bizim insanımızın en temel sorunudur bu. evet hafızalarımız üç günlük. bu ülkede olan biten her şeye verdiğimiz tepki maksimum 3 gün sürüyor, sonra unutuyoruz ve başlıyoruz bilmem ne cafe de kahve keyfi, kızlarla selfie falan triplerine. halbuki unutmasak, çığ gibi artarak devam etse öfkemiz, inanın çok şey değişir bu ülkede. ama yok biz 3 günlük hafızalı insanlarız. sanırım çok mutluyuz.
çocukken saçma sapan grafikleri olan oyunların bizlere ne kadar da mükemmel geldiğini hepimiz hatırlarız sanırım. örneğin need for speed serisini ele alalım. birkaç gameplay görüntüsü koyacağım buraya ve karşılaştırma yapacağız.
kastedilen bu ilişkiler, sevgililik ilişkileridir a dostlar. gerçi tüm insan ilişkileri gitgide seviyesizleşiyor da neyse konumuz sevgililik hadiseleri.
Birbirlerini uzaktan uzağa, yıllarca seven insanlardan her hafta başka birine "hayatımın anlamı", "bunca zamandır neredeydin sen", "aman allahım ölüyorum, bitiyorum, çok seviyorum hüloğğ" laflarını söyleyen insanlara dönüştük. ne ara eşiğimiz bu kadar düştü anlamıyorum. hele bir de bunu facebookta eşimizin, dostumuzun gözü önünde yapıyoruz yaa o kadar itici görünüyor ki...
bir de mesela bunların içinde her sevgilisine ulu orta "erkeğim" diyen kızlarımız var ki; insanın anan baban yok mu senin diyesi geliyor.
Hanım kızlarımızdan özür dileyerek söylüyorum: bi sakin olun amk. sevgi ne güzel ne özel şey, bunu o kadar insana vermeye ne gerek var? az insan öz insan diye bir tabir vardır ki pek doğrudur. o sevginin bir kısmını lütfen sokaktaki hayvanlara verin hiç yoktan hayra girersiniz...
abaza: çoğunluğu kuzey kafkasya' da yaşayan milletin adıdır. Abazan: libidosu kendisinden önde giden ve sekse sürekli aç olan kişilere yapılan yakıştırmadır.
işbu entry bir düzeltme içindir. Sevgili yazar arkadaşımdan özür dileyerek ve bana gıcık olacağını bilerek yazıyorum. Türkçeye sahip çıkalım, doğru ve mantıklı kullanalım onu.
Helikopterin aşagıdan ya da çok aşağıdan geçmesi için senin helikopterden yukarıda bir noktada olman gerekir.
Yazılması gereken "helikopterin çok alçaktan uçması" dır.
Tamamen öznel olan düşüncesini başkalarına empoze edebilmek için sanki mutlak gerçeklikmiş gibi "hiç tartışmasız" ibaresi kullanmaktır.
Oysa bir şeyin tartışmasız kabul edilebilmesi için bilimsel bir gerçekliğe ulaşması gerekir. Genelde bu ibareyi kullanarak yapılan söylemler şu kıvamdadır:
Hiç tartışmasız messi gelmiş geçmiş en iyi futbolcudur.
insanların düşüncelerini savunmaları güzeldir ancak öznel-nesnel ayrımı ön planda tutulmalıdır. "Bence" kelimesini kullanmaktan korkmayınız ve son olarak söylemeliyim ki bence tartışmaya en baştan kapalı olmak kişiyi köreltir.
Bunlardan bir tanesi "sizi neden tercih edelim" sorusudur. Bununla ilgili çizilmiş "onu da mı bağa soruyon" cevaplı karikatür cuk niteliğindedir. Zira hepimizin zihninden aslında bu cevap geçmektedir ama başlarız bıdı bıdı işkembeden atmaya.
Bir diğeri de "bizi neden tercih ettiniz?" sorusudur. Çünkü eşeğin zikinden dolayı afedersin. Ülkede işsizlik çok, borç gırla gidiyor; ben de kapağı bir yere atmak istiyorum demek istersin ama başlarsın " kurumsal bir firma olmanızdan ötürü..."
Sol framede okumaktan bunaltan saçmalıktır. Neden mi? Söyleyeyim:
-Boyunuzu uzatmak için topuklu giydiniz.
-Saçlarınızı uzatmak için postij ve çıtçıt kullandınız.
-Yüzünüzü türlü kozmetik ürünleriyle bir maskenin altına hapsettiniz.
-Göğüsleriniz büyük görünsün diye destekli sütyen giydiniz.
-Kalçaları dik tutan korse ve taytlar giydiniz.
-Sürekli saç renginizi değiştirdiniz ve farklı görünmek için uğraştınız.
-Diğer kadınlardan daha çok dikkat çekmek için saçmasapan şeyler giymeye başladınız.
Daha da aklıma gelmeyen birçok şey...
Siz öncelikle kendinizden süreklı sıkıldınız ve başka biri olmaya çalıştınız. Mükemmel olmaya çalıştınız ve insanın kusurlarıyla güzel olduğu gerçeğini asla anlamadınız.
Siz her şeyden önce kendinizi bir obje haline getirdiniz. Ve bir erkekten bir objeyi sevmesini beklediniz. Neyinizi sevecektik? Sizi mi yoksa yarattığınız yeni yaratığı mı?
Geçelim efenim bunları. Siz önce kendi orjinal halinizi sevin sonra biz de içinizi görüp sevelim sizleri. iç güzellik önemli diyorsunuz yaa biz daha makyajın altındakini bilmiyoruz ki nasıl bilelim içinizde ne var...
uzun süredir alkol almamışsındır ve arkadaşların hadi olm spiralmotto bu gece içelim der ve sen de tamam lan dersin. şişeleri ringo ringo gömerken birden telefonuna mesaj gelir: ... kandiliniz mübarek olsun
güldürme yolunu fıkra anlatmak olarak seçmiş kişidir. en sevdiğim kısım da fıkra anlatan kişinin fıkranın sonunda yüzünde kalan o gülen ifadedir. kimse gülmediği için öyle pişmiş kelle sırıtışında kalır.
ne kadar donanımlı olursan ol suratına tokat gibi çarpan mantık hatasıdır. okuyorsun çabalıyorsun kendini birçok alanda bilgiyle donatıyorsun adam soruyor ee tamam da where is the 2 yıllık tecrübe? ehh bi siktir git diyesi geliyor insanın.
kendi fikirleri olmadan bir şeyi dogmatik algılarla kabul etmektir. ülkemizde fikri olmadan zikri olan bu insanlar * sürüsel bir güdüyle boş yığınlar oluşturmaktadır. Her şeyden önce birey öznel olmalıdır kendine ait doğruları en azından bu olmasa bile mantıklı bulduğu doğrulardan oluşmuş kendine has cümleleri olmalıdır aksi takdirde gerçeklere asla ulaşılmaz, inandığımız kişileri güden içten ya da dıştan satılmış, şeytani güçlerin piyonu olmaktan başka bir yol görünmez önümüzde.
düşünmek, sorgulamak, araştırabilmek, analiz etmek biz insanlara Allah tarafından hediye edilmiş en kutsal hazinedir. ama sizler ey yazarlar, ey insanoğlu, sizler dogmatik bilgilerle donatılarak dünyaya gelmiş bir hayvan yavrusu gibi yaşarsanız hayatı sizi güttükleri şekilde avlanmanız, beslenmeniz, çiftleşmeniz ve ölmeniz kaçınılmaz olacaktır.
not: hayatım boyunca hiçbir şeyin -ist i olmadım ve bundan sonra da olmak niyetinde değilim. Ateistte değilim yobaz da, kemalist de değilim mustafa kemal' den nefret de etmiyorum.*
tam böyle elimi klavyenin üzerine koyup şimdi tanımlar yazacağım derken o sol frame beni hayal kırıklığına uğratmıyormu işte o zaman görüyorum ki sol frame işgal altında. kendi haline brakıp film falan izlesem bir dert bir şeyler yazsam başka dert.
daha sözlükte birisine yavşadığı görülmemiş ve buna asla ihtiyaç duymayacak yazar. insanlar her şeyi makatından anlamaya neden bu kadar müsait anlamam.