etiketin şişeyi sardığını ve bunu istiyerek dahi değil, güç bela, yapıştırıcı zoruyla yaptığını göz önünde bulundurma gafletine düşersek, s.kimde bile değilsin demekle aynı manaya gelen harfler, sözcükler.
köpek davranışlarından deyim çıkarma işlemi sırasında dilimize karışır gibi olmuş ama sonra üstten sallanıyor mu ki diye soranlar sayesinde dışlanmış eylem. esasen alttan kuyruk sallamak bir olaya çok sevinip de belli etmemeye çalışırken istemsiz hareketler yapmaktır. misal şu durumda;
ayşe sevgilisi faruktan ayrıldığında togayın alttan kuyruk salladığını görmeyen kalmamıştı. açarsak togay ayşe'ye yazmayı düşünsede faruktan korktuğu için bu isteğini gerçekleştiremiyordu. fakat ayşe faruk'un kıçına tekmeyi basınca her ne kadar faruk'a saygı duysa da togay sevincini gösteren saçma sapan hareketler yapıyordu.
nightwish in kıllısı olarak adlandırılabilir. nightwish gerek kelime olarak söylenirken gerek müziksel açılardan dinlenirken nasıl ruhu eziyor, parçalıyorsa sevecenlikle; knightwish de o kadar tecavüz etkisi bırakır.
wall of death ingilizce tamlamadan türkçeye devrşirilmiş. hasan hüseyin ayçiçek yağı misali bir eylemdir. gerekli yetenekler varsa minumum 4 yıldız verir.
alt ve üst kavramları yer çekimine istinaden yaratılmış daha sonra gerek futbol ile gerek hiyeraşi ile anlamı çetrefilleştirilmiştir. kişinin altı kıçı ve sonrasına tekabül eder. üst ü ise genelde memeucu ve yukarısını kapsayan bölümüdür. altüst olan kişi kıçını başını yerçekimine kurban vererek karışmıştır. karışmak önemli zira bilinçli olarak altın üste getirilmesi altüst olmak olarak adlandırılmaz. amuda kalkmak olur, takla atmak olur vs vs.
altta kalan kavramı soyutlaştıkça içine güç girer. gücün iterek altı aşağıya mahkum ettiği ilişkilerde üst yer çekimsiz ortamda yaşamayı başarmış sayılır. üst kavramı ise daha çok alta bağımlı yaşar. her şey bir şeyin altında olabilecek iken, bazı şeyler asla üstte olamazlar.
sonuç olarak şaftı kaymak, maymuna dönmek gibi argo deyimlere takbül edebilen altüst olmak kendi içinde dünya düzeni olarak bellenebilir. aynı zamanda nasıl koydu ama pascal nouma'yı da unutmamak gerekir.
Bir başarı elde edip de o başarıya küçümseyeci laflarla dil uzatanları susturmak mı desem, aman bende bir laf edeyim altta kalmayayım güdüsü mü desem, aman ne dersem diyeyim, işte o amaçla ağızdan çıkan, karşı tarafın kulaklarında çınlarken de alaycı olmasa da bir gülümsemenin eşlik ettiği placebonun ta kendisidir.
hadi gelin kendimize itiraf edelim, bize göre kolay olmasa da karşımızdakine göre kolay olamaz mı? bence olabilir. ama yılan benim hareketlerimi yapsa beli kırılır öyle diyim sana. o kadar kıvrağımdır menşeili bir iç çemkirmesi değil de nedir bu? bence öyle.
hadi bir de karşı tarafından gözlüğünden bakalım, dört göz dört göz demeden yapalım bunu. -o kadar kolay değil! -e kollaay! reklam giriyor görüyormusunuz araya hemen. neden empati bir reklam çeşidir çünkü. reklamlarda empati kurduran marka çok satar. bu da böyle bilinsin.
50 karaktere sıkışır açamayız diye sanırım kimse yeltenmemiş. ama tarih yazıldı bugun, hem de futbol sahasında, basket salonunda, tenis kortunda değil, bizzat amerika birleşik devletleritemsilciler meclisi dış ilişkiler komitesinde stratejik ortağımız diye bildiğimiz a.b.d. tarafından bizim için sözde ermeni soykırımı, onlar barbar türkler tasarısı 27 evete karşılık 21 hayır ile kabul edildi.
Tasarı belirsiz bir süre sonra Genel kurulda oylanabilir. Oylanırsa ve oylamadan evet oyu baskın çıkarsa o zaman dünyanın süper gücü olarak tabir edilen amerikada ermeni ve soykırım kelimelerini tanıma mecburiyeti gibi, açılabilecek davalarda tazminat gibi bence daha da kötüsü genel geçer bilgi olarak barbarlık ithamları gibi haksız iddialara maruz kalabileceğiz.
benzer bir örneği fransada gördük. "adamlar soykırım yokturu" cezalandırmaya çalıştılar. amerika eyaletlerinde "soykırımı tanımayanlar umumi otoparklara park edemezler" gibi saçma yasalar karşımıza çıkabilir. tabi ki bu bahis ettiklerim hep maddiyata yönelik kısıtlamalar, yasaklar. fakat acı ve acı olduğu vehamet içersinde kabız edecek gelişmeler ise, hollywood makamından filmler, aşağılanmalar ve püsurlar olacak. Tüm dünyanın karşısında büzüm büzüm büzelen, ezim ezim ezilen tarihten nefret eden genç kuşakları barındıran almanlara kardeş geldi çığlıkları vs.
ve daha tahmin edemediğimiz hinliklere yol açacak bu tasarı, ne gariptir ki tam teröre verdiğimiz şehitlerin üzüntüsü ardına gizlenerek ortaya çıktı. sanki arada bir bağlantı mı var nedir bilemedim ben?
gelelim hepsiburada.com a bu yorumu neden silmezler bilinmez.
"Evet urun harika bişey. bende 5-6 tane var canım d-sıkıldıkça açıp yazıyorum. 250 sayfa beyaz hamur a4 defter
vista gibi dandik işletim sisteminde ekranda klavye çıkıyor ondan yararlanabiliyosunuz. dokunmatik ekranların devri geliyor.
urun pahalı. pusuda bekleyin. teknooji bu glişip duruyo"
bu yorumun alet ile alakası yok. işin komik tarafı bu yorum 11 kişi doğru bulmamışken, 9 kişi doğru bulmuş.(hoş bu it herif kendisi girip girip doğruya da basmış olabilir.)
popçunun anası topçunun babası baskın olur derler. oo yüzdendir ki popçu adam /kız daha bir feminen yollarda gezinebileceğinden(şarkıcı olmak için 35 adamla yatan superstar) baba uğraşmaz, anneye devreder.
baba lafının geçmemesi bu türk adetine bir göndermedir aslında.
byte editörleri tarafından oluşşturulmuş sanal karakter. güzel düşünmüşsünüz, f1 yardım tuşudur bir çok programda(neredeyse hepsinde) ama ne bileyim bir yanlışlık var. bir anlam kayması, algı sürçmesi var.
yani tamam bilgisayardan anlıyorsunuz da dünyadan kopmuşsunuz be anam. f1 diyince akla 500 beygir 300 km filan gelir... olmamış 5 üzerinden 1.49 dan bıraktım.
teknolojiyi iş hayatına entegre edebilmiş şoför. ama entegre ederken bocalamış, sapıtmış. her dakka elinde telefon zar zor çıkan sesi duymaya çalışıyor. bir de insanlıktan nasibini teknoloji kadar alabilseymiş daha iyi olurdu. herif yavaş giden skutıra arkadan değdirdi resmen. gençlerin irkilmesi ne komik ne dramtikti, sadece g.t korkusuydu, ölüyoruz mu lan yoksa korkusuydu. yazık.
bu sözü kesin itülü bir profesor demiştir ilk defa bak buraya yazıyorum. çok pis itü koktu oğlum. al benden de ekürisi gelsin, alabileceği hacmi olan bardak dolar.
