Dikkat ediyor musun çevrene ? sessizleşen insanlara ? Parkta otururken muhabbet etmek istiyorsun ve arkadaşın yanında, ilk 2 dakika güzel geçiyor ve telefonuna mesaj geliyor. Ya sevgilisinden ya arkadaşlarının birinden yada ailesinden. 10 dakika sürecek muhabbeti 1 saatte anca anlatıyoruz birbirimize. Ardı arkası kesilmiyor mesajların yada aramaların yada bitmek bilmeyen telefon görüşmelerimizin. Telefonumuza gelen bir arama/mesaj bizi hayattan koparıyor.
Dikkat ediyor musun yöneltildiğine ? Para Para Para.. Sana çekiyor kendini. Çünkü zaman öyle bir zaman olmuş ki herkes paraya bakar olmuş. insanlık, içtenlik, saygı, sadakat vs.. bunlar hep ikinci planda kalır olmuş. Paran varsa çevrende yapmacık hareketleriyle; insanlar utanmasa götünü yalayacak seviyeye gelmiş. Kim üstüne alınırsa alınsın umrum da değil! Azcık saygı ya Azcık saygı !!!
Farkediyor musun dünyanın yaşanmaz hale geldiğini ? Farkedemiyorsun değilmi ? Dünyanın en güçlü ülkeleri var ta geçmiş yüzyıllardan beri. Onların atar damarlarında kan yerine para akıyor. Bölerek, parçalayarak, insanları birbirine düşürerek yönetiyorlar. Çünkü ne namus kalmış nede saygı kendi benliklerinde.
Neden lüks parayla ? Neden huzur parayla ? Neden insanlık parayla bir bütün ? Para olmasa hayatımızda her insan lükslüğü yaşasa nasıl olurdu ? Senin o fakir gözüyle baktığın üstü başı batmış insanlar, açlıktan kırılan ve ölen insanların hakkı yokmu lüks yaşamaya, güzel giyinmeye, güzel kokmaya ? Belki o adam giyinince lüks içinde yaşayınca ayrı bir karizma çıkacak içinden bilemezsin ?
Bunları yazmak bile bir lüks belki kazanılan paranın aşşağı seviyede kazanan insan için. Düşün bak burda bile aşşağı seviye! Şu para denen illet öyle bir işlemiş gibi damarlarımıza insanlara seviye belirler olmuşuz.
Dış Dünyanın Acı yaptırımları.
Sen egosu hat safhaya ulaşmış, insan kılığındaki mahlukat!! Vazgeç artık güzelliğinden bahsedip çirkinleri yerin dibine sokma merakından. Sen boş bir beyinden başka bir şey değilsin!! Hatta ve hatta egoist ve bencil düşüncelerinle çirkinin ta kendisisin!! Ne güzelde biliyorsun bir gün eser kalmayacağını o şaşalı gösterişinden!!
Çoğu şeyin farkında olmana rağmen neden sorgulamıyorsun yaşamı ? Yoksa popüler kültürün sana dayattığı egoist düşünceler mi sana engel oluyor ? Son model arabalardan, en iyi marka cep telefonlarından birine sahip değilsen ezik mi hissediyorsun kendini ? Yoksa insanların içinde o son model arabadan inince egon mu tatmin oluyor ?
Ulan o şaşalı havalarından, kırıcı ve itici konuşmalarından, lanet olasıca mükemmellik arayıştan, hep bana hep bana diyen bencil yönlerinden kurtulmanın zamanı gelmedi mi ? Evet. Geldi de geçiyor bile. Başarabilirsin buna inanıyorum ve en kısa zamanda uygulamanı istiyorum senden.
Çık şu hayal dünyandan ve gerçeklerle yüzleş. Korkma hayatın sana çektireceği acılardan, üstüne git onların ve asla yılma kendini aramaktan. Kim olduğunu bulmaya çalış, keşfet şu içinde yatan huzur ve mutlulukla harmanlanmış benliğini!! Bir kimseye veya bir şeye özenmenin faydası yok sana. Kendi benliğindeki o güç yıldırmayacak seni Kim'liğini arayışından.
Sıkılacaksın bundan, egon seni dürtecek, bak ben buradayım deyip pis pis sırıtacak sana. Ama gerçek huzura ve mutluluğa o kendini bulduktan sonra ereceksin unutma.
Bu Okuduklarından sonra teknoloji düşmanı olma sakın!! Onları doğru ve faydalı bir şekilde kullanmayı öğren. insanlık düşmanı olma sakın!! Onları gözlemle ve koru dış dünyanın pisliğinden!!
ateşe tapsın, şeytana tapsın, tanrıya tapsın, isterse hiç bir şeye tapmasın, günümüz diliyle ateist olsun. ilk önce saygı olmalı insanlarda, her dine ve her inanışa karşı. insanlar dini ve tanrıyı kabul etmeyebilir. önce saygı çerçevesi içerisinde konuşmak gerekir. bir anda sinirlenmemeli insan, kendi görüşlerine inanmayan insan modeline. çünkü bilemezsin karşındaki insanın başından geçenleri. zıt görüşteki insanlar konuşarak birbirilerine faydalı olabilirler ve bilgi alışverişi yapabilirler. şunu unutmamalı ki insanın kendi benliğinde bir tanrı modeli yatar yani bir şeye inanma gereksinimi duyar. benliğindeki tanrısı eksik bir insan her zaman arayış içindedir. her ne olursa olsun kendi benliğinde yatan tanrıyı bulacaktır. burada önemli olan insanın kendi benliğini keşfetmesidir. yaşanmışlıklar insanın benliğinde bir boşluk yaratır. bu boşluk tanrı boşluğudur. ''Ben tanrıyı bulamayacağım'' dememeli bir insan bu arayışta. bir pagan bir buda bile kendi benliklerini bulduklarında tanrıyı keşfetmişlerdir ve çevresindeki insanları bilgilendirmeye çalışmışlardır. Önemli olan içte yatan tanrı modelini bulmak. öte yandan dini görüşü tanrı olan bir insan karşı görüşteki insana ön yargı ile yaklaşmaması gerekir. önce sorgulaması ve sorgularını karşılıklı soru ve cevap eşliğinde tamamladıktan sonra her şey bambaşka olabilir. kısaca biraz daha insan olabiliriz.