icki nedir bilmeyen bünyenin, nasıl ayyaş olabileceğini pek güzel özetleyen şarkı, ibrahim tatlısesi sevme sebeplerinden biri. felek benim yazımı kışa çevirdi mısrası ankaranın baharını haram etti şeklinde devam ettirilebilir.
bir gün öncesinde dondurma yemiş, iki gün öncesinde bütün gün dolaşmış, üç gün öncesinde ise şenlenmem lazım diye iki konsere iştirak etmiş ve yataklara düşmüş insandır. gerçi pek fazla gezemez.
ziraat bankasının mini mini uzman yardımcılarına 6 ay teorik egitim verdigi ve akabinde 2 ay da staj imkanı sundugu ankara yenimahalledeki okuldur. hukuktan muhasebeye, dış ticaretten yaratıcı düşünme tekniklerine pek çok alanda egitim verilen bu okul alanında tektir. kişi karşılaştığı hocaların çoğuna hayranlıkla bakar. misafirhanede konaklama imkanına sahip olup bir de üstüne maaş alan bankacılık okulu mensupları pek şanslılardır.
bu yıl aileden, arkadaslardan, dogup büyünülen şehirden, tanıdık bildik kokular ve seslerden uzakta geçirilendir. iyi ki dogmuşum. gördün mü 23 olmuşum.
annenin çektiği ilk mesaj: "susamsokagim seni seviyorum" ( büyük harflerle yazılmıştır, vatana millete hayırlı olsun) işin komik yanı bir kaç zaman sonra bak anne sence bu kimden geldi diyip okunan mesaja annenin verdigi cevap: en az benim kadar düz birinden. *
http://www.youtube.com/watch?v=B6Yl_d7q0Wc
söyleyecek bir şey bulamamak, gözyaşları sel olup akmak gibi kalıplar yaraşır bu klibi tanımlamak için. ve hemen akla hrant dink'in ailesi gelir, nasıl bir ürkeklik ve yürek çarpıntısıyla yaşıyorlardır acaba bu memlekette diye düşünülür. biz nasıl böyle olabildik, nasıl oldu da katilleri, nefreti, şiddeti alkışlar ona methiyeler düzer hale geldik diye gelecekten şüphe duyulur.
aşık olmaktan korkan, kimselere nedensizce güvenemeyen, kendini paylaşma, hayatını başka birisine açma konusunda bencil davranan kişilerin tesellisidir.. o da olmasa kimi büyütüp duracaklar gözlerinde, kime edebi oldugunu düşündükleri şeyler yazacaklar.
ceketten anladıgım hırkadır öyleyse bu ögrenci ergenlik dönemine mini mini adımlar atan bir hanımkızdır ve saklamak istedigi seyler olabilir. bir de bunların grup halinde dolaşıp, okuldan sonraki giysilerinin üstüne de aynı lacivert hırkayı giyen çeşitleri vardır ki insan hatırlamak istemez.
ortaokuldan sıra arkadasım. amma kendisi en azından 84 dogumludur.
gerekli düzenleme: yalnız benim sıra arkadası olan ugur gayet karayagız bir delikanlıydı ki o zamanlar delikanlı bile degildi, bildigin çocuktu. galatasaraylı uguru tanımam, şimdiden belirtirim.
gecenin bir vakti arka koltukta seyahat eden gençlerin radyoda duydukları, bu da neymişki böyle dedikleri, pek sevdikleri, eve gelir gelmez bulup dinledikleri şarkıdır. derman degilim... kısmı özellikle pek bir güzeldir.
barbaros bulvarından beşiktaş sahile yürüdügünüze işaret olabilir. sonbahardır mevsim, yaprakların hışırtısına adımlarıyla eşlik edecek biri varsa yanınızda ne ala.
okulun müdür yardımcısı tarafından "ben okulumun başarısını düşürttürmem, gidin sayısal seçin" gibi şahane bir alternatifin sunulmasına sebebiyet veren eylemdir. hayır sayısal seçenlerin hepsi odtü ye girdi de bizim mi haberimiz yok.
"bir kedi gördüm sanki" kıvamındaki hislerle program yapacagını duydugum insan. dogru mudur bilinmez amma hani 1 yıl gözükmeyecekti ortalarda, son programdaki o güzelim veda konusması neydi?
bugun itibariyle bir alışveriş merkezinde görülen, "a bu neki böyle" diye arkadasa sorulan, cevabı üzerine niyeyse yine ne oldugu anlaşılmayan şey. t box zaten yaratıcılıgın (!) dibine vurmuş bir marka, bu kadarına pes ama...
bu kişi bir iki kez gördügünüz biri olabilir. arkadasınızın arkadasıdır misal: çocuklugu adada geçmiştir, ahmet hamdi tanpınar sever, tarihe meraklıdır gibi bir yıgın özelligi sayan arkadasınıza ama neden diye bakmanıza sebep olan kişidir. zordur...
acele edit: bu kişiyle tanışma fırsatı elinize geçmiştir fakat şahane siz iki kelam edemeden yanından kalkmışsınızdır. allah sizi bildigi gibi yapsın.
bir sinema filmi tadındaki ilk bölümüyle dikkatleri çeken, nejat çocugun annesiyle aşk yaşar, mehmet (kendisi yurtdışında hukuk okuyodur büyük ihtimal) vildanla kaynaşır, fikret de o oynak piyano ögretmeniyle hayatına heyecan katar diye bilmiş bilmiş yorumlanası dizidir, ilginçtir, takip edilesidir.
sadece seni beklerken bölümünü izledigim ve oldukça yaratıcı buldugum seridir. melisa sözen her zamanki gibi şahanedir, sinan tuzcu yine çokça ona benzemektedir.
okuduğum ilkokula ismi verilen, türk edebiyatının büyük şairlerinden biri.
bir dosta mısralar
Kâmildir o insan ki yaşar hâtıralarla;
Bir başka kerem beklemez artık gelecekten;
Her an doludur gözleri cânan ve baharla,
Kâm aldı bilir kendini, ömründe, felekten.
Bir kerre sevip vuslata erdiyse cihanda,
Ömrün iyi rüyâsına dalsın, uyusun rûh.
Bin zevk aramak kaydına düşmekle zamanda,
Her gün yorulup, nafile bin yıl yaşamış Nûh.