yıllardır gay sanıp kendimi kandırdığım hayatımın aşkı meğer gay değil biseksüelmiş ve evet şu an bir kızla birlikte. yani sorun genel değil gayet kişiselmiş. hayat resmen benimle oyun oynuyor.
avukatlar birer hukukçu olarak kuvvetler ayrılığının bir kolunu temsil ederler. bu açıdan yaptıkları iş son derece önemlidir. ayrıca bu işi ve hukuk okumayı çok kolay sananları, sadece tek bir konudaki birbirinden farklı yargıtay daire kararlarını incelemeye davet ederim.
Şehrime gel sevgili.
Yarın çık gel.
Bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel.
Gel ki bu şehir adımlarınla anlamlansın.
Gel ki bu şehir nefretim olmaktan çıksın.
Gel ki nefes alayım.
Gel.
aklıma konuyla ilgili yaşadığım bir anımı getirmiştir. hukuk fakültesinin ilk dersinde medeni hukuk hocamız kendini tanıttıktan sonra bizlere, bu dünyada adaletin olmadığını düşünenler elini kaldırsın demişti. sınıfın çoğunluğuyla birlikte o gün ben de el kaldırmıştım. hocamız çok sinirlendi ve bizlere şu an allah'a şirk koştuğumuzu ve katiyen allah'ın adaletini sorgulamamamız gerektiğini söylemişti. Ne zaman bu konuyla ilgili ilgili düşünsem aklıma o hocam gelir.
benim için türk sinemasının yüz akıdır. atıf yılmaz'ın dönemine göre ne kadar yaratıcı bir yönetmen ve müjde ar'ın ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu bir kez daha anlarsınız. konusu itibariyle gerçekle hayal dünyasının birbirine karıştığı kahire'nin mor gülü isimli woody allen filmi ile de benzerlikler içerir. her ikisi de izlemekten hiç bir zaman bıkmayacağım filmlerdendir.
hala önemli olanın ne olduğunu görmek istemeyenlerin ortaya attığı argüman. önemli olan bu çocuğun hangi görüşe sahip olduğu ya da o evden hangi amaçla çıktığı değil. önemli olan bir çocuğun yaşam hakkının elinden alınması. sizler sırf aynı ideolojik görüşe sahip değilsiniz diye bir insanı öldüremezsiniz ya da o eylemi meşrulaştıramazsınız ki anayasa madde 15/2'de yer aldığı üzere 1. fıkrada belirtilen istisnalar haricinde yaşam hakkının dokunulmazlığı esastır. umarım tek bir insan hayatının dahi dünyadaki bütün ideolojilerden daha değerli olduğunu bir gün fark edersiniz.
dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne
allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
oynasınlar türküler söyleyerek yıldızların arasında
dünyayı çocuklara verelim
kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi
hiç değilse bir günlüğüne doysunlar
bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
çocuklar dünyayı alacak elimizden
ölümsüz ağaçlar dikecekler.