba evliliği ile çoğalmaya devam edin ve 140 iq'den düşük organizmalar olarak sağa sola saldırmaya devam edin.
Mezhepçi Sahte Atatürkçü işgali altında, az bir Kemalist oranı bulunan SHP de aynısını yapmıştı, dönemin PKK sempatizanlarının partisi, dönemin HDP'si HEP ve DEP ile ittifak kurmuştu.
Sonrasında pişman bile olmadılar.
Çünkü aynı amaç doğrultusunda hareket eden etnikçi-mezhepçi insanlardı ve ittifakları Türkiye'yi seven, Türklüğe dair sevgi besleyen insanlara karşı bir ittifaktı.
Bir nevi oligarşi yani.
Azınlığın çoğunluğu yönettiği, azınlıkların devletin kılcal damarlarında kadrolaştığı bir yönetim hayalleri vardı, fakat sandığa çakıldılar.
Yine aynısı yaşanıyor.
Tarih tekerrürden ibarettir.
Gerçi bunlarınki tekerrür değil, sosyal medyanın ve o zamanlardan bu zamanlara kadar milli bilinci azalan bir gençlik olduğunun farkındalar.
Şerefsizlerin ve haysiyetsizlerin en çok korktuğu, en çok çekindiği birlik ve beraberliktir.
Eğer "Ulusçular" adı altında bu birliği sağlamayı başarabilirsek, emin olun karşımızda hiçbir emperyalizmin, kapitalizmin tasmalı alt kimlik edebiyatçısı köpeği duramaz.
Türkçü, Kemalist, Ulusalcı, Ülkücü kardeşliği gerçek olduğu an, tek bir etnikçi-mezhepçi grup sosyal medyada bize karşı koyamaz hale gelir.
Sadece bu da değil, gençleri bilinçlendiririz ve sahte sol esaslı faşizm oğlanlarının onları devşirmesini bile engelleyebiliriz.
Nasıl fikir ama?
Edit: Ülkücüler islamcıdır demeye gerek yok.
Her ülkücü islamcı değildir, tam aksine Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ümüze saygı ve sevgi besleyen ülkücüler çoğunluktadır.
Ülkücüler Atsız okur, Atsız anti-islamist bir yazardır...
O yüzden ülkücülerin büyük bir çoğunluğu islamcı değildir.
Ayrıca diyelim ki bu insanlar islamcı, vatanlarını, milletlerini seviyorlarsa bu tek bir sorun teşkil etmez.
Ben gidip günümüz yCHP'sini Alevi mezhepçileri ele geçirdiği ve Kürtçülük yaptıkları için "Atatürkçüler Alevi Mezhepçisi Kürtçülerdir, Kemalistler Alevi mezhepçisi Kürtçülerdir!" diyemem değil mi?
Çünkü onlar sadece sızıntıydı ve Atatürkçülüğü bir maske olarak kullanarak yCHP'yi içeriden fethetti...
Aynı şekilde ülkücülerin içerisinde de islamcıların olmasına şaşırmamalı.
Çünkü dinine bağlı olduğu gibi ülkesine, milletine, bayrağına bağlı, kanına, Türkiye'ye toz kondurmayacak islamcı Ülkücüler de var.
Yani sizlerin de bunu söyleme hakkı yok.
Gördüğünüz gibi korkuyorlar bu ittifaktan arkadaşlar, böyle bir ittifak gerçekleştiğinde tek bir Alevi Mezhepçisi, Yılmaz Güney hayranı Kürtçü ağzını açamayacak diye korkuyorlar...
Yönetimindeki günümüz Atatürk düşmanı YCHP, Seyit Rıza haininin ingiltere'ye yazdığı ihanet mektubunu hatırlatacak eylemlerde bulunuyor.
Bush'un Irak işgalini, Patriot yasasını, 1994 Suç Yasasını agresif bir şekilde destekleyen neoliberal faşizmin öncülerinden Türk ve Ortadoğu düşmanı Biden'ı savunan George Soros aşığıdır kendisi.
Sanıldığının aksine Kılıçdaroğlu yüzsüz değil, binbir surat bir organizmadır.
Gün gelir Atatürkçüleri attığı ve yerlerine Seyit Rıza yoldaşlarını getirdiği CHP'de Atatürkçü rolü yapar, gün gelir "YPG Terör Örgütü değildir!" der, sonrasında Milliyetçilik dersi vermeye kalkar.
Hasan Sabbah fedailerinin her dönem, her an farklı kılıklara büründüğü gibi, kendisi de kılıktan kılığa bürünebilir.
Ama AKP'de megri megri dedi, Osman Öcalan'ı TRT'ye çıkardılar, tamam belki de kırmızı bültenle aranmıyordu Osman Öcalan, bu büyük bir yalan ve propagandaydı lakin oldu bunlar.
Hem bizim de hakkımız yok mu ikinci bir çözüm süreci, ülkeyi idari yönetimlere, özerkliklere bölecek olmaya CHP olarak?
Bu arada Sivas, Erzincan, Tunceli kırması bir Alevi olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki, CHP Türkçüdür, Atatürkçüdür, Kemalisttir.
Sakın bunlara inanmayın arkadaşlar!
Sakın!
Atatürk'ün annesine küfreden Musa Anter'i ölüm yıl dönümünde anan Özgür Özel'in böyle bir şey yapabileceğine nasıl inanabilirsiniz?
Hem de üst üste milletvekili adayı olup kazanamamasına rağmen ısrarla Kılıçdaroğlu'nun üst üste milletvekili adayı gösterdiği bu Alevi kardeşimize?
Cidden neden üst üste milletvekili adayı olup kazanamamasına rağmen Kılıçdaroğlu kendisini kazanana kadar aday göstermişti ki?
Gidin oyları CHP'ye basın bakayım.
Parti içi demokrasi yok, Türk, Türkçü, Ulusalcı ve Kemalist olduğunuzda atılıyorsunuz.
Kürt ve alevi kanı taşımıyorsanız sizlere büyük bir mobbing uygulanıyor CHP'de ama ülkeye demokrasi getireceğiz daha biz!
Tabii bu demokrasi sadece Alevicilere ve Kürtlçülere olacak ama neyse.
Bakın Alevi ve Kürt demiyorum, Alevici ve Kürtçü diyorum zira mezhepçi ve etnikçi olmayan Alevi ve Kürtlerde var.
Yine de durum bu, hadi gidin basın oyları bizlere, durmayın.
Arkadaşlar 1990-2005 yılları arasında binlerce kadın intihar ediyordu doğuda.
Aslında bunların hiçbiri intihar değildi, lakin töre gibi kavramlara sahip töreristler aşiretlerindeki kadınlar kuzenleriyle evlenmek istemediğinde ya da birileriyle seviştiğinde onları katlediyordu.
Tabii bu insanlar büyük şehirlere göç edip istilalarına başladığı gibi ve artık intihar süsü veremeyecekleri için kadın cinayetleri de patlak verdi.
Hayır işin en tuhafı ne oldu biliyor musunuz?
Bu törerist maymuniler kadınlarını katlettikçe, kadın hakları örgütleri eylemler yapmaya ve bu töreristlerin terör örgütü PKK'nın kurucularından Sakine Cansız'ın posterlerini taşımaya başladı ellerinde.
Neden?
Çünkü bu töreristler zamanında kendileri gibi Selçukludan genç Türkiye Cumhuriyetimize kadar isyanlar yapmış olan iran milliyetçisi eluvilerle bir araya geldi ve bütün kadın hakları örgütlerini, lgbt örgütlerini, küresel iklim krizi örgütlerini ve hatta hayvan hakları örgütlerini, bağımsız aktivistleri koyun güder gibi gütmeye başladı.
Bakın tehlike sandığınızdan çok daha yüksek.
Yazamayacağım çok şey var, lakin farkındaysanız eluviler Sünnilere kız vermediği gibi, Kürtler de Türklere kız vermiyor.
Adamlar gerekirse akraba evliliğiyle çoğalıyor, tanıdığım tüm Kürtçü ve eluvici arkadaşlarımın ablaları kuzeniyle evlenmişti ve bu evlilikler kadınların isteğiyle de olmuyor, zamanla bu düşünceye alıştırılıyorlar.
Gerçek Atatürkçüler ve AKP'liler fikir ayrılığında olduğu için oy vermeye gitmiyor, falat Barolar başta olmak üzere, Mimarlar Odası, Türk Tabipler birliği ve daha sayamayacağım pek çok mesleki örgüt bu eluvici ve Kürtçü ittifakın sonucunda onların istediği insanı başa getiriyor, başkan yapıyor.
Mesleki örgütlerin başına Kürtçü bir başkan geldiğinde de aidatlar ekşi sözlükte hesap olarak dönüyor kendileri gibi insanlara.
Büyük bir istila içerisindeyiz, y-CHP'yi bile istila ettiler biliyorsunuz, HDP'leşti parti, Kürtçü olmayan, Türkiye'yi seven dışlanıyor y-CHP'de.
Gördüğümüzün dışında başka bir tablo var fakat farkında değiliz.
Yavaş yavaş içeriden fethediliyoruz lakin bu istila istanbul, Ankara, Antalya, izmir ile sınırlı kalmayacak.
Çünkü şu an istanbul'da kimin kazanacağını Kürtçülerin, yani HDP'lilerin oyları belirlerken, bundan 20-30 yıl sonra bu hızla çoğalmaya devam ederlerse HDP'li bir Belediye Başkan adayı bile kazanabilir.
Biz Türkler oldukça saf ve masumuz.
Artık üzülmüyorum bile, acıyorum bu halimize.
Çünkü ülkenin 140 üstü iq'ye sahip bütün gençleri aşırı radikal sol partilere dahil ediliyor tanıdıkları akademisyenler ve öğretmenleri sayesinde.
Ben bunu görüyorum çünkü kendimde bir nevi eğitimciyim, online ders veriyorum ve çocukları SAT sınavına hazırlıyorum.
SAT sınavı dediğimiz şey Canada ve Amerika'da eğitim görmek isteyen, Robert Koleji ya da 140 iq üstü öğrencilerin gidebildiği, devletin 140 iq üstü çocuklara özel eğitim verdiği liselere gidebilen çocukların başarılı olmak istediği ve Türkiye'den kurtulma şansları olan bir bir sınav.
Fakat inanır mısınız?
Bu çocukların her biri bir sol partilerde üye şu an ve ben bunu görüyorum, daha lise yıllarında aşırı başarılı oldukları için muhatap oldukları akademisyenlerin, onlara verdiği makalelerin, Ermeni Soykırımı ya da Rum soykırımı ile ilgili olduğunu kendi ağızlarından dinliyorum.
Bu şekilde devam edilmemeli.
Devletin artık bir şeyleri kontrol altına alması gerekli, çünkü yavaş yavaş gençlerimizi de Kürtçü yapıyorlar fakat hiç kimsenin umurunda değil bu durum.
Eğer bu şekilde devam edilirse de ülkede "Ulusalcılar" adı altında Türkçü, Ülkücü, Ulusalcı, Kemalist, Gerçek Atatürkçü birliği kurulmalı, karşımızda da Küreselciler yer alacak, yani küresel sermayenin, emperyalizmin, kapitalizmin ekmeğine alt kimlik edebiyatı ile yağ ve bal süren, üniter yapımızı, ulusal birliğimizi Kürtçülükle, Alevicilikle tehdit eden sahte sol, esaslı faşizm oğlanları yer alacak.
Tek çaremiz de bu "Ulusalcılar" ya da "Ulusçular" adı altında Türkçülerin, Kemalistlerin, Gerçek Atatürkçülerin, Ulusalcıların ve Ülkücülerin bir araya geleceği ittifak.
Sosyal medyada halkımız algı operasyonlarıyla yönetiliyor farkında bile değilsiniz.
Bunu durduracak birlik, beraberliğe sahip Ulusçu bir ittifak lazım bizlere.
Yoksa gerçekten çok kötü olacak.
Bakın açık açık söylüyorum, eğer 140 iq öğrencileri sol partilere dahil etmeye devam ederlerse, gelecekte o altın çocuklar derslerden başlarını kaldıramadığı, hayatları hapsolduğu için onlarla yakınlık kuran Kürtçülerin ağlarına daha fazla düşerlerse, gün gelecek ve her yerde söz sahibi olduklarında kendi kanlarına, ırklarına farkında olmadan ihanet edecekler.
Vücudunda "Selehattin Demirtaş, Osman Kavala serbest bırakılsın!" diyen güruhları çağrıştıracak bir dövme varsa sildirsin tabii...
Bahsettiğim tabii ki de kadın hakları, lgbt, küresel iklim krizi örgütlerini ve de bağımsız aktivistleri koyun gibi güden Türkiye'nin sahip olduğu tek sol, Kürtçü faşist sahte solu çağrıştıracak bir dövme.
Eğer sen çok sevdiğin sevgilin seni kullan at yapıp ayrıldığı için feminist örgütlere katılmış saf ve masum bir kızsan ve de 140Journos çalışanının tecavüzüne neden feminist arkadaşlarının ses çıkarmadığını çözemediysen hayatın boşa geçiyor demektir.
Yani sırf 140Journos'un Kürtçü bir kanal olduğu için ve feministlerin tasmalarının Kürtçülerin, PKK'lıların elinde olduğunu idrak edemediysen.
Aynı şekilde Türkiye'de bir sosyalist olduğunu iddia ediyorsan, bu durumu da çok fena acırım.
Çünkü Türkiye'de sol yoktur.
Herkesin bildiği muhafazakar, Türk milliyetçisi bir sağ vardır.
Ki bu da haklı olarak Dünyadaki tüm ülkelerin bir yıl boyunca toplamda teröre verdiği can kaybının dört katı her yıl şehit veren bir ülke olduğumuz için ortaya çıkmış bir Türk milliyetçiliğidir.
Lakin herkesin bildiği bu muhafazakar, Türk milliyetçisi sağ dışında, bir de Alevi mezhepçiliği ve Kürt milliyetçiliği ekseninde devam ettirilen gizli bir sağ vardır.
Bu etnikçilik-mezhepçilik sol kisvesi altında süregelir lakin hiçte öyle değildir, özünde faşizm içerir.
Yani kıssadan hisse bu olayı uzatabiliriz fazlasıyla ama olay bundan ibaret.
Eğer her yıl dünyadaki tüm ülkelerin toplamda teröre verdiği can kaybının dört katı teröre şehit veren bir ülkede yaşıyorsanız Türk milliyetçiliği, Ulusalcılık, Türkçülük, Ülkücülük gibi ideolojiler hayatı boşa harcatmaz.
Tam aksine saf ve masum insan kitlelerini gözlerini açar ve onlara terör sempatizanlarının görmelerini istemedikleri gerçeklerden söz ederek, onları bu sahte sol-gizli sağ ideolojilerin zehrinden temizlersiniz.
Avrupa birliğine girmek istemek değil, çoğunluğu Müslüman bir ülke olarak girebileceğini düşünmek cehalettir.
Cidden ne yapsın seni elin Avrupalısı?
Ne yapsın?
Git Avrupa'da da 5-6 çocuk yap ve o ülkelerin de demografik yapısını mahvet öyle mi?
Yok abiciğim, öyle bir dünya yok.
Belki siz Avrupa'ya girecek olduğunuza inanacak kadar aklınızı ekmek peynirle yediniz ama Avrupalı elbette ki yemedi.
Avrupa Birliğinin, Birleşmiş Milletlerin tüm dayatmalarını, Avrupa Birliğine girme hayaliyle gerçekleştiren AKP'nin, bize çözüm süreci adı altında yaşattığı o kötü günleri unutmamışsınızdır herhalde.
Ben de unutmadım şahsen.
Her ne deseler yapıldı, her ne söylense "tamamdır" denildi.
Fakat yine de Avrupa Birliğine alınmadık.
Üstüne üstlük "Çözüm sürecini AKP 'Ulusalcılardan' oy kaybediyordu o yüzden bitirdi, hem ihaleleri istedikleri insanlara veremeyeceklerdi sırf o yüzden bitirdi, bu iki neden yüzünden Avrupa Birliğine alınmamızı istemedi AKP. Yetmez ama evet demek en doğru seçenekti o zaman!" diyen DSiP'li utanmaz Baskın Oran klonları türedi.
O utanmaz insanların seslerini bir daha dinlememek üzere de videoyu izlemeyeceğim, bir kez izledim ve o esnada dişlerimi sıkıyordum, aynı hataya tekrar düşmeyeceğim.
Ne denilir?
Gerçekten ne denilir ki abiciğim.
Söyleyecek pek bir şey yokta.
Gecenin bu saatinde düşündükçe bile sinirlerimi bozuyor bu insanlar.
Aynen, Muharrem ince hakkında tek bir haber yapmayan Küresel sermayenin ve Küresel gücün kanalı değil mi bu?
Şu an küreselci çetenin adamı Kılıçdaroğlu olduğu için onun karşısında yer alan bir insan Atatürkçü, Kemalist ve Ulusalcı olsa bile haberlerini yapmayan kanal...
Ama haktır Türk halkına, Fox Haber izleyin siz sadece.
Bu şekilde kendi ellerinizle CHP'yi içeriden fetheden yapının tek bir kurşun sıkmadan ülkeyi de içeriden ele geçirmesine neden olun gaza gelip.