Oturmanın imkansız olduğu, zaman zaman değil oturmak, binebilmek için bile uğruna savaş verilen bir araç. Bazen boş olup sizi sevindirse de genelde yaşadığınız şey tutunmanıza gerek kalmadan sıkışmış bir şekilde ayakta durmak zorunda olduğunuzdur. Hele bir de ilk duraktan biniyorsanız hikaye farklılaşır, duygular girer işin içine. ilk durakta o insanlarla beş dakika içinde savaşacağınızı bilirsiniz ve metrobüsün gelmesiyle her şey başlar...
Doğa Can Coşar diye yazılır Can Kişot diye okunur. Yirmibirinci yüzyılda hayali peşinde koşan nadir insanlarındandır ve çevresindeki birçok insanı da bu hayale inandırıp peşinden sürükler. Onu anlatan en önemli kelime tatlı-serttir sanırım. Kendi ekibini ailesi gibi görür ve öyle de sever. Hatta birçoğumuz için kimsenin hatta ailelerimizin bile yapmayacağı şeyler yapmıştır. Ama kızınca cidden ruhunuzun çekildiğini hissedersiniz. Sadece bakışlarıyla karşısındaki insanı öldürebilme potansiyeline sahiptir. Onu tanıdığım ve aynı ailenin parçası olduğum için kendimi hep şanslı hissettim. Teşekkürler patron, iyi ki varsın muhteşem insan.
Ne kadar çirkin olursa olsun karşı cinsle tanıştığı andan itibaren jest ve mimikleri ile kur yapmalarıdır bence. Kaşar olup bu özelliğe sahip olmayan bir kız görmedim.
Metrobüs ve diğer taşıtlar olarak ikiye ayrılır. Normal taşıtlarda rahat oturamama, birbirini itip kakma, kızlara sarkma gibi çirkin davranışların yaygın olması bir yana metrobüse bindiğiniz anda sağ çıkıp çıkamayacağınızdan şüphe duyarsınız...
Bir videosunu izledikten sonra tüm işimi gücümü bırakıp izlediğim kanaldır. Ayrıca Cem Yılmaz ile çektikleri "Klişe Nedir?" videosu da başarılı bulduğum videoları arasındadır. Helal olsun.
Para veren akrabaları sevmemek ve para vermeyen akrabaları sevmemek olarak 2'ye ayrılır. Birincisi insanın kendini kötü hissetmesine neden olurken ikincisi hiç de umrumda olmaz.
"Canım hayır taş gibisin, harikasın, mükemmelsin" sözlerini duymak için yanıp tutuşan, zayıf olduğunu bilip yine de sürelki şişman olduğunu iddia eden kız tipidir. iticidir.
Dışarı çıkılmayacağı biliniyorsa asla gerçekleşmeyen eylemdir. Artık ailen ve arkadaşların çürüyeceksin diye endişelenmeye başlamış, yanına yaklaşamıyorlardır. Uzun sonra alınan duş da hayata döndürücü gibidir.
Çok beğenirsin, sürekli dinlersin, sıkılırsın. Üzücüdür fakat çözümü vardır. Çok sevsen de az dinlemektir, çok canın istediğinde. Aynı şeyin insan ilişkilerinde de geçerli oluşu da göz ardı edilemez.