ne yazik ki kisitlanan en buyuk ozgurlugumuzdur. kisiler kendi dusuncelerinden farkli bir dusunceyle karsilastiklari zaman farkli dusuneni kotuler ve suclar onu kendi dusuncesine inandirmaya calisir, dusunceye cekilmeye calisilan kisi onlari sorguladigi zaman ise tepki gosterir dislarlar. her insan bu sekilde davranmaz tabi ki bazi insanlar farkli dusunceler farkli bakis acisi diyerek baskalarinin dusuncelerine saygi gosterirler ve anlayisla dinlerler. iste budur asil dusunce ozgurlugu kimseye baski yapmadan saygi ve hosgoruyle yaklasarak fikir alisverisinde bulunmaktir, insanlari degismeye zorlamadan istedigi dusunceyle yasamasina izin vermektir.
öncesi gün çok iyi olduğunuz mükemmel sohbet ettiğiniz beraber gülüp beraber üzüldüğünüz insan ertesi sabah bambaşka biri olabiliyor. ne kadar çabuk değişiyorsun dünya...
direniş yapalım derken sivillerinde canının yanmasıdır, insanlara hak kazandırmak isterken başkalarının hakkına girmektir, daha çok özgürlük isterken yapılan eylemler sonucu başkalarının özgürlüklerinin kısıtlanmasıdır.
çoğu zaman gerçekleştirilen eylemdir. mesela beklediğiniz birisi vardır ancak bir türlü gelmez, içinizden gel artık gel artık dersiniz ancak bir türlü gelmez... sancılı bir süreçtir.
duygunuzun karşılıksız olduğunu bilerek denilmesi muhtemeldir. siz seversiniz ancak karşınızdakinden emin olamazsınız belki bir umut o da seviyorsa söyler diyerek söylersiniz karşılık alırsanız ne ala ama karşılık uzun bir sessizlikse durum vahimdir.
büyüklerin anlamadığı bir korkudur. özellikle yaz aylarında yeşillikler içinde güzel bir çay / kahve keyfi yapmaya fırsat vermeyen bir korkudur, yeşillik olan her yerde gözünüzün arılarda olmasına sebep olur.
edit: bunun yanı sıra tam bir delikanlı olmalı sevdiğinde tam sevmeli, sevdiğini korumalı, öyle canım cicim aşkım hayatım gibi basit kelimeler kullanmamalı...
düşünen insana ihtiyacımız var zira düşünmeden ölçüp tartmadan yapılan her iş sonucunda kendi içimizde tartışmalar ve kavgalar artıyor, bir kelimeyi başkasıyla paylaşmadan önce ölçüp tartmak gereklidir.
erkeklerin evlenince kadınların tapusunu alıyorlarmış düşüncesiyle söyledikleri saçma bir sözdür, birileri onlara boşanma denen şeyin ne olduğunu açıklaması gerekmektedir.