sanki ergenlik yıllarımı geçirdiğim mahallemdeki evime dönmüş gibi hissediyorum. vay be tam 5 yıl sonra google chrome da kayıtlı parolalarımı kontrol ederken buraya üye olduğumu fark ettim:)
terbiyesizin önde gideni ecnebi bir abimizdir. yıllar
boyu çocuklara kötü örnek olmuş ve zaman zaman
kendisini özendirmiştir. (bkz: aleksandir siksallandir)
cumhuriyet gazetesi okuyup rakı içmemek ile
paralel bi durumdur. sonuç olarak durum okunan
nesnenin markası ile alakalı değil bireyin kendisi ile
ilgilidir.
ışık hızıyla nefret edilesi hatun modelidir.yeni
girilen bir ortamda,herhangi bir yavşama ya da hafif
bir yeltenmede,bir kaç yaş büyük olmasına rağmen
sanki evli iki çocuklu gibi karşıdakine artistlik yapan
kızlardır.
-öğrenci misiniz?
+canım benim yaşım büyük,26 yaşındayım ben.
-benim de kobra büyük zaten,26 falan var.
+efendim?
-yaşınız diyorum hiç göstermiyosunuz maşallah.
çok az bulduğum sayıdır. yahu neden bir parkway drive, bir august burns red dinleyen hatun kişisi olmaz ki? bakın yeni yetme meralcore gruplarını saymadım farkındaysanız bi de... *
bugün kahvaltı ediyoruz ev arkadaşımla, yoğurtlu falan bir şeyler yiyorduk ev arkadaşım ansızın o soruyu sordu: abi yoğurtu ilk nasıl bulmuşlar acaba dedi.
hemen aklımıza yoğurtun yapılışı geldi. ulan yoğurt yapmak için yoğurt gerekmiyor muydu bir kaşık falan? o zaman kusura bakmayın ama burada bir mantık hatası var.
sonra "işte yoktan varolmuş abi yoğurt, hani olmazdı?" dedim. devamında doğal olarak yine saatlerce sürecek felsefe, fizik tartışmalarından birisine başlamış bulunuyorduk.
filmlerde kadın erkek kavgalarında yan taraftaki cool abinin repliğidir.
esas kızı rahatsız eden erkek kişisi kadını bir yerlere götürmek yahut bağırıp çağırmak suretiyle taciz eder, esas kız sürekli olarak karşılık verir fakat en sonunda '' bırak kolumu'' yada ''lütfen git burdan'' tarzı bir replikle kendini savunur. tabiki kötü erkek durmaz kadını çekiştirmeye devam ederken kadrajdan uzakta tamamen cool şekilde izleyen esas oğlan olaya bu replikle müdahil olur. *
beni çıldırtan durumdur. aslında ben rock müzik dinlerim. volbeat olsun, godsmack olsun, train olsun, guns n roses olsun, skillet olsun, avenged sevenfold olsun, placebo olsun, interpol olsun vs vs. ben sagopa kajmer ile büyüdüm. ama insan büyüdükçe zevkleri de gelişiyor, değişiyor. özellikle müzik zevki. rap dünyasından sadece bu adamı dinlerim ben. youtube'da görüyorum; sansar salvo sagopaya diss!! başlıklı bi video. şarkının %75'i küfürden ibaret. ananı sikeyim, götüne sokayım, siktir git gibi cümleler barındırıyor. bu mudur diss atmak? peh. sagopa kajmer dediğimiz adam edepli bir edebiyatla yazıyor. eskiden öyle değildi ama geçmişi gölgeye teslim ettim adlı şarkısında artık başka bir sagopa kajmer var karşınızda mesajını veriyor zaten. beni çıldırtan bir durum daha var. eleman sagoya diss atıyor. nakarat aynen şöyle: '' ıhıhsıahdıhıqwhewıqheıqwhıashdıashdıqwhe''. adam resmen nakaratı yutturuyor millete. ne dediğinide anlamıyorsun. hele youtube yorumları.. 40 yıllık pornocuyum böyle sikiş görmedim diyor o şarkı için adamın biri. bunların evlerini tespit edip eş zamanlı baskın yapacaksın!!! *
sanırım aşırı brutal yapmaktan yorgun düşüyor ve videonun sonlarına doğru bayılıyor. umarım iyisindir corey, kalbimiz seninle.. tanrı bizden paul'u aldı ama seni alamayacak!
çok kötü bir durumdur. yaşadığım semtte bu tür şeylere ilgi göstermezler genelde, ben de tek başıma gitmek zorunda kalıyorum. eğer sözlükten gidecekler varsa bi haberleşelim, konuşalım, buluşalım falan. beni tek başıma gönderme sözlük *
geveze bir iç sesiniz varsa, hele de biraz dengesizse, durmadan fikir değiştiriyor ve hiç durmadan aklınızı karştırıyor bir de bunu tam da uyumak için yatağa girdiğinizde yapmaya başlıyorsa, iyisinden bir küfür sallanıp susturulması gerekendir.
iç ses: olm bak bi posta mala vur ondan sonra rahat rahat uyu. razerzone: ya olm siktir git işine, çok yorgunum direk uyurum vallaha şimdi. iç ses: olm bak şimdi. bugün okuldaki kızı düşün hani şu mini etek giyip paso frikik veren. nasıldı ama? razerzone: beni kışkırtamazsın uyuyacam şimdi ben. iç ses: ya önünde oturan kızın tangasına ne demeli. razerzone: nolur yapma ya, lütfen uyumak istiyorum. iç ses: şimdi bana müberranın göğüs dekoltesinin aklından çıktığını söyleme. razerzone: hay senin amına koyim ben. puu..
hayatın boyunca derdini ve bütün pisliğini çekmiş götüne verebileceğin en büyük hediyeye ortam yaratabilecek bir durumdur. yüzmilyonluk banknotu tuvalet kağıdı niyetine kullanıp götünü ödüllendirebileceğin bir durumdur.
uyuz olduğum insan tipidir, merhaba de selam de nasılsın de lan de bi şey de ama titreşimle başlamak nedir ki(nedir ki), normal hayatta da bu insanlar yumrukla selam vermektedirler diye düşünmekteyim. *
sabah ezanın önce ve sonra, öğle ezanından önce ve sonra, ikindi ezanından önce ve sonra, akşam ezanından önce ve sonra, yatsı ezanından önce ve sonra şeklindedir.
evet ikiside araç sürer ama fark vardır efenim aralarında.
kamyoncu : kamyon sürer,atlet giyer,bir ayağını dışarı çıkarır,rahat rahar sigara içer,yanında bik bik bik konuşan yolcular olmaz,müsayit bi yerde değil istediği yerde durur,osurur,sağ tarafa çeker işer hatta sıçar,kamyon içinde sevişebilir.
dolmuşcu : dolmuş sürer,genelde gömlek giyer,bir sürü yolcusu vardır ve kafası sikilir,sürekli müsayit bir yer bulup durmak zorundadır,rahat sigara içemediği için hep asabidir,osuramaz,sıçamaz,sağa çekip işeyemez ve en önemlisi rahat rahat sevişemez.
evet sözlük, izlediğinizde gülmekten kendinizi alı koyamayacağınız bir video paylaşıyorum sizinle. aslında bu gitarı çevirme mevzusunu maddi yandan sıkıntısı olmayanlar yapmaya cesaret eder bence. insan; ''lan bu gitarı çevirsem acaba askısı kopar mı? koparsa kopsun amk yenisini alırız ben hava mı atayım da ehehe'' gibisinden şeyler de düşünmüyor değil. * bahsi geçen video: http://www.facebook.com/p...o.php?v=10150506709829541
bütün arkadaş çevreniz saplardan oluşmasın..
erkekler çok fazla erkek tanıyan kızları tercih etmezler..
hesabı adama bir kitleyin, iki kitleyin ama bokunu çıkartmayın arasıra eliniz cebinize gitsin.
dakika başı zır zır arayıp "nerdesin?" "yanında kim var?" "hangi
arkadaşın?" "ben tanıyomuyum?" gibi laflarla adamın beynini zikmeyin. boğuldukça kaçarız.
muabbet arasında laf bitince "hep böyle suskun musun?" demeyin, en sinir laftır. suskunluk varsa iki taraf da susmuştur.
tırnak uzattığınızda "şimdi tuvalette bunların içine bok kaçmıyo mu?" diye soran erkek arkadaşınızı terketmeyin. nolmuş, merak ediyoruz a.q
her doğumgününüzde, sevgililer gününde, kadınlar gününde ve yılbaşında hediye beklemeyin. burda para sıçmıyoruz. biraz da küçük şeylerle mutlu olun.
kamışa su yürütünce devamını getirin. adet sancısını 10la çarpın, taşşak ağrısı öyle bişey. halden anlayın.
çıkmanın daha ikinci haftasında "hayatım ya, bizim geleceğimiz ne olacak?" gibi mal sorular sormayın. (bkz: gönülsüz sikişten çocuk olmaz)
kendisine diyalektik materyalizmin babasının* "eğer sevgi üretmiyorsa yüreğiniz, başarılı bir üretici değilsiniz." sözünün hatırlatılması, bilmiyorsa öğretilmesi gereken insan modelinin sahip olduğu bakış açısı.
esasında cem yılmaz tadında bir açıklama olmasına rağmen 1998 öncesi üretim çamaşır makinelerinde görülen bir rahatsızlıktır. illa sıkmaya geçerken iki ileri bir geri şöyle turlayacaktır banyoyu meret.