sosyalizm, başkalarının dönüştürmeye çalıştığı bir kavram değildir. Sosyalizm, iktisadi bir sistem olarak da, isterseniz - ideolojik diyebilirsiniz- hiç bir zaman millet kavramını 'temelinde' tutmamıştır. Sosyalizm'i, ilk ortaya atan düşünürleri, hatta homo socius'tan bu yana, insanları ezen ve ezilenler olarak ayırmıştır ve ezilenlerin ırkı olmaz! Öyleyse; tüm ezilenler, gördükleri zulüm karşısında birleşmelidir, ve ezilenlerin diktatörlüğü olmalıdır!, der.
Ezilenler kavramı; emeği sömürülenler olarak tanımlandığı için halk arasında 'yoksullar' olarak da bilinir!
işte, özetle bu kadar, karmaşa yaratmaya gerek yok! Amaç; provokasyon değilse tabii...
Ha, ırk üzerinden bir üstünlük idelojisi kurma peşindeyseniz; ırk'a dayalı ideolojilerin yolu faşizmden geçer...
Mimar Sinan Üniversitesi'nde yapılan Kıvılcımlı sempozyumunda; "bu noktada kıvılcımlının kuran ayetlerine getirdiği yorum ile ilgili örnekler vermek istiyorum. zira bizi daha çok bir marksist ve komünist olarak kıvılcımlı değil; bir müfessir olarak kıvılcımlı ilgilendirmektedir."
lafından sonra Demir Küçükaydın;
"Doktor, davranış ve düşünceleriyle bir bütündür, müfessir tarafı, komünist tarafı diye bir ayrıma gidemezsiniz" * demiştir.
Dost, senin yüzünden özge ben,
Kıble-i can bilmezem
Pirin hüsnünü severem, bir gayri iman bilmezem,
Bana derler ki, şeyatin senin yolunu azdırır,
Ben şu zerrak sufilerden gayrı bir şeytan bilmezem...
Sufi-i salus, nedendir hüsne münkir geçindiği,
Ne aceb bela gelübtür şu ki, ben haktan bilmezem.
insan-ı kamil ki, derler mustafa'dır, murtaza'dır.
Yani kim vardır cihanda, ben gayri insan bilmezem.
O şah-ı hüsnün ışkına, özümü viran kılmışım.
Kaygusuz Abdal'dır adım, cübbe vü kaftan bilmezem.
duyduğunuzda hoşunuza gitmeyen her sözün aslında ne kadar gerçek olduğunun dank ettiği an!
işte o an!
sadece o an!
kimsenin sizi sevmediği ve sizin de kimseyi sevmediğinizi anladığınız o an!
aranmayan, bilinmeyen, anlaşılmayan, olmak!
sizin için asla mücadele etmeyecekler!
unutun bunu!
hangi ölü, bi diğerinin yaşaması için mücadele eder ki?
öldüren sınav stresi değil, sistemdir! sistemin öldürdüğü öğrencidir!
niye bu kadar stres yapıyormuş?? tövbe tövbe...
edit: herkes işsiz mi olsun ne demek kardeşim? Devlet, her vatandaşını istihdam etmek zorundadır! bu bir.
sen devlet olarak adam gibi veremediğinden eğitimin cezasını gencecik insanlara keseceksin, hayatlarını kaydıracaksın sonra da herkes sistemi suçluyor... öpüyorum!
--spoiler--
herkese sınavsız geçiş hakkı verelim, herkes işsiz mi olsun. herkes üniversite okumak da zorunda değil.
--spoiler--
tamam o zaman, herkese sınavsız geçiş hakkı vermeyelim, herkes işsiz olmasın, sadece bazıları işsiz olsun, zaten onlar da üniversite okumak zorunda değil!
bazılarının hakkı var üniversite okumaya, diğerinin yok ve buna da siz mi karar veriyorsunuz ya da kim karar veriyor, ne hakla?
göt donduran soğuğu ve kıçı kırık katedrali ile emekli kasabamsısı. ayakkabıcılar bile yaşlı teyzelere göre satıyor, elbise dükkanları * desen öyle. çok sinirliyim sözlük. düşe düşe bu boktan memlekete düştüm. 8'den sonra yemek yediği için bu ispanyol canlar, aç kalıyoruz, bi tek açık restaurant bile yok! Pizzacı pizzacı nereye kadar?
başbakanımızın buna bir el atmasını diliyorum.
Olur da hayatınızın hatasını yapar, burgos'a gelirseniz ve arkanıza bile bakmadan kaçmayacak kadar kerizseniz telepizza diye bir yer var, hem ucuz hem de peynirli pizzası süper. üstelik her saat açık, sipariş bile getiriyorlar.
yahu arkadaşlar, biri gelip de size insan kaynakları her daim işçinin yanındadır, işçinin hakkını korur mu dedi size? ya da bir i.K'cı size bunları mı vaddetti?
Hak verilmez alınır! ve bir i.k'cı bir başkasının hakkını savunmak için o koltuğa oturmamıştır.
I.K'cının görevi iş Kanunu, SGK, mevzuat, mülga vs.'nin doğru şekilde uygulanmasını sağlamaktır.
Siz uğruna savaşmadığınız haklarınız için I.K'cıları suçlayacağınıza gidip haklarınızı öğrenin! Siz bile kendi haklarınızı bilmezken, mücadele etmezken I.K'cı ne yapsın? O mu belirliyor maaşınızı, ücretinizi?
sonra 'ama ben işçi değilim ki...' diyerek 'işçi' sözcüğünü hakaret olarak algılayan, işçi sınıfı bilincinden yoksun mallarla biz uğraşıyoruz!
yardılandığı oda tv davasında sorulması üzerine; 'bir kızım var büyüyünce eşkiya olacak' sözlerinden sonra şöyle 3-4 çocuk doğurasım var, büyüyünce eşkiya olsunlar diye!
bir kaç insanın tanık olunan davranışını genelleştirerek, ırkına vurgu yapmak her daim ırkçılıktır. söyleyen ister türk, ister kürt olsun!
eger başlık; ırkçılık yapacağım derken komikleşen insanlar olsa idi, burda vurgu yapılan ırkçılık yapmanın yanlışlığı olurdu! kişinin bağlı olduğu ırk değil! çünkü böyle bir davranış kişinin bilinçsizliğine işarettir, bir ırka mal edilemez!!
oturumlar için ayrılan 1 saatlik süre kesinlikle yetersizdi.
kitaplarda 'indirim' filan yoktu! 21 liralık kitabı 18 liraya indirmek, 'indirim' değildir.
bir de memleketim insanlarının kitabevlerinin standlarına yaklaşarak kitaplara bakmak yerine, insanların yürüdüğü yolun ortasında durup, 'aaaa ne varmış burda' diye bakınmaları ve diğer insanların yolunu kesmeleri sanırım hepimizi hasta etti!
herkesin fuar yeri ile ilgili dile getirdiği bir başka şey de: 'Burası hala istanbul mu ya?'
Yazık ki ülkemde taciz/tecavüze uğrama riski oldukça fazla olduğu için ne yapmaları gerektiğini mutlaka ve mutlaka öğrensinler.
Örneğin; otobüste uğranılan taciz için; tacizcinin kaçmasını engellemek adına otobüs kapılarını kapattırarak, otobüs şoförünün güzergahtaki en yakın karakola sizi götürmesini talep edebilirsiniz. bu yasal hakkınızdır. Sürücü sizi götürmek zorundadır aksi halde suçludur! sürücünün adını, aracın plakasını, hattını(ör:110) ve sefer numarasını mutlaka öğrenin. Eğer vicdanlı insanların olduğu bir otobüste değilseniz, sürücü sizi götürmek istemeyecektir, yolcular sorun çıkaracaktır, siz vazgeçmeyin!
gerekirse bununla ilgili varsa avukat arkadaşlarınızın, size hemen yardımcı olabilecek aile fertlerinizin telefonlarını arayarak olay yerine gelmesini talep edebilirsiniz. yeter ki, bu cesareti gösterin!
edit büdüt: çocuğuna 'kaliteli' eğitim aldırmak isteyen zaten o parayı bastırıp alıyor. Bizim haykırdığımız; o insanların parayı basıp aldıkları kaliteli eğitimi bizlerin 'parası olmadığı' için alamamasıdır! işin adaletsizliği buradadır.
hepimiz allah'ın kulu isek, hepimiz insani şartlarda yaşamalıyız, yaşamayı hak ediyoruz! biz bunu söylüyoruz!